MÜSİAD UK’nin düzenlediği panelde, Türkiye ve İngiltere arasındaki yatırım fırsatları masaya yatırıldı. İş dünyasının önde gelen isimleri, küresel ekonomik dönüşümleri değerlendirdi.
İsmail Karakaş/ LONDRA-BHA – Londra’dan bildiriyorum. Soğuk ve yağmurlu bir Londra sabahında, Yunus Emre Enstitüsü’nün sıcak atmosferi, Türkiye ve İngiltere arasındaki iş birliği rüzgarlarıyla ısındı. MÜSİAD UK’nin ev sahipliğinde gerçekleşen “Sermaye Piyasaları, Finansal İnovasyon ve Gelecek” temalı Türkiye–İngiltere Yatırım Köprüsü paneli, iki ülke arasındaki ticari bağları güçlendirmek isteyen iş insanlarını, akademisyenleri ve genç profesyonelleri bir araya getirdi.
Etkinlik, sadece kuru bir toplantıdan çok, karşılıklı fikir alışverişinin yapıldığı, samimi bir ortamda gerçekleşti. Katılımcılar, hem Türkiye hem de İngiltere ekonomisine dair güncel gelişmeleri değerlendirme fırsatı buldu. Panelde konuşulanlar, önümüzdeki dönemde iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerin nasıl şekilleneceğine dair önemli ipuçları verdi.
Panelin açılış konuşmasını yapan Türkiye’nin Londra Büyükelçisi Osman Koray Ertaş, son yıllarda yaşanan jeopolitik değişimlere dikkat çekti. Ertaş, “Artık bildiğimiz anlamda Doğu-Batı kavramları geçerliliğini yitirdi. Türkiye olarak, hem Batı ülkeleriyle hem de Endonezya, Malezya gibi tarihi bağlarımızın olduğu coğrafyalarla iş birliği yapıyoruz. Önümüzdeki on yıl, bu fırsatları değerlendirmek için kritik bir dönem olacak” dedi. Büyükelçi’nin bu sözleri, Türkiye’nin dış politikadaki çok yönlü yaklaşımını net bir şekilde ortaya koydu.
Ertaş’ın konuşması sırasında, salonda bulunan genç girişimcilerin dikkatle notlar aldığı görüldü. Özellikle Brexit sonrası dönemde, İngiltere ile ilişkilerin yeniden tanımlanması sürecinde, bu tür etkinliklerin önemi bir kat daha artıyor.
Türkiye Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkanı İbrahim Ömer Gönül, panelde yaptığı sunumda, Borsa İstanbul’daki büyüme rakamlarını paylaştı. Gönül, “Borsa İstanbul’da 8,5 milyon kayıtlı yatırımcı var. Halka açık şirket sayısı, son üç yılda 400’den 588’e yükseldi. Şu anda 100 firma halka arz için sırada bekliyor. Halka arz olan şirketler, yurt dışında yatırım yaparken daha kolay ve hızlı hareket edebiliyor” dedi. Gönül’ün açıklamaları, Türkiye sermaye piyasalarının ne kadar canlı ve dinamik olduğunu gözler önüne serdi.
SPK Başkanı, finansal okuryazarlığın önemine de vurgu yaparak, bu alanda başlatılan seferberliğin sonuçlarını aktardı. “20 milyon kişi web sayfamızı ziyaret etti, 2 milyon sertifika verdik. Finansal konularda bilinçlenmenin, yatırımların doğru yönlendirilmesi açısından kritik olduğunu düşünüyoruz” diye ekledi. Bu sözler, yatırım yapmanın sadece para kazanmakla ilgili olmadığını, aynı zamanda bilinçli ve sorumlu bir şekilde hareket etmeyi gerektirdiğini hatırlattı.
MÜSİAD UK Başkanı Avukat Türkan Akbaş, İngiltere ekonomisinin %81 oranında hizmet sektörüne dayalı olduğunu ve bu durumun, yapay zekadan en çok etkilenen alan olduğunu belirtti. Akbaş, “İngiltere’de büyük bir pazar var. Serbest ticaret anlaşmalarında hız alarak bu pazardan yararlanmamız gerekiyor. Google’ın İngiltere’ye 2 milyar sterlin yatırım yapma kararı alması tesadüf değil. Gençlerimizi finans ve ekonomi alanında üst düzey kurumlara yerleştirmek için mentorluk programları başlatıyoruz” dedi.
Akbaş’ın konuşması, İngiltere’nin sadece geleneksel finansın değil, aynı zamanda geleceğin teknolojilerinin de merkezi olma yolunda ilerlediğini gösterdi. Özellikle gençlerin bu alanda yetiştirilmesi, Türkiye’nin uzun vadeli ekonomik çıkarları açısından büyük önem taşıyor.
Panelin moderatörlüğünü üstlenen MÜSİAD Kurucusu Ali Bayramoğlu, kredibilitenin ekonomik üretimdeki rolüne dikkat çekti. Bayramoğlu, “İngiltere’de %2 faizle dahi girişimci, doğru kredibiliteyle üretim yapabilir. Küresel ticarette fırsatları doğru okumalıyız. Güçlü finansal altyapılar, küçük avantajlarla büyük farklar yaratabilir” ifadelerini kullandı. Bayramoğlu’nun bu sözleri, uluslararası ticarette güvenin ve istikrarın ne kadar önemli olduğunu vurguladı.
Panel, soru-cevap bölümü ve networking etkinliği ile sona erdi. Katılımcılar, konuşmacılarla birebir görüşme ve fikir alışverişinde bulunma fırsatı yakaladı. İkramlar eşliğinde devam eden sohbetler, yeni iş bağlantılarının kurulmasına zemin hazırladı.
Sonuç olarak, Londra’daki Türkiye-İngiltere Yatırım Köprüsü paneli, iki ülke arasındaki ekonomik iş birliğinin geliştirilmesi açısından önemli bir adım oldu. Yapılan konuşmalar ve kurulan temaslar, önümüzdeki dönemde yeni yatırım fırsatlarının doğmasına katkı sağlayacak gibi görünüyor.