Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, eski Başbakan Erhürman’ın açıklamalarına sert tepki göstererek, “Doğrular karşısında oyun bozulunca ‘incinmiş’ bir tavır içine girmiştir” dedi. Tatar, Kıbrıs Türk halkının iradesiyle seçilmiş Cumhurbaşkanı olduğunu vurgulayarak, federasyon görüşmelerinin artık sonuç vermeyeceğini yineledi.
Ankara, 16 Ekim 2025 – Kıbrıs Türk Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile eski Başbakan Erhürman arasında sular durulmuyor. Tatar, Erhürman’ın son açıklamalarına yazılı bir açıklama ile yanıt vererek, sert eleştirilerde bulundu. Ankara kulislerinde yankı bulan bu atışma, Kıbrıs siyasetinin nabzını bir kez daha yükseltti.
Tatar, açıklamasında Erhürman’ın sözlerinin halkı yanıltmaya yönelik olduğunu savundu. “Bu ifadelerime tepki göstermesi kendisinde bir sarsıntı yaratmış görünüyor. Doğrular karşısında oyun bozulunca ‘incinmiş’ bir tavır içine girmiştir” diyen Tatar, tartışmayı kişiselleştiren ve seviyeyi düşürenin Erhürman olduğunu iddia etti. Tatar’ın bu sözleri, adeta bir meydan okuma niteliği taşıyor.
Peki, Tatar bu kadar sert ifadelerle neden karşılık verdi? Ankara’daki siyasi gözlemciler, Tatar’ın bu çıkışını, yaklaşan seçimler öncesinde kendi pozisyonunu güçlendirme hamlesi olarak yorumluyor. Halkın desteğini arkasına almak isteyen Tatar, Erhürman’ın eleştirilerine sert bir şekilde yanıt vererek, seçmen nezdindeki imajını korumayı hedefliyor.
Tatar, Kıbrıs Türk halkının iradesiyle seçilmiş Cumhurbaşkanı olduğunu vurgulayarak, “İyi niyetimin suistimal edilmesine ve halkın gözlerinin içine bakılarak yalan söylenmesine asla izin vermem. Her sözüm ve duruşum bu sorumluluğun gereğidir” ifadelerini kullandı. Bu sözler, Tatar’ın Cumhurbaşkanlığı makamının sorumluluğunu ne kadar ciddiye aldığını gösteriyor.
Vatandaşlar ise bu tartışmayı yakından takip ediyor. Kimi Tatar’ın açıklamalarına destek verirken, kimi de Erhürman’ın eleştirilerinin haklı olduğunu düşünüyor. Ankara sokaklarında konuştuğumuz vatandaşlar, Kıbrıs meselesinin çözüme kavuşmasını ve siyasi çekişmelerin sona ermesini umut ediyor.
Kıbrıs meselesinin çözümüne ilişkin de önemli açıklamalarda bulunan Tatar, federasyon önerilerinin artık tükenmiş olduğunu dile getirdi. “Rum tarafının yıllardır sürdürdüğü federasyon masalıyla hiçbir yere varılamaz. Bu yaklaşım, izolasyonların ve ambargoların devamını normalleştirmekten başka bir işe yaramıyor. Kıbrıs Türk halkı azınlık değil, kendi devletine ve egemenliğine sahip onurlu bir halktır” diyen Tatar, Kıbrıs Türk halkının kendi geleceğini tayin etme hakkına vurgu yaptı.
Tatar’ın bu sözleri, Kıbrıs müzakerelerinde yeni bir sayfa açılması gerektiğinin sinyallerini veriyor. Peki, federasyon seçeneği dışında hangi çözümler masada? Ankara’daki diplomatik kaynaklar, iki devletli çözümün en gerçekçi seçenek olduğunu belirtiyor. Ancak, bu konuda Rum tarafının ve uluslararası toplumun nasıl bir tavır sergileyeceği merak konusu.
Tartışmanın bir diğer önemli ayağı ise televizyon programı çağrısı oldu. Erhürman’ın televizyon programı davetine değinen Tatar, bu konudaki iddiaları reddederek, “Halkın içinden gelen bir siyasetçi olarak bu çağrıdan ancak memnuniyet duyarım. Hiç merak etmesin, zamanı geldiğinde televizyon davetini bizzat ben yapacağım” dedi. Bu sözler, yakın zamanda iki siyasetçinin bir televizyon programında karşı karşıya gelebileceği ihtimalini güçlendirdi.
Eğer böyle bir televizyon programı gerçekleşirse, Kıbrıs meselesi ve siyasi polemikler tüm detaylarıyla masaya yatırılacak. Vatandaşlar, bu programı merakla bekliyor. Zira, iki liderin ağzından çıkacak her söz, Kıbrıs’ın geleceği için önemli ipuçları taşıyacak.
Seçimlerin bir dönüm noktası olduğunu söyleyen Tatar, “Halkımız, artık Rum’un statükosuna değil, kendi devletine, egemenliğine ve çocuklarının geleceğine sahip çıkacaktır. Büyük değişimden yana tavır koyacaktır” şeklinde konuştu. Tatar’ın bu sözleri, yaklaşan seçimlerde Kıbrıs Türk halkının kendi kaderini tayin edeceğine olan inancını yansıtıyor.
Sonuç olarak, Tatar ve Erhürman arasındaki bu sert tartışma, Kıbrıs siyasetinin ne kadar çalkantılı olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Seçimler yaklaştıkça, siyasi tansiyonun daha da artması bekleniyor. Kıbrıs Türk halkı ise, kendi geleceği için en doğru kararı vermek adına, tüm gelişmeleri yakından takip ediyor.