Ankara’da görülen e-imza davasının bir numaralı sanığı Ziya Kadiroğlu, mahkemenin tahliye kararının ardından ortadan kayboldu. Kadiroğlu’nun avukatı, müvekkilinin nerede olduğuna dair bir bilgilerinin olmadığını söyledi.
Ankara – BHA Ankara’da büyük yankı uyandıran e-imza davasının kilit ismi Ziya Kadiroğlu, geçtiğimiz günlerde tahliye edildikten sonra sırra kadem bastı. Mahkemenin beklenmedik tahliye kararının ardından Kadiroğlu’nun izine rastlanmaması, kafalarda soru işaretleri yaratırken, soruşturmanın üçüncü dalgasında ise ilginç gelişmeler yaşandı. Kadiroğlu’nun üvey kardeşi ve sevgilisinin de tutuklananlar arasında olduğu öğrenildi.
Ziya Kadiroğlu’nun avukatı Yusuf Öz, müvekkilinin ortadan kaybolmasıyla ilgili yaptığı açıklama ile adeta şaşkınlık yarattı. Öz, “Takdiri kendisine bıraktık, nasıl hareket edeceği konusunda net bir bilgimiz yok. Emniyet isterse gidip alabilir,” ifadelerini kullandı. Bu açıklama, Kadiroğlu’nun kaçma ihtimalini güçlendirirken, avukatın rahat tavırları da dikkat çekti. Ankara kulislerinde, bu durumun savcılık tarafından da yakından takip edildiği konuşuluyor.
Peki, bu Ziya Kadiroğlu kimdi ve neden ortadan kayboldu? Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma, aslında buzdağının sadece görünen yüzü. Olayın arka planında, çok sayıda kamu kurumundaki yöneticinin e-imzalarının kopyalanması ve bu yolla sistemlere yetkisiz erişim sağlanarak sahte diploma ve sürücü belgeleri üretilmesi gibi ciddi suçlamalar bulunuyor. Bu organize suç şebekesinin elebaşı olduğu iddia edilen Ziya Kadiroğlu, uzun süredir kamuoyunun gündemindeydi.
Soruşturma kapsamında, tam 199 şüpheli hakkında Ankara 23. Asliye Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. Davada, organizasyonun üst düzey yöneticileri arasında gösterilen Ziya Kadiroğlu, Mıhyeddin Yakışır, Taner Dağhan, Gökay Celal Gülen ve Yalçın Maraşlı gibi isimler tutuklu yargılanıyordu. Bu isimlerin, sahte belgelerle haksız kazanç elde ettiği ve devleti zarara uğrattığı iddia ediliyor.
Davanın seyrini değiştiren olay ise, 10 Ekim’de gerçekleşen duruşmada yaşandı. Mahkeme, sanıkların tutukluluk süresinin dolmak üzere olması ve delillerin büyük ölçüde toplanmış olması gerekçesiyle tahliyelerine karar verdi. Ancak bu kararda, sanıklara herhangi bir adli kontrol şartı uygulanmaması, kamuoyunda büyük tepkilere yol açtı.
Duruşma savcısı, bu karara anında itiraz etti. İtirazı değerlendiren Ankara 23. Ağır Ceza Mahkemesi, 13 Ekim’de sanıkların yeniden tutuklanması için yakalama kararı çıkardı. Ancak bu karar, Kadiroğlu’nun çoktan kayıplara karışmış olmasının ardından geldi.
Kadiroğlu’nun kayıplara karışmasıyla birlikte, Ankara’da adeta yaprak kımıldamıyor. Emniyet güçleri, Kadiroğlu’nun bulunması için geniş çaplı bir operasyon başlatırken, soruşturmanın derinleşeceği ve yeni tutuklamaların olabileceği de gelen bilgiler arasında. Özellikle Kadiroğlu’nun yakın çevresine yönelik yapılan incelemeler, soruşturmanın seyrini değiştirebilir.
Vatandaşlar ise, bu duruma tepkili. “Adalet yerini bulacak mı?” sorusu, Ankara sokaklarında sıkça duyulmaya başlandı. Birçok kişi, tahliye kararının ardından Kadiroğlu’nun kaçmasının, adalete olan güveni zedelediğini düşünüyor. Bu olay, Türkiye’deki hukuk sisteminin işleyişi hakkında da önemli tartışmaları beraberinde getirdi.
Şimdi gözler, emniyet güçlerinin yürüttüğü operasyonda. Kadiroğlu’nun nerede olduğu, kimler tarafından saklandığı ve bu kaçışın arkasında hangi güçlerin olduğu, merakla bekleniyor. Ankara’da sular durulmuyor, e-imza davası ile ilgili gelişmeler, önümüzdeki günlerde de gündemi meşgul etmeye devam edecek gibi görünüyor.