Fatma Kıvrak’ın haberine göre, “Super7tv.akademi” adlı bir kuruluş, e-Devlet onaylı sertifika vaadiyle birçok alanda eğitim verdiğini iddia ediyor. Psikoloji veya sosyoloji lisansı olmayan kişilere aile danışmanlığı sertifikası sağladıkları ortaya çıktı. Yetkili kişi, programa katılım için acele edilmesi gerektiğini belirterek baskı yapıyor. Oysa 1219 sayılı kanuna göre, psikolojik destek ve danışmanlık gibi hizmetler yalnızca yetkin lisans mezunları tarafından verilebilir. Bu tür uygulamalar hem hukuka hem de etik kurallara aykırı olup, toplum sağlığı açısından ciddi riskler oluşturuyor. Haberde, belgelerin gerçek geçerliliğinin mutlaka sorgulanması gerektiği vurgulanıyor.
Sosyal medyada sıradan bir gün geçirirken, karşıma “Super7tv.akademi” adında bir kuruluş çıktı.
Kurumun tanıtımlarında, birçok alanda eğitimler verdiklerini ve bu eğitimler sonucunda e-Devlet onaylı sertifikalar sağladıklarını iddia ediyorlardı.
İlk bakışta kulağa cazip gelen bu hizmet, özellikle psikoloji ve sosyoloji gibi önemli bilim alanlarında da belge sağladıklarını görünce beni düşündürmeye başladı.
Psikoloji lisansım bulunmamakla birlikte, aile danışmanlığı konusuna duyduğum ilgi beni bu eğitimlere yöneltti.
Bu doğrultuda Super7tv.akademi temsilcilerinden Z.A.D. isimli bir kişiyle iletişime geçtim.
Kendisine açıkça, psikoloji veya sosyoloji alanında bir lisansım olmadığını, buna rağmen aile danışmanlığı sertifikası alıp alamayacağımı sordum.
Aldığım cevap hem şaşırtıcı hem de düşündürücüydü:
“Evet, alabilirsiniz. Ancak yakında üniversite bu programı kaldıracak, o yüzden acele edin.” gibi söylemleri olduğunu gördüm.
Bu görüşmeye ait ses kayıtları ve yazışmalar elimde mevcut.
Peki, burada hangi sorun ortaya çıkıyor?
Öncelikle, 1219 sayılı Tababet ve Şuabatı Sanatlarının Tarzı İcrasına Dair Kanun çok açık bir çizgi çizer:
Tıbbî nitelikte teşhis, tedavi, psikolojik destek ve danışmanlık gibi faaliyetler yalnızca bu alanda yetkin ve resmi eğitim almış kişiler tarafından yürütülebilir.
Yani, psikoloji ya da sosyoloji lisansı bulunmayan bir kişinin, yalnızca kısa süreli bir sertifika programı ile aile danışmanı unvanı taşıması, hem meslek etiğine hem de mevzuata aykırıdır.
Ayrıca, söz konusu kuruluşun e-Devlet kapısında görülebilecek sertifikalar üretiyor olması, bu sertifikaların doğru ve yasal yetkilere dayandığı anlamına gelmez.
Bu tür belgeler, çoğu zaman çeşitli özel üniversitelerin sürekli eğitim merkezleri aracılığıyla çıkarılmakta ve esasen sadece “katılım belgesi” niteliği taşımaktadır.
Ancak burada yetkili bir diplomaya sahip olmadan, meslek icra etmeye kapı aralayan bir usulsüzlük söz konusudur.
Z.A.D. isimli kişinin “acele edin yoksa program kapanacak” diyerek baskı yapması da, ciddi bir etik sorunu beraberinde getiriyor.
Bu alenen bir eğitimi değil, ticari tuzak kurma niyetini çağrıştırıyor.
Elde bulunan ses kayıtları ve yazılı delillerle birlikte değerlendirildiğinde, ilgili kişi ve kurumun 1219 sayılı Kanun’un temel hükümlerini ihlal ederek, eğitim adı altında usulsüz bir şekilde yetki devri yaptığı görülmektedir.
Bu durum, hem katılımcıların ileride hukuki sorunlar yaşamasına yol açabilir, hem de toplum sağlığı açısından ciddi riskler doğurur.
İşte bu yüzden, psikoloji ve aile danışmanlığı gibi insan hayatına doğrudan dokunan alanlarda gerçek diplomalara, lisans eğitimlerine ve yasal yetkilere sahip olmak her şeyden önemli olmalıdır.
Sahte umutlara kapılmadan, alınan her belgenin hukuki geçerliliği ve etik altyapısı titizlikle sorgulanmalıdır.
Bahse Konu Kurum ve Yetkilisi 0232 335 0935 numaralı whatsapp hattımız üzerinden bizimle iletişime geçebilirler.
Haber
Fatma KIVRAK
Kaynak: Haber Merkezi