Bir Kara Keçinin Yokluğu Bin Ağacı Yakar Mı? Antalya’dan Orman Yangınlarına Farklı Bir Bakış

Yayınlama: 26.10.2025
A+
A-

Antalya’dan gazeteci Samet Memiş, orman yangınlarının artış nedenlerini ve çözüm önerilerini farklı bir bakış açısıyla değerlendiriyor. Memiş, doğayla uyumlu yaşamın önemine dikkat çekerek, geçmişte ormanların doğal temizleyicisi olan kara keçilerin rolünü vurguluyor.

Bir Kara Keçinin Yokluğu Bin Ağacı Yakar Mı? Antalya’dan Orman Yangınlarına Farklı Bir Bakış

Özet: Antalya’dan gazeteci Samet Memiş, orman yangınlarının artış nedenlerini ve çözüm önerilerini farklı bir bakış açısıyla değerlendiriyor. Memiş, doğayla uyumlu yaşamın önemine dikkat çekerek, geçmişte ormanların doğal temizleyicisi olan kara keçilerin rolünü vurguluyor.

Antalya’dan meslektaşımız Samet Memiş, son yıllarda artan orman yangınlarına dikkat çekerek, bu felaketlerin altında yatan nedenleri ve çözüm yollarını kendi tecrübeleriyle harmanlayarak kaleme aldı. TİMBİR Batı Akdeniz bölge temsilcisi olan Memiş, yangınların sadece ağaçları değil, aynı zamanda vicdanları da küle çevirdiğini belirtiyor. Peki, bu yangınlar neden bu kadar sık yaşanıyor? Cevabı, belki de ilkokulda öğrendiğimiz basit çevre kurallarında saklı.

Unutulan Dersler: İlkokul Öğretmenlerimiz Haklıydı

“Ormanlara çöp atmayın, çevremizi temiz tutalım…” Bu basit cümleler, aslında ne kadar büyük bir öneme sahip? Memiş, köşe yazısında tam da bu noktaya değiniyor. Eğer bu kurallara harfiyen uysaydık, belki de bugün yaşadığımız birçok felaketi yaşamayacaktık. Ama ne yazık ki, doğayla olan ilişkimizi unuttuk.

Yangın Yerinden Notlar: Manavgat ve Sütçüler Gerçeği

2021’de Manavgat ve Sütçüler’de yaşanan büyük yangınlarda bizzat sahada görev yapan Memiş, hem habercilik görevini yerine getirdi hem de elinden geldiğince söndürme çalışmalarına katıldı. O günlerde gördükleri, yangınların neden bu kadar hızlı yayıldığını gözler önüne serdi. Orman tabanının, kuru otlar, çalılar ve çöplerle dolu olması, alevlerin gizlice ilerlemesine ve kontrolün kaybedilmesine neden oluyordu.

Peki, Ormanlar Neden Bu Hale Geldi?

İşte can alıcı soru bu. Ormanlarımızın bu kadar bakımsız kalmasının, yangınlara davetiye çıkarmasının sebebi ne? Memiş’in cevabı net: Doğanın dengesini bozduk. Eskiden ormanlarda dolaşan hayvanlar, özellikle de “kara keçi” olarak bilinen tür, orman tabanını doğal yollarla temizlerdi. Bu hayvanlar, ne çalı bırakır ne de kuru yaprak. Geçtikleri yerler pırıl pırıl olurdu.

Kara Keçiler: Doğal Temizlik İşçileri

Kara keçiler, ekolojik döngünün en sade ama en etkili temizlik işçileriydi. Ne ağaçlara zarar verirlerdi ne de toprağa. Ama biz ne yaptık? Ormanlara hayvan sokmak yasak dedik. “Burası koruma alanı, burası milli park” diyerek her yeri yasakladık. Ormanları koruyacağız derken, onları kendi haline bıraktık. Hayvancılığı dışladık, doğayla olan bağı kopardık. Sonuç: Altı çalı dolu, yangına hazır ormanlar.

Yanan Sadece Ağaçlar Değil

Bugün korumaya çalıştığımız ağaçlar birer birer yanarken, sadece ormanları değil, içinde yaşayan sayısız canlıyı da kaybediyoruz. Kuşlar, sincaplar, kirpiler, kaplumbağalar… Yanan sadece ağaç değil; bir yaşam, bir denge yok oluyor. Antalya’da yaşayan bir vatandaş olarak, ben de bu acıyı yüreğimde hissediyorum. Sanki evim yanıyor gibi.

Çözüm Ne? Doğayla Birlikte Yaşamak

Peki, bu gidişata nasıl dur diyebiliriz? Memiş’in önerisi açık: Doğayı gerçekten korumak istiyorsak, onunla savaşmak değil, onunla birlikte yaşamayı öğrenmeliyiz. Yasaklarla değil, anlayışla. Ekolojik dengeyi sağlayan canlılara yer açmalıyız. Kara keçilere, doğal çobanlara, doğanın işçilerine yeniden ormanların kapılarını açmalıyız.

Çünkü doğa, en iyi yine kendini onarır. Yeter ki biz ona izin verelim. Bu konuda yetkililerin ve biz vatandaşların üzerine düşen görevler var. Unutmayalım ki, bir kara keçinin yokluğu, bin ağacın yanmasına sebep olabilir. Doğayı korumak, geleceğimizi korumaktır.

REKLAM VERMEK İÇİN ARAYIN
0532 659 8130