Türkçe Sınavlarında Kapsayıcılık Seferberliği: MEB, ÖSYM ve TDK’dan Ortak Çalıştay

Yayınlama: 08.07.2025
A+
A-

Millî Eğitim Bakanlığı, ÖSYM, Yunus Emre Enstitüsü ve Türk Dil Kurumu, Ankara’da düzenledikleri çalıştayla yabancı dil olarak Türkçe sınavlarını özel gereksinimli adaylar için daha kapsayıcı hale getirmeyi hedefliyor. Eylül ayında uygulanacak yeni “Dört Beceri Temelli Türkçe Sınavı”nın da bu çalıştayla şekilleneceği belirtiliyor.

Türkçe Sınavlarında Kapsayıcılık Seferberliği: MEB, ÖSYM ve TDK’dan Ortak Çalıştay

Ankara’da sıcak bir yaz günü, Millî Eğitim Bakanlığı (MEB), Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM), Yunus Emre Enstitüsü ve Türk Dil Kurumu (TDK) bir araya geldi. Amaçları, kulağa biraz akademik gelse de, aslında çok önemli bir konuya el atmak: Yabancı dil olarak Türkçe sınavlarını, engelli kardeşlerimiz için daha erişilebilir ve kapsayıcı hale getirmek. “Yabancı Dil Olarak Türkçe Sınavlarında Kapsayıcı Uygulamalar Çalıştayı” adı verilen bu etkinlik, 25 Haziran’da başladı ve bugün sona eriyor. Peki, bu çalıştayda neler konuşuldu, hangi adımlar atıldı?

PIKTES Projesi ile Türkçe Öğretimine Destek

Çalıştayın açılışında konuşan Millî Eğitim Bakan Yardımcısı Celile Eren Ökten, MEB’in bu konuya ne kadar önem verdiğini vurguladı. Özellikle 2016’dan beri yürütülen PIKTES Projesi’ne dikkat çekti. Bu proje, Türkiye’ye sığınan veya farklı nedenlerle ülkemizde bulunan yabancı uyruklu çocukların eğitimine erişimini kolaylaştırmayı ve onların sosyal uyumlarını desteklemeyi amaçlıyor. Ökten, PIKTES kapsamında dört temel dil becerisini (okuma, yazma, dinleme, konuşma) ölçen bir sınavın pilot uygulamasının tamamlandığını ve özel gereksinimli öğrencilerin Türkçe öğrenme süreçlerine kapsayıcı erişim sağlanmasının öncelikleri olduğunu belirtti. Yani, sınavlar sadece bilgiyi ölçmekle kalmayacak, aynı zamanda her öğrencinin potansiyelini ortaya çıkarmasına yardımcı olacak şekilde tasarlanacak.

Bakan Yardımcısı Ökten’in bir de müjdesi vardı: Sosyal uyumu destekleyen, uluslararası standartlarda bir “Sosyal Uyum Başvuru Metni” hazırlanıyor. Bu metin, yabancı öğrencilerin Türkiye’deki yaşama daha kolay adapte olmalarına yardımcı olacak bir rehber niteliği taşıyacak.

ÖSYM’den Dört Beceri Temelli Türkçe Sınavı Müjdesi

ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Bayram Ali Ersoy da çalıştaya katılan isimler arasındaydı. Ersoy, “Dört Beceri Temelli Türkçe Sınavı”nın eylül ayında Türkiye genelinde uygulanacağını duyurdu. Bu sınav, özellikle Türkiye’de eğitim almak isteyen uluslararası öğrencilerin Türkçe seviyelerini belgelendirmeleri için önemli bir fırsat sunacak. Ersoy’un verdiği bilgilere göre, 2023’ten bu yana 30’dan fazla üniversiteden akademisyenle birlikte bu sınavın hazırlıkları yapılıyor ve artık son aşamaya gelinmiş durumda. Sınav, Avrupa Ortak Başvuru Metni’ne uygun sertifikalarla öğrencilerin Türkçe seviyelerini uluslararası alanda da geçerli kılacak.

Peki, bu sınav neden önemli? Çünkü Türkiye, her geçen gün daha fazla uluslararası öğrencinin tercih ettiği bir eğitim merkezi haline geliyor. Bu öğrencilerin Türkçe seviyelerini doğru bir şekilde ölçmek, hem onların eğitim hayatlarını kolaylaştıracak hem de Türkiye’nin uluslararası eğitimdeki rekabet gücünü artıracak.

Türk Dil Kurumu ve Yunus Emre Enstitüsü de Devrede

Çalıştaya Türk Dil Kurumu Başkanı Prof. Dr. Osman Mert ve Yunus Emre Enstitüsü Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Cahid Şenel de katılarak destek verdi. Her iki kurum da Türkçe’nin yurt içinde ve yurt dışında yaygınlaştırılması için önemli çalışmalar yürütüyor. Çalıştayda yapılan konuşmalarda, Türkçe’nin sadece bir iletişim aracı olmadığı, aynı zamanda bir kültür taşıyıcısı olduğu vurgulandı. Bu nedenle, Türkçe öğrenen her bireyin Türk kültürünü de tanıması ve benimsemesi gerektiği belirtildi.

Çalıştay, uzmanların masa çalışmalarıyla devam ediyor. Farklı alanlardan uzmanlar, bir araya gelerek sınavların içeriğinden, uygulanma yöntemlerine kadar her detayı titizlikle inceliyorlar. Amaçları, en kapsayıcı, en adil ve en güvenilir sınavları hazırlamak.

Peki, Bu Çalıştay Neden Bu Kadar Önemli?

Günümüzde kapsayıcılık, sadece bir moda sözcük değil, aynı zamanda bir zorunluluk haline geldi. Her bireyin, potansiyelini ortaya çıkarma ve topluma katkıda bulunma hakkı var. Engelli bireylerin de eğitim hayatında başarılı olmaları ve istedikleri meslekleri yapabilmeleri için onlara eşit fırsatlar sunmak gerekiyor. İşte bu çalıştay, bu amaca hizmet ediyor. Sınavların daha erişilebilir hale getirilmesi, engelli öğrencilerin önündeki engelleri kaldıracak ve onların hayallerine ulaşmalarına yardımcı olacak.

Düşünsenize, bir öğrenci hayallerindeki üniversitede okumak için yıllarca çalışıyor. Ancak, sınav sistemi onun özel gereksinimlerini dikkate almıyor ve bu yüzden başarılı olamıyor. İşte bu durum, hem öğrenci için büyük bir hayal kırıklığı yaratıyor hem de toplum için büyük bir kayıp oluyor. Çünkü o öğrencinin potansiyelini kullanamıyoruz. Bu türden olayların önüne geçmek için bu türden kapsayıcı uygulamaların hayata geçirilmesi gerekiyor.

Çalıştayda ele alınan konular sadece sınavlarla sınırlı değil. Aynı zamanda, engelli öğrencilerin Türkçe öğrenme süreçlerinde karşılaştıkları zorluklar, onlara nasıl daha iyi destek olunabileceği gibi konular da masaya yatırılıyor. Örneğin, görme engelli bir öğrenci için Braille alfabesiyle hazırlanmış ders kitapları ve sınav materyalleri sağlanması, işitme engelli bir öğrenci için işaret dili tercümanı eşliğinde dersler verilmesi gibi çözümler tartışılıyor.

Kapsayıcılık sadece engelli bireyleri değil, aynı zamanda farklı kültürel geçmişlere sahip öğrencileri de kapsıyor. Türkiye’de yaşayan farklı etnik gruplardan veya farklı ülkelerden gelen öğrencilerin de Türkçe öğrenme süreçlerinde desteklenmesi gerekiyor. Bu öğrencilerin kendi kültürlerini koruyarak Türkçe öğrenmelerine olanak sağlamak, onların topluma daha kolay entegre olmalarına yardımcı olacaktır.

Sonuç: Kapsayıcı Bir Geleceğe Doğru

Ankara’daki bu çalıştay, Türkçe sınavlarının daha kapsayıcı hale getirilmesi için atılan önemli bir adım. MEB, ÖSYM, Yunus Emre Enstitüsü ve TDK’nın iş birliğiyle yürütülen bu çalışma, engelli ve farklı kültürel geçmişlere sahip öğrencilerin eğitim hayatında daha başarılı olmalarına katkı sağlayacak. Eylül ayında uygulanacak “Dört Beceri Temelli Türkçe Sınavı”nın da bu çalıştayla şekillenecek olması, kapsayıcılık ilkesinin sınav sistemine de yansıyacağının bir göstergesi. Umuyoruz ki, bu türden çalışmalar artarak devam eder ve Türkiye, eğitimde kapsayıcılık konusunda örnek bir ülke haline gelir.

REKLAM VERMEK İÇİN ARAYIN
0532 659 8130