Manisa’da 23 yaşındaki Nagıb Habibi, dini nikahla birlikte yaşadığı 17 yaşındaki Haniye Arab’ı eşarbıyla boğarak öldürdü. Olayın ardından kaçan zanlı, İzmir’de yakalanarak tutuklandı.
Manisa’dan gelen haber, yürekleri dağladı. 23 yaşındaki Nagıb Habibi, dini nikahla birlikte yaşadığı 17 yaşındaki Haniye Arab’ı vahşice katletti. Genç kız, eşarbıyla boğularak can verirken, katil zanlısı olay yerinden kaçtı. Cinayetin ardından Haniye’nin cansız bedeninin üzerine battaniye örtülmesi, olayın vahametini daha da artırdı.
Olayın detayları, soruşturma ilerledikçe gün yüzüne çıkmaya başladı. Haniye Arab’ın yaklaşık bir yıldır kayıp olduğu ve ailesinin bu süre zarfında emniyete kayıp başvurusunda bulunduğu öğrenildi. Yetkililerin titiz çalışmaları sonucu, kayıp başvurusunun ardındaki sır perdesi aralandı ve korkunç gerçek ortaya çıktı.
Manisa Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube ekipleri, kayıp şahıs olarak aranan Haniye Arab’ın izini sürerken, genç kızın dini nikahlı eşi Nagıb Habibi’den şüphelendi. Yapılan araştırmalar, Nagıb Habibi’nin cinayetten sonra İzmir’e kaçtığını gösterdi.
Manisa Emniyeti, İzmir Emniyeti ile koordineli bir şekilde operasyon başlattı. Kısa sürede katil zanlısı Nagıb Habibi, İzmir’de saklandığı yerde kıskıvrak yakalandı. Gözaltına alınan zanlı, Manisa’ya getirildi ve burada yapılan sorgusunda suçunu itiraf etti.
Nagıb Habibi’nin emniyetteki ifadesinde cinayeti neden işlediğine dair detaylı bilgi vermediği belirtildi. Ancak, çift arasında uzun süredir anlaşmazlıklar yaşandığı ve bu anlaşmazlıkların cinayete kadar vardığı tahmin ediliyor.
Bu kan donduran olay, Manisa’da ve tüm Türkiye’de büyük bir infiale yol açtı. Özellikle genç bir kızın hunharca katledilmesi, toplumun her kesiminden tepki topladı. Sosyal medyada da olaya ilişkin çok sayıda paylaşım yapıldı ve cinayete karışanların en ağır şekilde cezalandırılması istendi.
Manisa Cumhuriyet Başsavcılığı, olayla ilgili soruşturmayı derinleştirdi. Cinayetin tüm yönleriyle aydınlatılması için özel bir ekip görevlendirildi. Yetkililer, cinayetin ardındaki nedenleri ve varsa diğer sorumluları ortaya çıkarmak için çalışmalarını sürdürüyor.
Bu acı olay, Türkiye’de dini nikah konusunu yeniden gündeme getirdi. Dini nikahın yasal bir zemini olmaması ve kadınların haklarını koruyamaması, uzun süredir tartışma konusu. Uzmanlar, bu tür olayların önüne geçilebilmesi için dini nikahın yasal olarak tanınması ve kadınların güvence altına alınması gerektiğini vurguluyor.
Avukat Ayşe Hanım, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “Dini nikah, kadınların haklarını koruma konusunda yetersiz kalıyor. Bu tür olaylarda, kadınlar yasal olarak hiçbir hak iddia edemiyor. Bu nedenle, dini nikahın yasal bir zemine oturtulması ve kadınların haklarının güvence altına alınması gerekiyor” dedi.
Haniye Arab’ın ailesi, kızlarının acı kaybıyla yıkıldı. Genç kızın cenazesi, Manisa’da düzenlenen törenle toprağa verildi. Cenaze töreninde Haniye’nin annesi ve babası, gözyaşlarına boğuldu. Ailenin feryatları, cenazeye katılanların yüreklerini dağladı.
Haniye’nin arkadaşları, genç kızın çok neşeli ve hayat dolu olduğunu anlattı. Arkadaşları, “Haniye’yi kaybetmek, bizim için büyük bir acı. O, her zaman gülen yüzüyle etrafına neşe saçardı. Onun bu şekilde aramızdan ayrılması, bizi derinden üzdü” dediler.
Bu acı olay, bir kez daha kadına yönelik şiddetin ne kadar vahim boyutlara ulaştığını gözler önüne serdi. Toplum olarak bu tür olayların önüne geçebilmek için daha fazla çaba göstermemiz gerekiyor. Eğitimden hukuka, sosyal politikalardan farkındalık çalışmalarına kadar her alanda daha etkili adımlar atmalıyız. Unutmayalım ki, her bir can bizim için değerlidir ve bu tür acıların bir daha yaşanmaması için elimizden geleni yapmalıyız.