200’den fazla Türk Dünyası sivil toplum kuruluşu Ankara’da tarihi bir zirve gerçekleştirdi. Zirvede, Türk Birliği fikri için ortak bir yol haritası belirlenmesi ve devlet politikası haline gelmesi yönünde çağrılar yapıldı.

Türk Dünyası STK’ları Ankara’da Bir Araya Geldi: Birlik Çağrıları Yükseliyor

Ankara, 11 Eylül 2025 – Türk dünyası için çalışan 200’den fazla sivil toplum kuruluşu (STK), 12 Haziran’da Ankara’da düzenlenen bir zirvede bir araya gelerek önemli bir adım attı. Bu buluşma, STK’ların ilk kez iktidarla doğrudan temas kurması ve Türk dünyasıyla ilgili sorunları devletteki tüm muhataplarına iletmesi açısından tarihi bir önem taşıyor. Peki, bu zirvede neler konuşuldu, hangi kararlar alındı ve Türk Birliği fikri ne kadar yaklaştı?

Türk Birliği Devlet Politikası Olacak mı?

Zirvenin en çok konuşulan konularından biri, Türk Birliği’nin devlet politikası haline gelmesiydi. Cumhur İttifakı’nın önde gelen isimleri, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Türk dünyasının kederi ortak, sevinci ortak, geleceği de ortak olmalıdır” sözleriyle ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Türk milliyetçiliği vurgusuyla bu konuya destek verdi. 250 milyondan fazla nüfusa, 1.9 milyar dolar ticaret hacmine sahip ve tarihi, dini, kültürel bağlarla örülü bu coğrafyada, “Türk”ün birliği hedefi artık somut adımlarla ilerlemeli. Ankara kulislerinde konuşulanlara göre, bu konuda ciddi bir irade var, ancak bu iradenin ne kadar hızlı hayata geçeceği merak konusu.

Emekli öğretmen Ayşe Teyze, konuyla ilgili düşüncelerini şöyle dile getiriyor: “Ben bu ‘Turan’ lafını çocukluğumdan beri duyarım. Benim ömrüm geçti, bari torunlarım görsün şu Türk Birliği’ni.” İşte bu samimi temenni, zirvede dile getirilen ortak arzuyu özetliyor.

Prof. Dr. Kürşad Zorlu’nun Rolü

AK Parti bünyesinde Türk Devletleri İlişkiler Başkanlığı’nın kurulması ve başına Prof. Dr. Kürşad Zorlu’nun getirilmesi, Türk dünyası camiasında büyük bir heyecan yarattı. Zorlu’nun makamı, kısa sürede Türk dünyasıyla ilgili her türlü sorunu olanların uğrak yeri haline geldi. İstişareye önem veren, muhataplarını dinleyen ve notlar alan Zorlu, “Ben zaten her şeyi bilirim” tavrından uzak, yapıcı bir yaklaşım sergiliyor. Gelen her fikri değerlendiriyor ve Türk dünyası için faydalı olacağına inandığı projeleri hayata geçirmek için cesur adımlar atıyor. Hatta bazıları, AK Parti Genel Merkezi’ndeki bu başkanlığın, adeta bir bakanlık gibi çalıştığını söylüyor.

Bir STK temsilcisi, “Kürşad Bey’in enerjisi ve samimiyeti bizi umutlandırıyor. Yıllardır bu konularla ilgileniyoruz ama ilk defa bu kadar ilgili ve çözüm odaklı bir yöneticiyle karşılaşıyoruz” diyor.

Vakit Daralıyor: İcraat Zamanı

Ancak, Türk dünyası STK’ları arasında bir endişe de var: Acaba bu kadar güzel konuşmalar, alınan kararlar sadece kağıt üzerinde mi kalacak? Kürşad Zorlu’nun önünde zorlu bir görev var. Eğer bu beklentileri karşılayamazsa, bugün ona umut bağlayanlar yarın hayal kırıklığına uğrayabilir. Fakat, eğer doğru yönetilirse, Zorlu’nun elinde Türk dünyası ideali için kendini adamış, yetişmiş müthiş bir güç var. Bu güç, düşüncede, medyada, sivil toplumda, ticarette her alanda mevcut. Yeter ki, Kürşad Zorlu bu gücün önünü açsın.

Zirveden Çıkan Sonuç Bildirgesi

Zirvenin sonunda 10 maddelik bir sonuç bildirgesi yayınlandı. Bu bildirgede, Türk dünyasıyla ilgili sivil toplum örgütlerinin etkinliğinin arttırılması, ortak veri tabanı oluşturulması, Türk dünyasının ortak vize, göç, oturum ve çalışma izinleri sorunlarına çözüm aranması, ortak alfabe çalışmaları ve Türk Dünyası Sivil Toplum Kuruluşları zirvesinin kurumsallaştırılması gibi önemli konular yer alıyor. Elbette, bu 10 madde Türk dünyasının tüm sorunlarına çözüm getirmeye yetmez. Ancak, bu maddelerin hayata geçirilmesi bile önemli bir başarı olacaktır. Özellikle, Türk dünyası sivil toplum örgütlerinin destekleyici değil, yön veren, sonuç odaklı ve dönüştürücü bir güç olarak tanımlanması, yeni bir vizyonun habercisi.

Peki, bu kararlar hayata geçecek mi? Türk dünyası kamuoyu olarak merakla bekliyoruz.