İstanbul Susuzluğa mı Gidiyor? Mart Ayı Yağışları Alarm Veriyor

Yayınlama: 09.07.2025
A+
A-

İstanbul’da mart ayında yaşanan kuraklık, son 39 yılın en düşük yağış seviyesine ulaşılmasıyla endişe yaratıyor. Uzmanlar, su kaynaklarının kritik seviyede olduğunu ve acil önlemler alınması gerektiğini vurguluyor.

İstanbul Susuzluğa mı Gidiyor? Mart Ayı Yağışları Alarm Veriyor

Özet: İstanbul’da mart ayında yaşanan kuraklık, son 39 yılın en düşük yağış seviyesine ulaşılmasıyla endişe yaratıyor. Uzmanlar, su kaynaklarının kritik seviyede olduğunu ve acil önlemler alınması gerektiğini vurguluyor.

İstanbul’da yaşayanlar olarak hepimiz havanın durumuna dikkat kesilmiş durumdayız. Güneşli günler güzel hoş ama bu sefer durum farklı. Mart ayında beklenen yağmurlar bir türlü gelmeyince, barajlardaki su seviyesi de alarm vermeye başladı. Meteoroloji kayıtlarına göre, bu yıl mart ayı, son 39 yılın en kurak mart ayı olarak kayıtlara geçti. Hani derler ya “yağmur berekettir” diye, işte o bereket bu sene İstanbul’dan uzak duruyor gibi.

Marmara Bölgesi’nde Durum Vahim

Sadece İstanbul değil, Marmara Bölgesi genelinde durum pek iç açıcı değil. Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nden alınan bilgilere göre, bölgedeki mart ayı yağış ortalaması 66,1 milimetre olması gerekirken, bu yıl bu rakam sadece 25,7 milimetre olarak ölçüldü. Geçen sene aynı dönemde 63 milimetre yağış almıştık. Yani, uzun yıllar ortalamasının neredeyse yarısından bile az yağış almışız. Bu da demek oluyor ki, bölgedeki yağışlar uzun yıllar ortalamasına göre yüzde 61, geçen seneye göre ise yüzde 59 oranında azalmış durumda.

Hani bazen “bir yağmur yağsa da rahatlasak” diyoruz ya, işte o yağmurun gelmemesi sadece bizi değil, tüm şehri etkiliyor. Barajlardaki su seviyesi düşüyor, tarım arazileri susuz kalıyor, her şey zincirleme birbirini etkiliyor.

Diğer İller de Nasibini Aldı

Kuraklık sadece İstanbul’u değil, çevre illeri de vurmuş durumda. Kırıkkale’de son 65 yılın, Balıkesir’de son 42 yılın, Kocaeli ve Sakarya’da ise son 36 yılın en düşük mart ayı yağışları kaydedildi. Düşünsenize, dedelerimiz ninelerimiz bile böyle kurak bir mart ayını hatırlamıyor.

Yağışlı gün sayılarında da ciddi bir azalma var. Kırklareli, Çanakkale ve Balıkesir civarında normalde 15-20 gün yağış görülürken, Kırıkkale çevresinde yağışlı gün sayısı bazı bölgelerde bir güne kadar düşmüş. Yani, gökyüzü adeta bize küsmüş gibi.

Vatandaş Ne Diyor?

Durumu sokaktaki vatandaşa sorduk. Emekli öğretmen Ayşe Teyze, “Ben böyle kuraklığı hiç hatırlamıyorum. Eskiden mart ayında hep yağmur çamur olurdu. Şimdi güneş açıyor, güzel hava ama içim hiç rahat değil. Su hayattır, suyumuza sahip çıkmamız lazım” diyor.

Genç bir mühendis olan Ali Bey ise, “Şirket olarak su tasarrufu konusunda elimizden geleni yapıyoruz. Ama bu bireysel çabalarla olacak iş değil. Devletin de acil önlemler alması gerekiyor. Belki de su kullanımına kısıtlama getirilmesi bile düşünülebilir” şeklinde konuştu.

Uzmanlar Uyarıyor: Tehlike Çanları Çalıyor

Konuyla ilgili görüştüğümüz Su Politikaları Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Demir, durumun ciddiyetine dikkat çekiyor: “İstanbul’un su kaynakları alarm veriyor. Mevcut su rezervlerimizle yaz aylarını geçirmemiz çok zor. Acil olarak su tasarrufu önlemlerinin alınması, kaçak su kullanımının önüne geçilmesi ve alternatif su kaynaklarının araştırılması gerekiyor. Aksi takdirde, yaz aylarında su kesintileriyle karşı karşıya kalabiliriz.”

Prof. Demir, bireysel olarak yapabileceğimiz şeyleri de sıralıyor: “Diş fırçalarken, tıraş olurken suyu kapatmak, duş süresini kısaltmak, çamaşır ve bulaşık makinelerini tam dolmadan çalıştırmamak gibi basit önlemlerle bile önemli ölçüde su tasarrufu sağlayabiliriz. Unutmayalım ki, her damla su çok değerli.”

Peki Ne Yapmalı?

İstanbul’da yaşayanlar olarak, bu kuraklığa karşı hepimizin sorumluluğu var. Bireysel olarak su tasarrufu önlemlerini almanın yanı sıra, yetkililerin de acil olarak harekete geçmesi gerekiyor. Barajlardaki su seviyesinin takibi, kaçak su kullanımının engellenmesi, yeni su kaynaklarının bulunması ve suyun daha verimli kullanılması için gerekli yatırımların yapılması şart.

Unutmayalım, su hayattır. Suyumuza sahip çıkmak, geleceğimize sahip çıkmak demektir. Belki de gökyüzüne topluca bir yağmur duası etmenin de vakti gelmiştir, ne dersiniz?

REKLAM VERMEK İÇİN ARAYIN
0532 659 8130