Ordu’da yapılan arkeolojik kazılarda elde edilen bulgular ışığında, antik çağ toplumlarının yemek kültürü bir panel ile masaya yatırıldı. Geçmişin sofra adetleri ve tarifleri canlandırılarak katılımcılara sunuldu.
Ordu’da, Kurul Kalesi ve Cıngırt Kalesi gibi önemli arkeolojik alanlarda yapılan kazılar, bölgenin sadece tarihi dokusunu değil, aynı zamanda antik çağlardaki yaşam biçimlerini de gün yüzüne çıkarıyor. Bu kazılardan elde edilen bilgilerle, Ordu Büyükşehir Belediyesi ve Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi işbirliğiyle düzenlenen bir panelde, antik çağ toplumlarının yemek kültürü tüm detaylarıyla ele alındı. Sanki bir zaman yolculuğuna çıkar gibiydik, o gün.
Panelde, antik çağlara ait yemek tarifleri, o döneme özgü mutfak kaplarının replikaları ve Roma dönemine ait yemek pişirme teknikleri canlandırma yöntemiyle katılımcılara aktarıldı. İnsan düşünmeden edemiyor, acaba o zamanlar hangi lezzetler vardı, nasıl pişiriliyordu? İşte bu soruların cevapları, o panelde adeta ete kemiğe büründü.
Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler, paneldeki konuşmasında, “Büyükşehir Belediyesi olarak temel amacımız, bu bölgenin arkeolojik değerlerini gün yüzüne çıkarmak. Karadeniz’in sadece yeşilliklerinden ve doğal güzelliklerinden bahsetmek yetmez. Bir de tarih var. Geçmişe doğru ilerledikçe şehrimizle ilgili pek çok sürprizle karşılaşıyoruz. Fatsa Cıngırt Kayası kazılarında ortaya çıkan antik miras, aslında tarihe bir yolculuk yapmamız gerektiğini söylüyor,” dedi. Güler, bu çalışmalar sayesinde hem kültürel mirasa sahip çıkılacağını hem de Ordu’nun gastronomi turizmiyle bir marka haline geleceğini vurguladı.
Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölüm Başkanı ve Fatsa Cıngırt Kayası Kazısı Bilimsel Sorumlusu Prof. Dr. Ayşe Fatma Erol ise, Ordu Büyükşehir Belediyesi’ne tarihe verdiği önem ve destek için teşekkürlerini iletti. Erol, “Ekiplerimizin yaptığı çalışmalarda, özellikle Fatsa Cıngırt Kayası’nda ortaya çıkan günlük kullanım kapları ve mutfak araç gereçleri, geniş bir mutfak kültürünün varlığını gösteriyor. Bunun üzerine antik çağda Karadeniz mutfak kültürünü araştırmaya başladık. Hangi malzemeler kullanılıyordu, hangi yemekler nasıl yapılıyordu derken, şehrin yemek kültürünün ne kadar çeşitli olduğunu gördük. Şehrin değerlerini gün yüzüne çıkarmaya devam edeceğiz,” şeklinde konuştu.
Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İrfan Yazıcıoğlu da, Cıngırt Kayası kazılarında ele geçen Hellenistik-Roma dönemine ait kapların, o dönemin gastronomi kültürüne dair önemli ipuçları sunduğunu belirtti. Yazıcıoğlu, “Gastro-Arkeoloji projesi, geçmişin izlerini sadece akademik bir merakla değil, kültürel bir sorumlulukla da ele alan özgün bir çalışma. Cıngırt Kayası kazılarında ortaya çıkan lezzetleri bu çalışma ile geleceğe taşıyoruz,” dedi.
Panelde, antik çağ gurmelerinin tariflerinden yola çıkılarak hazırlanan yemeklerin tanıtımı yapıldı. Katılımcılar, o döneme ait lezzetleri tatma fırsatı buldu. Düşünsenize, binlerce yıl önce yaşamış insanların yediği yemekleri tatmak… Gerçekten de büyüleyici bir deneyim olsa gerek. Bu tür etkinlikler, geçmişle günümüz arasında bir köprü kurarak, kültürel mirasımızı daha iyi anlamamızı sağlıyor.
Panele, Ordu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Orhan Baş, Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi’nden birçok akademisyen, ilçe belediye başkanları ve kamu daire müdürleri de katıldı. Etkinlik, antik çağ yemeklerinin ikramıyla sona erdi. Umarız bu tür çalışmalar devam eder ve biz de tarihin tozlu sayfalarında kaybolmuş lezzetleri keşfetmeye devam ederiz.