Burdur’un incisi Salda Gölü, Cumhuriyet tarihindeki ilk triatlon etkinliğine ev sahipliği yaptı. Sporcular kıyasıya yarışırken, çevreciler gölün korunması için endişelerini dile getirdi.

Salda Gölü’nde Triatlon Heyecanı: Spor ve Doğa Bir Arada

Burdur, 2 Ağustos 2025 – Türkiye’nin Maldivleri olarak bilinen Salda Gölü, geçtiğimiz hafta sonu alışılmışın dışında bir etkinliğe ev sahipliği yaptı. Burdur Valiliği ve Türkiye Triatlon Federasyonu’nun iş birliğiyle düzenlenen “Salda Lake Triathlon”, hem sporcuları hem de çevrecileri aynı platformda buluşturdu. 26 Temmuz’da gerçekleşen etkinlik, gölün eşsiz güzelliğiyle sporun heyecanını bir araya getirmeyi amaçlıyordu. Ancak, bu durum bazı kesimlerde endişelere yol açtı.

Triatloncular Salda’da Ter Döktü

Cumhuriyet tarihindeki ilk Salda Gölü triatlonu olma özelliğini taşıyan etkinlik, olimpik ve sprint mesafe kategorilerinde düzenlendi. Yaklaşık 400 sporcu, Salda’nın serin sularında kulaç attı, çevredeki yollarda pedal çevirdi ve gölün etrafında koştu. Hava sıcaklığı öğle saatlerinde yükselirken, sporcuların performansı takdire şayandı. İzleyiciler, sporcuları coşkuyla destekledi.

Olimpik ve Sprint Kategorilerinde Şampiyonlar Belli Oldu

Olimpik kategoride yarışan sporcular, 1.500 metre yüzme, 40 kilometre bisiklet ve 10 kilometre koşu etaplarını tamamlamak için mücadele etti. Erkeklerde milli paratriatlet Uğurcan Özer ipi göğüslerken, kadınlarda Yaren Demirdöğenler birinci oldu. Sprint kategorisinde ise 750 metre yüzme, 20 kilometre bisiklet ve 5 kilometre koşu etaplarında erkeklerde Mikhail Venediktov, kadınlarda Özlenen İpek Günad zirveye çıktı. Ödül töreninde Burdur Valisi Tülay Baydar Bilgihan ve diğer yetkililer, sporculara madalyalarını takdim etti.

Çevre Hassasiyeti Ön Planda Tutuldu Mu?

Salda Gölü’nün 2. derece doğal SİT alanı ve özel çevre koruma bölgesi statüsünde olması, etkinliğin düzenlenmesiyle ilgili bazı soru işaretlerini beraberinde getirdi. Organizasyon yetkilileri, çevresel etkileri en aza indirmek için bir dizi önlem aldıklarını belirtti. “Beyaz Adalar” bölgesinin araç trafiğine kapatılması ve sadece elektrikli araçlara izin verilmesi, bu önlemlerden bazılarıydı. Etkinlik süresince temizlik, sağlık ve güvenlik gibi alanlarda yaklaşık 500 personel görev yaptı. Resmi verilere göre, etkinlik sırasında herhangi bir tahribat veya çevresel zarar oluşmadı.

Salda Gölü Koruma Derneği’nden Eleştiriler

Ancak, Salda Gölü Koruma Derneği, organizasyona sert tepki gösterdi. Dernek yetkilileri, yüzlerce sporcunun göle girmesinin, gölün benzersiz mikrobiyalit yapılarına ve beyaz kumullarına zarar verdiğini iddia etti. Ayrıca, ter ve güneş kremi gibi maddelerin gölün biyokimyasal dengesini tehdit ettiğini savundu. Dernek Başkanı Ayşe Demir, “Bu etkinlik çevresel duyarlılıkla değil, tamamen tanıtım amacıyla yapıldı. Var olan çöp ve kirlilik sorunları göz ardı edildi. Salda Gölü’nün korunması için daha güçlü adımlar atılması gerekiyor,” dedi.

Dernek, Salda Gölü’nün doğrudan etkilenmeyeceği şekilde etkinliklerin planlanması, etkin temizlik ve denetim altyapısı kurulması ve gölün daha güçlü koruma statüsüne alınması gibi taleplerini dile getirdi. Vatandaşlar da sosyal medyada etkinliğe tepki göstererek, “Salda Gölü’nü koruyalım,” çağrısında bulundu.

Gelecekte Neler Bekleniyor?

Tartışmalar sürerken, Burdur Valiliği, TÜBİTAK ve Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi iş birliğiyle Salda Gölü Bilim, Eğitim ve Doğa Koruma Uygulama ve Araştırma Merkezi kapsamında 2026 Mayıs ayında bir bilim kongresi düzenlenmesinin planlandığını duyurdu. Bu kongrenin, Salda Gölü’nün korunması ve sürdürülebilir turizm potansiyelinin değerlendirilmesi açısından önemli bir adım olacağı belirtiliyor.

Salda Gölü’nde düzenlenen triatlon etkinliği, spor ve doğa arasındaki hassas dengeyi bir kez daha gündeme getirdi. Etkinliğin olumlu ve olumsuz yönleri tartışılırken, Salda Gölü’nün korunması için daha fazla çaba gösterilmesi gerektiği açıkça görülüyor. Umarız, gelecekte yapılacak etkinliklerde çevre hassasiyeti daha da ön planda tutulur ve Salda Gölü’nün eşsiz güzelliği gelecek nesillere aktarılabilir.