Türk Dünyasının Ortak Mirası: Kahramanlık Destanları Genç Nesillere Aktarılıyor

Yayınlama: 17.09.2025
A+
A-

Türk dünyasının ortak kahramanlık destanları, genç nesillere aktarılması amacıyla çeşitli projelerle destekleniyor. Uzmanlar, ortak kültürel değerlerin ve sembollerin tanıtılmasının önemine vurgu yapıyor.

Türk Dünyasının Ortak Mirası: Kahramanlık Destanları Genç Nesillere Aktarılıyor

Azerbaycan’dan yükselen bir ses, Türk dünyasının ortak mirasını geleceğe taşıma çağrısı yapıyor. “Orta Asya ve Güney Kafkasya İfade Özgürlüğü Ağı” (CASCFEN) tarafından yürütülen “Türk Dünyası: Ortak Mirastan Ortak Geleceğe Doğru” projesi, bu amaca hizmet ediyor. Proje, Türk devletlerinden uzmanların katılımıyla hazırlanan makalelerle Türk dünyasının kahramanlık, vatanseverlik ve devlete sadakat geleneğini ele alıyor. Peki, bu proje neden bu kadar önemli? Gelin, detaylara yakından bakalım.

Mücadele Ruhu Tarihi Köklerden Geliyor

Türkiye’nin Azerbaycan’daki eski askeri ataşesi, emekli general Dr. Yücel Karauz, Türklerin mücadele ruhunun tarihi köklerine dayandığını belirtiyor. Karauz’a göre, Türkler yaşadıkları toprakları vatan kılmayı, hem ekip biçmeyi hem de korumayı bilmişlerdir. Orhun yazıtlarından beri ‘il’ ve ‘yurt’ kavramları kutsal sayılmıştır. Göktürklerde Ötüken, siyasi merkez ve manevi yurt sembolü olarak kabul edilmiştir. Anadolu’ya göç eden Oğuz boyları için ise yurt, ataların kanıyla kazanılmış toprak anlamına gelmektedir.

Karauz, günümüzdeki örneklere de dikkat çekiyor. Azerbaycan’ın 44 günlük Vatan Savaşı zaferi, Türkiye’nin sınır bölgelerindeki terörle mücadelesi, Kazakistan’ın bağımsızlık günlerindeki coşkusu… Tüm bunlar, Türk milletinin vatan sevgisinin ve milli kimliğinin birer yansıması. Peki, bu değerleri korumak için neler yapmalıyız? Karauz, sürekli çalışmanın ve bilinçli adımlar atmanın gerekliliğini vurguluyor.

Devlet ve Millet Birliği: Türk’ün Gücünün Kaynağı

Türklerin vatanseverliğinin devlet kuruculuğunda da belirleyici olduğunu söyleyen Karauz, tarihte Göktürkler, Uygurlar, Karahanlılar, Selçuklular, Osmanlılar, Babürler ve Hive Hanlığı gibi birçok Türk devletinin kurulduğunu hatırlatıyor. Devlet, kalıcı ve kutsal bir yapı olarak görülmüş, ‘töre’ ve adalet geleneği tesis edilmiştir. Bugün de Türkiye, Azerbaycan, Kazakistan, Türkmenistan, Özbekistan, Kırgızistan ve KKTC gibi bağımsız Türk devletleri varlığını sürdürüyor. Türk Devletleri Teşkilatı’nın kurulması ise ortak siyasi iradenin somut bir göstergesi.

Orhun yazıtlarında Bilge Kağan’ın “Türk milleti için gece uyumadım, gündüz oturmadım” sözleri, liderin milleti koruma görevini ve halkın devlete sadakatini en güzel şekilde özetliyor. Türkiye’deki milli seferberlik çağrılarına halkın desteği, Azerbaycan’da Karabağ zaferinde gençlerin öne çıkması ve halkın orduya desteği, Kırgızistan’da 2010 olaylarında halkın devlet düzenini koruma çabaları, bu birliğin modern örnekleri olarak karşımıza çıkıyor.

Kahramanlık Destanları Ortak Miras Olarak Öğretilmeli

Karauz, kahramanlıkların gençlere ortak miras olarak öğretilmesi gerektiğini vurguluyor. Tarihin derinliklerinde Alparslan, Timur, Fatih Sultan Mehmet; yakın dönemde Nuri Paşa; modern çağda Karabağ için şehit düşen Polad Həşimov ve 15 Temmuz şehitleri, kahramanlık örnekleri olarak gösteriliyor. Peki, bu kahramanlıkları gençlere nasıl aktarabiliriz? Karauz’un önerileri şöyle:

  • Tarih ders kitapları ve belgeseller hazırlanmalı.
  • Nevruz gibi ortak bayramlar kutlanmalı.
  • Gençlerde vatanseverlik duygusunu güçlendiren projeler geliştirilmeli.
  • Kahramanlık ansiklopedileri ve sinema yapımları hazırlanmalı.
  • Türk dünyası okullarında ortak kahramanlık destanları okutulmalı.

Karauz ayrıca, Bozkurt, tuğ, otağ, Nevruz ateşi, toy; Dede Korkut, Manas, Köroğlu; kopuz, dombra, kaval gibi ortak kültürel sembollerin ve değerlerin gençlere tanıtılmasının önemine de dikkat çekiyor. Ortak televizyon ve dijital platformlar kurulmalı, kültür festivalleri ve Pan-Türk spor oyunları organize edilmeli. Tüm bunların hayata geçirilmesi için ise beş ya da on yıllık bir strateji hazırlanması gerekiyor.

Karauz, CASCFEN’in “Türk Dünyası: Ortak Mirastan Ortak Geleceğe Doğru” projesinin, bu yönde teklif ve projelerin ortaya çıkması bakımından başarılı sonuçlar doğuracağına inandığını belirtiyor. Projenin önümüzdeki yıllarda da devam ettirilmesi ve daha somut adımlar atılması gerektiğinin altını çiziyor.

Karabağ Zaferi: Tüm Türk Halklarının Gurur Kaynağı

Azerbaycan Milletvekili Hikmet Babaoğlu ise 44 günlük Vatan Savaşı’nda elde edilen tarihi zaferin, sadece Azerbaycan’ın değil, tüm Türk dünyasının gurur kaynağı olduğunu söylüyor. Uzun yıllar Türk halklarının birbirinden koparıldığını, yenilgilerle sınandığını belirten Babaoğlu, Türkistan’ın işgali, Azerbaycan’ın ikiye bölünmesi, Osmanlı’nın çöküşü gibi olayların Türk dünyasının küresel siyasetteki yerini zayıflattığını ifade ediyor. 20. yüzyılın sonunda bağımsızlığını kazanan bazı Türk halklarının savaşlarla sınandığını, diğerlerinin ise siyasi baskılar altında kaldığını hatırlatan Babaoğlu, milli iradenin zaferine ve savaşçı geçmişin yeniden dirilmesine büyük ihtiyaç olduğunu vurguluyor.

Babaoğlu, Azerbaycan’ın zaman zaman Türk devletleri arasında en hassas halka olarak seçildiğini ve sürekli olarak çeşitli imparatorlukların tehditleriyle karşı karşıya kaldığını belirtiyor. Azerbaycan Cumhurbaşkanı’nın “Düşmanlarımızdan biri de hala bize sömürge gözüyle bakan ülkelerdir” sözünü hatırlatan Babaoğlu, bu ülkelerin kimler olduğunu iyi bildiklerini söylüyor. Azerbaycan’ın tarihi zaferini kabul etmeyenlerin varlığı, Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in haklılığını bir kez daha ortaya koyuyor. Milli iradesi kısıtlanmak istenen Azerbaycan, kendi gücünü ortaya koyarak öyle bir tarihi zafer kazandı ki, bu, kuzeyden güneye tüm Azerbaycan’ın kalbinden yükselen ve imparatorluklara meydan okuyan bir başarı oldu. Azerbaycan bu zaferi sadece savaş alanında değil, diplomasi masasında da koruyarak mantıklı bir sonuca ulaştırdı. Bu zafer, tüm Türk halklarının zaferine dönüştü.

Bu zaferin sembolik onayını 2021 İstanbul zirvesinde gördüklerini belirten Babaoğlu, Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in Türk Dünyası Yüce Nişanı ile ödüllendirilmesinin, sadece bir ödül değil, Türk halklarının özgüvenini tazeleyen ve neler başarabileceklerini gösteren tarihi bir olay olduğunu ifade ediyor. Azerbaycan’ın en zor ve hassas coğrafyada muhteşem bir zafer kazandığını herkes gördü.

Babaoğlu’na göre bu zafer, milli kimliğin ve ortak değerlerin yeniden şekillenmesi açısından büyük önem taşıyor. Türk Devletleri Teşkilatı büyük bir geleceğe doğru ilerlerken, ortak kimlik ve ortak siyasi bakış hayati önem taşıyor. Azerbaycan’ın zaferi bu yolda bir örnek oldu; tüm Türk halkları için hem rol modeli hem de ilham kaynağına dönüştü. Bu sadece ekonomik veya iletişim boyutunda değil, aynı zamanda tarihi ve manevi birliğimiz açısından da yeni bir yol açtı.

Babaoğlu, Türk gençliğine özel bir mesaj vererek, Malazgirt, Çanakkale ve Karabağ savaşlarının temelinde stratejik düşünce ve birlik ruhunun yattığını söylüyor. Bu ruhu kor

REKLAM VERMEK İÇİN ARAYIN
0532 659 8130