Türkiye’nin komşu ülkelere ihracatı 2025’in ilk yarısında arttı. Özellikle Suriye’ye yapılan ihracattaki yükseliş dikkat çekiyor.

Türkiye’nin Komşularla İhracatı Canlandı: İhracat Rakamları Yükselişte

Ankara – BHA – Türkiye’nin, hemen yanı başındaki komşularıyla olan ticareti 2025 yılının ilk yarısında yüzleri güldürdü. Ticaret Bakanlığı ve Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin (TİM) açıkladığı verilere göre, can dostu Azerbaycan’dan, Balkanların incisi Bulgaristan’a, Karadeniz’in kıyısındaki Gürcistan’dan, kadim komşu İran’a, Ortadoğu’nun önemli oyuncusu Irak’tan, savaşın gölgesindeki Suriye’ye ve Ege’nin karşı yakasındaki Yunanistan’a yapılan ihracat, toplamda 13 milyar 293 milyon dolara ulaştı. Geçen yılın aynı döneminde bu rakam 12 milyar 679 milyon dolar olarak kayıtlara geçmişti. Yani, komşu kapısına yapılan ihracatta yüzde 4,8’lik bir artış yaşandı.

Peki, bu artış Türkiye ekonomisi için ne ifade ediyor? Esnafından sanayicisine, çiftçisinden nakliyecisine kadar birçok kesimi yakından ilgilendiren bu durum, aslında Türkiye’nin bölgesindeki ticari gücünü bir kez daha ortaya koyuyor. Komşularla iyi geçinmenin, sadece siyasi değil, ekonomik olarak da ne kadar önemli olduğunu gösteriyor.

Genel İhracat da Yükselişte

Sadece komşulara değil, genel ihracatımızda da bir hareketlenme söz konusu. Aynı dönemde Türkiye’nin toplam ihracatı yüzde 4,1’lik bir artışla 131 milyar 440 milyon dolara ulaştı. Bu, Türkiye ekonomisinin dış ticaret cephesinde attığı sağlam adımların bir göstergesi olarak yorumlanabilir. İhracatın artması, döviz girdisinin artması, üretimin artması ve dolayısıyla istihdamın artması anlamına geliyor. Yani, zincirleme bir etki yaratıyor.

Irak Zirvede, Suriye Şaşırtıyor

Yılın ilk yarısında Türkiye’nin en çok ihracat yaptığı komşu ülke, yaklaşık 5 milyar dolarla Irak oldu. Irak’ı, 2,2 milyar dolarla Bulgaristan, 1,8 milyar dolarla Yunanistan ve 1,7 milyar dolarla Gürcistan takip etti. Bu ülkelerle olan ticari ilişkilerimiz, uzun yıllardır devam eden bir istikrarın ve karşılıklı güvenin sonucu olarak değerlendirilebilir.

Ancak asıl dikkat çeken nokta, Suriye’ye yapılan ihracattaki olağanüstü artış. Savaşın ve iç karışıklıkların devam ettiği bir ülkede, Türkiye’nin ihracatının yüzde 45 gibi rekor bir oranda artması, hem şaşırtıcı hem de umut verici. Bu durum, Türkiye’nin Suriye halkına olan desteğinin ve ticari bağlarının ne kadar güçlü olduğunu gösteriyor.

Hangi Ürünü Kime Sattık?

Peki, komşularımıza en çok hangi ürünleri sattık? Fasıl bazında değerlendirildiğinde, Türkiye’nin komşularına ihracatında öne çıkan kalemler hububat, bakliyat, yağlı tohumlar ve mamulleri oldu. Özellikle Irak’a yapılan hububat ihracatı 921 milyon 960 bin dolara ulaştı. Irak’ı, 551 milyon dolarla mobilya, kağıt ve orman ürünleri izledi. Anlaşılan o ki, Iraklı kardeşlerimiz hem karnını doyuruyor hem de evini barkını düzeltiyor.

Suriye’ye gelince, orada durum biraz farklı. Ocak-haziran döneminde Suriye’ye yapılan mücevher satışı 3 milyon 861 bin dolara çıktı. Savaşın ortasında mücevher mi olur demeyin. Belki de Suriyeli kardeşlerimiz, zor günlerde kendilerine moral vermek için ufak tefek takılar alıyorlardır. Kim bilir?

İran ve Irak Neden Geride Kaldı?

Her ne kadar genel olarak komşulara ihracatımız artmış olsa da, İran ve Irak’a yapılan ihracatta bir düşüş yaşandı. Bunun nedenleri arasında, İran’a uygulanan ambargolar ve Irak’taki siyasi istikrarsızlıklar gösterilebilir. Ancak, bu durumun geçici olduğu ve önümüzdeki dönemde bu ülkelerle olan ticaretimizin de yeniden canlanacağı umuluyor.

Vatandaş Ne Diyor?

Bu ihracat rakamlarının yükselmesi, vatandaşı nasıl etkiliyor? Ankara’da konuştuğumuz bir esnaf, “İhracatın artması demek, işlerimizin açılması demek. Bizim gibi küçük esnaf da bundan faydalanıyor. İnşallah daha da artar,” diyor. Bir nakliyeci ise, “Sınır kapılarında daha çok iş oluyor. Daha çok mal taşıyoruz. Bu da bizim ekmeğimizin büyümesi demek,” şeklinde konuşuyor.

Sonuç olarak, Türkiye’nin komşularıyla olan ticaretindeki bu olumlu tablo, hem ülke ekonomisi hem de vatandaşlar için umut verici bir gelişme. Komşularla iyi ilişkiler kurmanın ve ticareti geliştirmenin, uzun vadede hepimizin faydasına olacağı açık.