İşsizlik Sigortası Fonu, işsiz kalan vatandaşlara umut olmaya devam ediyor. Fonun büyüklüğü nisan ayı sonu itibarıyla 427 milyar lirayı aşarak, işsizlere sağlanan güvenceyi artırdı.
Ankara – İşsiz kalmak, hele de bu devirde, insanın başına gelebilecek en kötü şeylerden biri. Ev kirası, faturalar, mutfak masrafı… Hepsi bir anda insanın omuzlarına yükleniyor. İşte tam bu noktada, 1999 yılında kurulan ve 2002’den beri ödeme yapan İşsizlik Sigortası Fonu devreye giriyor. Fon, işini kaybedenlere bir nebze olsun nefes aldırıyor.
2023’ü yaklaşık 359 milyar lirayla kapatan İşsizlik Sigortası Fonu, bu yılın ilk dört ayında da durmadı. Nisan ayı sonu itibarıyla fonun büyüklüğü 427 milyar 483 milyon liraya ulaştı. Bu, kısa sürede 68 milyar liralık bir artış demek. Paranın miktarını duyunca insan ister istemez “Bu kadar para nereden geliyor, nereye gidiyor?” diye merak ediyor.
Ocak ve Nisan ayları arasında fona giren para 146 milyar lirayı aştı. Bu paranın kaynağı da belli: İşçi ve işverenlerin ödediği primler. Toplam gelirin neredeyse yarısını, 69 milyar liraya yakınını bu primler oluşturuyor. Peki bu kadar para nereye harcanıyor? İşte burada da işsizlik ödeneği ve teşvikler devreye giriyor. Aynı dönemde işsizlik ödeneği olarak 24 milyar 715 milyon lira, teşvik ve destek ödemeleri olarak da yine aynı miktarda, 26 milyar 715 milyon lira ödeme yapılmış.
Gelelim işin en can alıcı kısmına: İşsizlik ödeneği nasıl hesaplanıyor? Diyelim ki bir işte çalışıyordunuz ve işten çıkarıldınız. İşsizlik ödeneği alabilmeniz için bazı şartları taşımanız gerekiyor. En önemlisi, işten kendi isteğinizle ayrılmamış olmanız. Eğer bu şartı sağlıyorsanız, son dört aylık brüt maaşınız üzerinden bir hesaplama yapılıyor. Bu maaşın yüzde 40’ı sizin işsizlik ödeneğiniz oluyor. Ancak burada bir üst sınır var: Bu miktar, asgari ücretin yüzde 80’ini geçemiyor. Bir de bu ödenekten binde 7,59 oranında damga vergisi kesiliyor. Yani, elinize geçen para biraz daha azalıyor.
Şu anki asgari ücret baz alındığında, 2025 yılında dört ay çalışıp işsiz kalan bir kişi için ödenecek en düşük işsizlik ödeneği 10 bin 323 lira olarak belirlendi. Tabi bu rakam, asgari ücretle çalışanlar için geçerli. Daha yüksek maaş alanların işsizlik ödeneği de buna göre artıyor.
İşsizlik ödeneği almak için İŞKUR’a başvurmanız gerekiyor. Başvuruyu, işten ayrıldıktan sonraki 30 gün içinde yapmanız şart. Yoksa hakkınız yanabilir. Başvuruyu ister şahsen İŞKUR’a giderek, isterseniz de elektronik ortamda yapabilirsiniz. Ama unutmayın, sadece başvuru yapmak yeterli değil. Ödeneği alabilmeniz için bazı şartları da taşımanız gerekiyor. Bu şartlar şöyle sıralanıyor:
İşsizlik ödeneğinin süresi, sigortalılık sürenize göre değişiyor. Ne kadar uzun süre çalıştıysanız, o kadar uzun süre ödenek alabiliyorsunuz. İşte detaylar:
Yani, en az 6 ay, en fazla da 10 ay boyunca işsizlik ödeneği alabilirsiniz. Bu süre, iş bulana kadar size bir nebze olsun destek oluyor.
Konuyla ilgili olarak görüştüğümüz bir vatandaş, “İşsizlik ödeneği olmasa ne yapardık bilmiyorum. En azından faturalarımı ödeyebiliyorum, karnımı doyurabiliyorum. Devletimizden Allah razı olsun,” dedi. Tabi ki herkes aynı fikirde değil. Bazı vatandaşlar da işsizlik ödeneğinin yetersiz olduğunu, daha yüksek bir ödeme yapılması gerektiğini savunuyor.
İşsizlik Sigortası Fonu, Türkiye’deki işsizler için önemli bir güvence olmaya devam ediyor. Fonun büyüklüğü her geçen gün artarken, işsizlere sağlanan destek de artıyor. Umarım bu fon, ihtiyaç sahiplerine ulaşmaya devam eder ve işsiz vatandaşlarımızın zor günlerinde onlara destek olur.