Ülke genelinde artan sıcaklıklar nedeniyle Sağlık Bakanlığı, özellikle risk grubundaki vatandaşları uyardı. Günlük sıvı tüketiminin artırılması ve beslenme düzenine dikkat edilmesi gerektiği vurgulandı.
Yaz mevsiminin kendini iyiden iyiye hissettirdiği şu günlerde, Türkiye genelinde termometreler rekor seviyelere ulaşmaya başladı. Güneşin yakıcı etkisini en çok hissedenler ise yaşlılar, çocuklar, hamileler ve kronik rahatsızlıkları olan vatandaşlarımız. Sağlık Bakanlığı, artan sıcaklıklar ve nem oranları nedeniyle vatandaşlara yönelik bir dizi önemli uyarıda bulundu. Peki, bu sıcak havalarda sağlığımızı nasıl koruyacağız? Bakanlık yetkilileri neler öneriyor? İşte detaylar…
Yüksek sıcaklık ve nemin bir araya gelmesi, vücudumuz üzerinde ciddi bir stres yaratabiliyor. Özellikle kalp ve damar hastalıkları, solunum problemleri ve şeker hastalığı gibi kronik rahatsızlıkları olanlar bu durumdan daha fazla etkileniyor. Vücut ısısını dengede tutmak için terleme mekanizması devreye girse de, aşırı terleme su ve mineral kaybına yol açarak halsizlik, baş dönmesi, kas krampları ve hatta bayılmaya kadar varan sorunlara neden olabiliyor. Uzmanlar, bu tür olumsuz etkileri en aza indirmek için bir dizi önlem alınması gerektiğinin altını çiziyor.
Sağlık Bakanlığı’nın en önemli uyarısı, yeterli miktarda sıvı tüketimi. Günde en az 2,5 ila 3 litre su içilmesi gerektiği vurgulanırken, bu miktarın sıcak havalarda daha da artırılabileceği belirtiliyor. Özellikle terleme yoluyla kaybedilen sıvının yerine konulması büyük önem taşıyor. Ancak, “Her sıvı aynı etkiyi yaratır mı?” sorusu akla gelebilir. Bakanlık yetkilileri, çay, kahve ve gazlı içecekler gibi diüretik (idrar söktürücü) etkisi olan içeceklerin tüketiminin sınırlandırılması gerektiğini, bunların yerine ayran, maden suyu gibi mineral takviyesi sağlayan içeceklerin tercih edilmesinin daha faydalı olacağını söylüyor.
Peki, bu sıcak günlerde hangi içecekleri tercih etmeliyiz? Ayran, içerdiği elektrolitler sayesinde terle kaybedilen mineralleri yerine koymada oldukça etkili. Maden suyu ise vücudun ihtiyaç duyduğu mineralleri sağlarken, ferahlatıcı etkisiyle de öne çıkıyor. Ev yapımı limonata da şeker oranına dikkat edildiği takdirde iyi bir seçenek olabilir. Ancak, hazır meyve sularından ve aşırı şekerli içeceklerden uzak durmak gerekiyor. Çünkü bu tür içecekler, kan şekerini hızla yükselterek daha sonra ani düşüşlere neden olabilir ve bu da halsizlik hissine yol açabilir.
Sıcak havalarda sadece sıvı tüketimi değil, beslenme düzeni de büyük önem taşıyor. Sağlık Bakanlığı, aşırı sıcak havalarda ağır, yağlı ve kızartılmış yiyeceklerden uzak durulması, taze sebze ve meyve tüketiminin artırılması gerektiğini belirtiyor. Özellikle öğünlerin küçük porsiyonlar halinde ve sık aralıklarla tüketilmesi öneriliyor. Salatalar ile karpuz, kavun gibi su oranı yüksek besinler de bu dönemde sıklıkla tercih edilebilir.
Sıcak havalarda sofralarımızdan eksik etmememiz gereken sebze ve meyvelerin başında salatalık, domates, marul, maydanoz, nane, dereotu gibi yeşillikler geliyor. Bu sebzeler, hem su içerikleri yüksek olduğu için vücudun sıvı ihtiyacını karşılamaya yardımcı oluyor, hem de vitamin ve mineral açısından zengin oldukları için bağışıklık sistemini güçlendiriyor. Meyvelerden ise karpuz, kavun, şeftali, kayısı, erik gibi sulu meyveler tercih edilebilir. Ancak, meyve tüketiminde de aşırıya kaçmamak, porsiyon kontrolüne dikkat etmek gerekiyor.
Aşırı sıcak ve nemli havalarda yapılan egzersizler, vücudu zorlayarak kalp üzerinde aşırı yük oluşturabiliyor. Bu nedenle, yoğun fiziksel aktivitelerden kaçınılması, egzersiz yapılacaksa bile sabah erken saatlerde veya akşam serinliğinde yapılması öneriliyor. Egzersiz öncesinde, sırasında ve sonrasında yeterli miktarda su tüketilmesi de büyük önem taşıyor. Eğer açık havada egzersiz yapılıyorsa, güneşin en yoğun olduğu saatlerden kaçınmak ve şapka, güneş gözlüğü gibi koruyucu ekipmanlar kullanmak gerekiyor.
Sağlık Bakanlığı, özellikle yaşlılar, çocuklar, hamileler ve kronik hastalıkları bulunan kişilerin sıcak hava koşullarında daha dikkatli olması gerektiğinin altını çiziyor. Bu gruplardaki vatandaşlarımızın, mümkün olduğunca serin ortamlarda bulunması, güneşin en yoğun olduğu saatlerde dışarı çıkmaması ve bol sıvı tüketmesi büyük önem taşıyor. Ayrıca, herhangi bir sağlık sorunu yaşanması durumunda vakit kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna başvurulması gerekiyor.
Yaz mevsiminin tadını çıkarırken, sağlığımızı korumayı da unutmayalım. Unutmayın, basit önlemlerle sıcak havanın olumsuz etkilerinden korunmak mümkün. Bol su için, sağlıklı beslenin ve güneşin zararlı etkilerinden korunun. Sağlıklı ve mutlu bir yaz geçirmeniz dileğiyle…