KKM’de Beklenen Düşüş: Kur Korumalı Mevduat Artık Yüzde 1’in Altında

Yayınlama: 16.10.2025
A+
A-

Bankacılık sektöründe kredi hacmi artarken, Kur Korumalı Mevduat (KKM) hesaplarında düşüş yaşandı. KKM’nin toplam mevduattaki payı ilk kez yüzde 1’in altına geriledi.

Kur Korumalı Mevduatın Payı Yüzde 1’in Altına Düştü

Ankara, 16 Ekim 2025 – Bankacılık sektöründe hareketli günler yaşanıyor. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK)’nın bugün yayınladığı haftalık bültene göre, kredi hacminde önemli bir artış gözlemlenirken, Kur Korumalı Mevduat (KKM) hesaplarındaki düşüş dikkat çekiyor. Vatandaşın yakından takip ettiği KKM’nin toplam mevduat içindeki payı, ilk kez yüzde 1’in altına inerek 0,97 seviyesine geriledi.

Kredi Hacmi Rekor Kırıyor

BDDK’nın verilerine göre, 10 Ekim haftasında bankacılık sektörünün toplam kredi hacmi tam 45 milyar 702 milyon lira arttı. Bu artışla birlikte toplam kredi hacmi 21 trilyon 245 milyar 419 milyon liraya ulaştı. Bu durum, özellikle son dönemde kredi faizlerindeki artışa rağmen, vatandaşın ve işletmelerin kredi kullanımına devam ettiğini gösteriyor. Ekonomistler, kredi hacmindeki bu yükselişin, piyasadaki canlılığın bir işareti olduğunu belirtiyorlar. Ancak, bazı uzmanlar da bu durumun uzun vadede enflasyonist baskıları artırabileceği konusunda uyarıyor.

Mevduatlarda da Artış Var

Kredi hacminin yanı sıra, bankacılık sektöründeki toplam mevduatlarda da bir artış söz konusu. Bankalar arası mevduatlar da dahil edildiğinde, toplam mevduat miktarı 16 milyar 418 milyon lira artarak 24 trilyon 707 milyar 940 milyon liraya yükseldi. Bu artış, vatandaşların bankalara olan güveninin devam ettiğini ve tasarruflarını değerlendirme konusunda bankaları tercih ettiğini gösteriyor. Ancak, enflasyonun yüksek seyretmesi nedeniyle, mevduat faizlerinin de yükseldiği bir dönemdeyiz. Vatandaşlar, tasarruflarını enflasyona karşı koruyabilmek için farklı yatırım araçlarını da değerlendiriyorlar.

Tüketici Kredilerinde Durum Ne?

Vatandaşın cebini yakından ilgilendiren tüketici kredileri de mercek altında. Tüketici kredilerinin toplam tutarı, aynı dönemde 17 milyar 658 milyon lira artarak 2 trilyon 618 milyar 77 milyon liraya ulaştı. Bu kredilerin dağılımına baktığımızda ise konut kredilerinin 630 milyar 644 milyon lira, taşıt kredilerinin 49 milyar 811 milyon lira ve ihtiyaç kredilerinin ise 1 trilyon 937 milyar 622 milyon lira olduğu görülüyor. Özellikle ihtiyaç kredilerindeki yüksek oran, vatandaşın günlük harcamalarını finanse etmekte zorlandığını ve kredi kartlarına olan bağımlılığının arttığını gösteriyor. Bankacılık uzmanları, tüketici kredisi kullanımında dikkatli olunması gerektiği konusunda uyarıyorlar.

Ticari Kredilerde de Artış Sürüyor

Sadece bireysel değil, ticari kredilerde de artış devam ediyor. Taksitli ticari kredilerin tutarı 15 milyar 746 milyon lira artışla 3 trilyon 128 milyar 719 milyon liraya ulaştı. Bu durum, işletmelerin yatırım ve büyüme planlarını hayata geçirmek için kredi kullandığını gösteriyor. Ancak, yüksek faiz oranları ve ekonomik belirsizlikler, işletmelerin kredi kullanımında daha temkinli davranmasına neden olabilir.

Kredi Kartı Borçları Alarm Veriyor mu?

Bankaların bireysel kredi kartı alacakları da yüzde 0,3 oranında artarak 2 trilyon 545 milyar 669 milyon liraya yükseldi. Kredi kartı borçlarındaki bu artış, vatandaşın alım gücünün azaldığı ve harcamalarını kredi kartlarıyla finanse etmek zorunda kaldığı şeklinde yorumlanabilir. Ekonomistler, kredi kartı borçlarının kontrol altında tutulması gerektiği konusunda uyarıyorlar. Aksi takdirde, bireysel iflasların ve ekonomik sorunların artabileceği belirtiliyor.

Takipteki Alacaklarda Yükseliş

Bankacılık sektöründe takipteki alacaklar da artış gösterdi. 10 Ekim itibarıyla takipteki alacaklar 4 milyar 653 milyon lira artışla 508 milyar 611 milyon liraya çıktı. Bu alacakların 376 milyar 201 milyon lirası için özel karşılık ayrıldı. Takipteki alacaklardaki bu artış, kredi geri ödemelerinde yaşanan sıkıntıların bir işareti olarak değerlendirilebilir. Bankalar, takipteki alacakların artmaması için kredi verirken daha dikkatli davranmaya özen gösteriyorlar.

Yasal Öz Kaynaklar Güçleniyor

Olumlu bir gelişme olarak, bankacılık sektöründeki yasal öz kaynaklar 32 milyar 932 milyon lira artarak 4 trilyon 503 milyar 631 milyon liraya yükseldi. Bu durum, bankaların finansal açıdan daha güçlü bir yapıya sahip olduğunu gösteriyor. Güçlü öz kaynaklar, bankaların ekonomik şoklara karşı daha dirençli olmasını sağlıyor.

KKM’de Neler Oluyor?

Gelelim en çok merak edilen konuya: Kur Korumalı Mevduat (KKM). KKM bakiyesi, geçen hafta 27 milyar 90 milyon lira azalarak 239 milyar 544 milyon liraya geriledi. Bu düşüşle birlikte KKM’nin toplam mevduattaki payı yüzde 0,97’ye düştü. Yani, KKM artık toplam mevduatın yüzde 1’inden daha azını oluşturuyor. Bu durum, vatandaşın KKM’ye olan ilgisinin azaldığını ve alternatif yatırım araçlarına yöneldiğini gösteriyor. Peki, bu düşüşün nedenleri neler olabilir? Ekonomistler, KKM’nin cazibesini yitirmesinde, döviz kurlarındaki istikrarın ve diğer yatırım araçlarındaki getirilerin etkili olduğunu belirtiyorlar. Özellikle son dönemde artan faiz oranları, TL mevduatlarının KKM’ye göre daha cazip hale gelmesine neden olmuş olabilir.

Sonuç olarak, bankacılık sektöründe kredi hacmi ve mevduatlar artarken, KKM’deki düşüş dikkat çekiyor. Vatandaşlar, ekonomik gelişmeleri yakından takip ederek tasarruflarını en iyi şekilde değerlendirmeye çalışıyorlar. Önümüzdeki dönemde, faiz oranları, enflasyon ve döviz kurlarındaki gelişmeler, yatırım kararlarını etkilemeye devam edecek gibi görünüyor.

REKLAM VERMEK İÇİN ARAYIN
0532 659 8130