Türkiye ihracatı 2025’in ilk yarısında otomotiv ve savunma sanayi öncülüğünde 58 farklı kalemde artış göstererek yüzleri güldürdü. TÜİK verilerine göre ihracat, geçen yılın aynı dönemine kıyasla %4,1 artışla 131 milyar doları aştı.
ANKARA-BHA – Türkiye ekonomisi için sevindirici haberler gelmeye devam ediyor. 2025 yılının ilk altı ayında ihracatta yaşanan hareketlilik, ülke ekonomisine adeta can suyu oldu. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK)’in açıkladığı verilere göre, Ocak ayından Haziran ayına kadar olan dönemde ihracat, geçtiğimiz yılın aynı dönemine oranla %4,1’lik bir artış göstererek 131 milyar 408 milyon dolara ulaştı. Bu yükseliş, özellikle bazı sektörlerde yaşanan patlamalarla dikkat çekiyor.
Gümrük Tarife Cetveli’nde yer alan 97 farklı ürün grubunun (fasıl) tam 58’inde artış yaşanması, ihracatın ne kadar geniş bir alana yayıldığını gözler önüne seriyor. Bu artışta başı çeken sektörler ise otomotiv, kıymetli taşlar, savunma sanayi, elektrikli makineler ve demir-çelik ürünleri oldu. Özellikle otomotiv sektöründe yaşanan hareketlilik, yıllardır süregelen liderliğini bir kez daha kanıtladı.
Peki bu artış tam olarak ne ifade ediyor? Ankara’daki sanayicilerle konuştuğumuzda, bu durumun uzun vadeli yatırımların ve doğru stratejilerin sonucu olduğunu belirtiyorlar. “Bu rakamlar sadece bir başlangıç,” diyor bir otomotiv firmasının yöneticisi. “Önümüzdeki yıllarda çok daha büyük başarılara imza atacağımıza inanıyoruz.“
İhracattaki en büyük artış, şaşırtıcı olmayan bir şekilde motorlu kara taşıtları, traktörler, bisikletler ve motosikletler grubunda yaşandı. Bu alandaki ihracat, tam 2 milyar dolar arttı! Özellikle Avrupa ülkelerine yapılan otomotiv ihracatındaki yükseliş, bu rakamların en önemli sebebi olarak gösteriliyor. Tırlar dolusu otomobilin Avrupa yollarına doğru ilerlediğini düşününce, bu artışın ne kadar büyük bir başarı olduğu daha iyi anlaşılıyor.
Bu sektörün hemen ardından ise kıymetli veya yarı kıymetli taşlar geliyor. Bu alanda yaşanan 1,3 milyar dolarlık artış, Türkiye’nin mücevher ve değerli taş ihracatında da önemli bir oyuncu haline geldiğini gösteriyor. Belki de sevdiklerimize aldığımız o parlak taşlar, ülke ekonomisine de ufak bir katkı sağlıyor, kim bilir?
Son yıllarda adından sıkça söz ettiren savunma sanayi, ihracat rakamlarına da damgasını vurdu. “Silahlar ve mühimmat” başlığı altındaki ihracat, 2025’in ilk yarısında yaklaşık 735 milyon dolar artarak 1,5 milyar doları aştı. Bu, neredeyse iki katlık bir artış demek! Türkiye’nin bu alandaki yükselişi, uluslararası arenada da dikkatle takip ediliyor.
Uzmanlar bu artışı, Türkiye’nin kendi geliştirdiği özgün savunma sistemlerine, insansız hava araçlarına (İHA/SİHA) ve yurt dışındaki yeni pazar açılımlarına bağlıyor. Özellikle Bayraktar TB2 gibi İHA’ların dünya çapında gördüğü ilgi, bu sektördeki ihracat rakamlarını yukarıya taşıyan en önemli etkenlerden biri. Hatta bazı ülkeler, Türkiye’den İHA almak için adeta sıraya girmiş durumda.
Emekli bir generalle yaptığımız sohbette, “Bu başarı, Türk mühendislerinin ve işçilerinin alın terinin bir sonucudur,” dedi. “Savunma sanayinde dışa bağımlılığı azaltmak, ülke güvenliğimiz için hayati önem taşıyor.“
İhracatta artış gösteren diğer önemli sektörler arasında elektrikli makine ve cihazlar ile demir ve çelik ürünleri de bulunuyor. Özellikle Avrupa’daki sanayi üretiminin artması, bu sektörlerdeki ihracatı olumlu yönde etkiledi. Türk demir çeliği, Avrupa’daki inşaat projelerinde sıkça kullanılırken, elektrikli makineler de fabrikaların vazgeçilmezi haline geldi.
Peki bu ihracat artışı, vatandaşın cebine nasıl yansıyacak? Ekonomistler, ihracattaki bu yükselişin, döviz kurları üzerinde baskıyı azaltarak enflasyonla mücadeleye yardımcı olacağını belirtiyorlar. Ayrıca, ihracatçı firmaların elde ettiği gelirler, yeni yatırımlara ve istihdama da katkı sağlayabilir. Yani, ihracattaki bu başarı, hepimiz için umut verici bir gelişme.
Sonuç olarak, 2025 yılının ilk yarısında ihracatta yaşanan bu olumlu tablo, Türkiye ekonomisinin ne kadar dinamik ve potansiyel sahibi olduğunu bir kez daha gösteriyor. Otomotivden savunma sanayine, demir çelikten elektrikli makinelere kadar birçok sektörde yaşanan artışlar, geleceğe umutla bakmamızı sağlıyor. Umarız, bu başarılar önümüzdeki dönemlerde de devam eder ve ülke ekonomisi için daha da güzel günlerin habercisi olur.