Oto Sigortalarında Pert Araç Dönemi Değişiyor: 1 Temmuz’dan İtibaren Neler Bekleniyor?

Yeni Dönem Ne Getiriyor?

Trafik ve kasko sigortası sahipleri için önemli bir değişiklik kapıda. 1 Temmuz 2025 tarihinden itibaren, halk arasında “pert araç” olarak bilinen, ağır hasarlı araçların sigorta süreçlerinde yeni bir dönem başlıyor. Bu yeni uygulama, hasarlı araçların perte ayrılma kriterlerini yeniden tanımlayarak, sigorta şirketlerinin ve araç sahiplerinin süreçlerini etkileyecek.

Peki, bu değişiklik tam olarak ne anlama geliyor? Yeni düzenleme ile birlikte, sigorta şirketlerinin bir aracı “pert” olarak değerlendirme kriterleri daha da sıkılaştırılacak. Bu da, daha az aracın perte ayrılması ve daha fazla aracın onarıma yönlendirilmesi anlamına geliyor. Uzmanlar, bu durumun özellikle yedek parça fiyatlarındaki artış ve tamir süreçlerindeki işçilik maliyetleri göz önüne alındığında, araç sahipleri için bazı avantajlar ve dezavantajlar yaratabileceğini belirtiyor.

Pert Araç Süreci Nasıl İşleyecek?

Mevcut uygulamada, bir araç kazaya karıştığında ve hasar gördüğünde, sigorta şirketi bir eksper görevlendirerek hasarın boyutunu ve onarım maliyetini değerlendiriyor. Eğer onarım maliyeti, aracın piyasa değerine yakın veya üzerindeyse, araç “pert” olarak kabul ediliyor ve sigorta şirketi araç sahibine aracın piyasa değerini ödeyerek aracı devralıyordu. Ancak 1 Temmuz’dan itibaren bu süreç biraz daha farklı işleyecek.

Daha Sıkı Kriterler

Yeni düzenleme ile birlikte, sigorta şirketleri bir aracı perte ayırmadan önce daha detaylı bir inceleme yapmak zorunda kalacak. Aracın onarımının mümkün olup olmadığı, onarım maliyetinin aracın piyasa değerine oranının ne olduğu gibi faktörler daha titizlikle değerlendirilecek. Bu da, sigorta şirketlerinin daha az aracı perte ayırmasına ve daha fazla aracı onarıma yönlendirmesine neden olacak.

Vatandaşlar Ne Beklemeli?

Bu değişikliğin vatandaşlar üzerindeki etkileri çeşitli şekillerde olabilir. Öncelikle, kaza sonucu hasar gören araçların perte ayrılması zorlaşacağı için, araç sahiplerinin onarım süreçleriyle daha fazla ilgilenmeleri gerekebilir. Ancak, onarımın mümkün olduğu durumlarda, araç sahipleri araçlarını tamir ettirerek kullanmaya devam edebilecekler. Bu durum, özellikle araçlarını seven ve değiştirmek istemeyenler için bir avantaj olabilir.

Ancak, onarım maliyetlerinin yüksek olması durumunda, araç sahipleri için bazı dezavantajlar da ortaya çıkabilir. Yedek parça fiyatlarındaki artış ve işçilik maliyetleri, onarım maliyetlerini yükseltebilir ve bu da araç sahiplerinin cebinden daha fazla para çıkmasına neden olabilir. Bu nedenle, araç sahiplerinin kasko sigortası yaptırırken, onarım teminatlarını dikkatli bir şekilde incelemeleri ve yüksek teminatlı poliçeler tercih etmeleri önem taşıyor.

Uzmanlar Ne Diyor?

Sigorta sektöründeki uzmanlar, yeni düzenlemenin genel olarak olumlu bir adım olduğunu belirtiyor. Ancak, uygulamanın başarılı olabilmesi için bazı noktalara dikkat edilmesi gerektiğini vurguluyorlar. Örneğin, sigorta şirketlerinin eksperlerinin daha nitelikli olması ve hasar tespit süreçlerinin daha şeffaf yürütülmesi gerekiyor. Ayrıca, yedek parça fiyatlarındaki artışın kontrol altına alınması ve tamir süreçlerindeki işçilik maliyetlerinin makul seviyelerde tutulması da önemli.

“Bu düzenleme, sigorta sektöründe daha sürdürülebilir bir yapı oluşturulmasına katkı sağlayabilir. Ancak, uygulamanın başarısı, tüm paydaşların işbirliği ve koordinasyonu ile mümkün olacaktır,” diyor bir sigorta uzmanı.

Peki Sonuç?

1 Temmuz’da başlayacak olan bu yeni uygulama, oto sigortalarında pert araç süreçlerini önemli ölçüde değiştirecek gibi görünüyor. Araç sahiplerinin bu değişikliklere hazırlıklı olması, kasko poliçelerini dikkatli bir şekilde incelemeleri ve hasar durumunda sigorta şirketleriyle yakın iletişimde bulunmaları önem taşıyor. Umuyoruz ki, bu yeni düzenleme, hem sigorta şirketleri hem de araç sahipleri için daha adil ve şeffaf bir sistemin oluşmasına katkı sağlar.