Özet: Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, yangınlardan etkilenen Bilecik, İzmir ve Hatay’daki vatandaşların acil ihtiyaçları için toplamda 12 milyon 260 bin liralık kaynak aktarıldığını duyurdu. Bakanlık, diğer illerdeki yangınları da yakından takip ediyor ve ihtiyaç halinde ek destek sağlanacağını belirtti.
Türkiye’nin farklı bölgelerinde çıkan yangınlar, birçok aileyi derinden etkiledi. Evler kül oldu, hayvanlar telef oldu, tarlalar yandı. Devlet, bu zor günlerde vatandaşının yanında olmak için harekete geçti. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, yaptığı yazılı açıklamayla, yangınlardan zarar gören hanelerin acil ihtiyaçlarının karşılanması için düğmeye basıldığını duyurdu.
Bakan Göktaş, yaptığı açıklamada, yangınların yaşandığı andan itibaren tüm imkanların seferber edildiğini vurguladı. “Vatandaşlarımızın yaşadığı bu zorlu süreçte, devlet olarak yanlarında olduğumuzu hissettirmek en büyük önceliğimiz,” diyen Göktaş, acil ihtiyaçların karşılanması için ilgili illerdeki Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıfları’na (SYDV) maddi destek sağlandığını belirtti. Göktaş, “Yangınların ilk anından itibaren ekiplerimiz sahada. Hasar tespit çalışmaları yapılıyor, vatandaşlarımızın barınma, gıda, giyim gibi temel ihtiyaçları karşılanıyor. Biz de bakanlık olarak bu çalışmalara destek olmak için elimizden geleni yapıyoruz,” şeklinde konuştu.
Bakanlık, ilk etapta üç il için kaynak dağılımını açıkladı. Buna göre, Bilecik’e 1 milyon 460 bin lira, İzmir’e 5 milyon 800 bin lira ve Hatay’a 5 milyon lira olmak üzere toplamda 12 milyon 260 bin liralık bir kaynak, vakıflara aktarıldı. Bu kaynaklar, yangınzedelerin en temel ihtiyaçlarının karşılanması için kullanılacak. Peki, bu parayla neler alınacak? Yetkililerden aldığımız bilgilere göre, öncelik barınma, gıda, giyim ve temizlik malzemeleri gibi hayati ihtiyaçların karşılanmasına verilecek. Ayrıca, yangında evleri kullanılamaz hale gelen ailelere geçici barınma imkanı sağlanması da hedefler arasında.
Peki, bu yardımlar yangın mağdurlarına nasıl ulaştırılacak? Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıfları, yangınzedelerle birebir iletişim kurarak ihtiyaçlarını belirleyecek. Ardından, belirlenen ihtiyaçlar doğrultusunda nakdi veya ayni yardımlar yapılacak. Vakıflar, yerel yönetimler ve sivil toplum kuruluşlarıyla koordineli bir şekilde çalışarak, yardımların en hızlı ve etkili şekilde ihtiyaç sahiplerine ulaşmasını sağlayacak. Örneğin, Bilecik’teki bir köyde evi yanan Ayşe Teyze’ye, vakıf görevlileri giderek durumunu tespit edecek. Ayşe Teyze’nin öncelikle barınma sorununu çözmek için kendisine geçici bir konaklama yeri bulunacak, ardından gıda, giyim ve diğer ihtiyaçları karşılanacak.
Bakan Göktaş, açıklamalarının devamında, diğer illerde meydana gelen yangınları da yakından takip ettiklerini belirtti. “Ülkemizin farklı bölgelerinde çıkan yangınlar hepimizi derinden üzüyor. Devlet olarak tüm yangın bölgelerinde vatandaşlarımızın yanındayız. Akut müdahale sürecinin ardından ihtiyaç duyulması halinde yeni talepleri değerlendirerek destek vermeye devam edeceğiz,” diyen Göktaş, tüm vatandaşlara geçmiş olsun dileklerini iletti. Yani, yangın tehlikesi henüz geçmiş değil ve devlet, olası yeni felaketlere karşı da hazırlıklı.
Yangınzedeler, devletin bu hızlı ve kapsamlı desteğiyle bir nebze olsun rahatladı. İzmir’in bir köyünde yaşayan Mehmet Amca, “Evimiz yandı, her şeyimiz kül oldu. Ama devletimiz sağ olsun, hemen yardımımıza koştular. Bu zor günleri birlikte aşacağız,” diyerek umudunu koruyor. Hatay’da yaşayan Fatma Hanım ise, “Çok korktuk, ne yapacağımızı bilemedik. Ama devletimizin desteğiyle yeniden ayağa kalkacağız,” şeklinde konuştu. Devletin bu desteği, yangınzedelerin yaralarını sarmasına ve hayata yeniden tutunmasına yardımcı olacak.
Yangınlar, sadece maddi kayıplara değil, aynı zamanda derin travmalara da yol açıyor. Devlet, bu nedenle sadece maddi destek sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda psikolojik destek de veriyor. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı uzman psikologlar, yangınzedelerle görüşerek yaşadıkları travmaları atlatmalarına yardımcı oluyor. Unutmayalım ki, bu zor günleri ancak dayanışma ve birlik içinde aşabiliriz. Devletimiz, sivil toplum kuruluşlarımız ve vatandaşlarımız el ele vererek, yangınzedelerin yaralarını saracak ve onlara umut ışığı olacak.