ABD Başkanı Donald Trump, ithal ürünlere %10 genel gümrük vergisi getirerek 2 Nisan’ı “Ekonomik Bağımsızlık Günü” ilan etti. Karar, Türkiye dahil birçok ülkeye ek vergiler getirirken, piyasalarda belirsizlik hakim.
Washington’dan gelen haber, Ankara’da da yankı uyandırdı. ABD Başkanı Donald Trump, dün yaptığı sürpriz açıklamayla 2 Nisan’ı “Ekonomik Bağımsızlık Günü” ilan etti ve ithal edilen tüm ürünlere %10 oranında genel gümrük vergisi uygulanacağını duyurdu. Bu karar, sadece Amerika Birleşik Devletleri’ni değil, dünya ticaretini de derinden etkileyecek gibi görünüyor. Peki, bu ne anlama geliyor? Ankara’daki esnafından, İstanbul’daki ihracatçısına, İzmir’deki çiftçisinden, Kars’taki hayvancısına kadar herkes bu karardan nasıl etkilenecek?
Trump, Beyaz Saray’da düzenlediği basın toplantısında, ABD’nin dış ticarette “adil olmayan” uygulamalara maruz kaldığını savundu. “Artık Amerikan işçileri daha güçlü olacak, ABD ekonomisi dışa bağımlı olmaktan kurtulacak” diyen Trump, bu kararın Amerikan sanayisinin yeniden doğuşu olacağını iddia etti. Ancak, bu söylemlerin ardında yatan gerçek ne? Bu “adil olmayan” uygulamalar neler ve bu yeni vergiler gerçekten Amerikan ekonomisini güçlendirecek mi?
Genel gümrük tarifesine ek olarak, Trump yönetimi bazı ülkelere yönelik ek vergiler de getirdi. Ve maalesef, Türkiye de bu listede yer alıyor. Açıklanan listede Türkiye’ye uygulanacak ek vergi oranı %10 olarak belirlendi. Bu, Türk mallarının Amerika’da %10 daha pahalıya satılacağı anlamına geliyor. Özellikle tekstil, otomotiv ve gıda gibi sektörlerde faaliyet gösteren ihracatçılarımız için bu durum ciddi bir rekabet dezavantajı yaratabilir. İstanbul’da bir tekstil firması sahibi olan Ayşe Hanım, “Bu karar bizi çok zor durumda bırakacak. Zaten rekabet çok yüksek, bir de bu vergi yüküyle nasıl başa çıkacağız bilmiyorum,” diyor.
Türkiye’nin yanı sıra, Çin’e %34, Avrupa Birliği ülkelerine %20, Japonya’ya %24, İngiltere’ye %10, İsrail’e %17, Güney Afrika’ya %30 ve Vietnam’a %46 oranında ek gümrük tarifeleri uygulanacak. Bu kararlar, küresel ticaret dengelerini alt üst edecek potansiyele sahip. Özellikle Çin’e uygulanan yüksek vergi oranı, iki ülke arasındaki ticaret savaşının daha da alevleneceğinin sinyallerini veriyor. Uzmanlar, bu durumun küresel ekonomide bir resesyona yol açabileceği konusunda uyarıyor.
Trump’ın bir diğer dikkat çekici kararı ise, ABD’ye ithal edilen yabancı otomobillere %25 oranında ek vergi getirilmesi oldu. Bu kararın, özellikle Almanya, Japonya ve Güney Kore merkezli otomobil üreticilerini etkilemesi bekleniyor. Türkiye’de de bu ülkelerden otomobil ithalatı yapılıyor. Dolayısıyla bu vergi, Türkiye’deki otomobil fiyatlarını da etkileyebilir. Ankara’da bir otomobil galerisi sahibi olan Mehmet Bey, “Bu vergi artışı, satışlarımızı olumsuz etkileyecektir. İnsanlar zaten zor geçiniyor, bir de otomobil fiyatları artarsa kimse araba alamaz,” şeklinde konuştu.
Trump’ın bu sürpriz kararı, dünya piyasalarında da tedirginlik yarattı. Dolar kuru yükselirken, borsalar düşüşe geçti. Uzmanlar, bu durumun kısa vadede piyasalarda dalgalanmalara yol açabileceği konusunda uyarıyor. Ancak, uzun vadede ne olacağı henüz belirsiz. Bazı ekonomistler, bu kararın ABD ekonomisine zarar verebileceğini, diğerleri ise Amerikan sanayisini canlandırabileceğini savunuyor. Net olan tek şey, önümüzdeki günlerin belirsizlikle dolu olduğu.
Peki, bu karardan en çok etkilenecek olan vatandaş ne diyor? Ankara’da bir pazarda alışveriş yapan Ayşe Teyze, “Bu vergiler yüzünden her şey daha da pahalılanacak. Zaten geçim derdiyle uğraşıyoruz, bir de bunlar çıktı,” diyerek tepkisini dile getirdi. İstanbul’da bir taksi şoförü olan Ali Bey ise, “Benzine zam gelir, her şeye zam gelir. Bizim gibi garibanlar daha da zorlanır,” dedi. Vatandaşın ortak endişesi, hayat pahalılığının daha da artması.
Trump’ın bu kararı karşısında Türkiye’nin ne yapması gerektiği de merak konusu. Uzmanlar, Türkiye’nin öncelikle ABD ile diplomatik yollarla görüşerek bu verginin kaldırılması için çaba göstermesi gerektiğini belirtiyor. Ayrıca, Türkiye’nin kendi ekonomisini güçlendirmek, ihracatını çeşitlendirmek ve yeni pazarlar bulmak için de adımlar atması gerekiyor. Ankara’da bir ekonomi profesörü olan Prof. Dr. Elif Hanım, “Türkiye’nin bu durumu fırsata çevirmesi gerekiyor. Kendi üretimimizi artırarak, dışa bağımlılığımızı azaltarak bu tür şoklara karşı daha dirençli hale gelebiliriz,” şeklinde konuştu.
Donald Trump’ın “Ekonomik Bağımsızlık Günü” ilanı, Amerika Birleşik Devletleri için yeni bir dönemin başlangıcı olabilir. Ancak, bu kararın küresel ticareti nasıl etkileyeceği ve Türkiye’yi nasıl etkileyeceği önümüzdeki günlerde netleşecek. Şimdilik belirsizlik hakim ve herkes, bu gelişmelerin nereye varacağını merakla bekliyor.