İran ve Avrupalı yetkililer, İstanbul’da bir araya gelerek nükleer anlaşma konusundaki görüşmelere devam etme kararı aldı. Taraflar, yaptırımların kaldırılması ve nükleer programdaki son gelişmeleri masaya yatırdı.
Özet: İran ve Avrupalı yetkililer, İstanbul’da bir araya gelerek nükleer anlaşma konusundaki görüşmelere devam etme kararı aldı. Taraflar, yaptırımların kaldırılması ve nükleer programdaki son gelişmeleri masaya yatırdı.
Ankara, 29 Temmuz 2025 – İran ile Avrupa Birliği ülkeleri arasında uzun süredir devam eden nükleer müzakerelerde yeni bir sayfa açılıyor. İstanbul’da gerçekleşen son görüşmelerin ardından taraflar, diyalog sürecini sürdürme konusunda mutabakata vardı. Bu karar, özellikle bölgedeki gerginliğin arttığı bir dönemde, diplomatik çözüm arayışlarına yeniden umut bağladı.
İran Dışişleri Bakan Yardımcısı Kazım Garibabadi, İstanbul’da Avrupalı temsilcilerle bir araya geldi. Görüşmeye dair sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Garibabadi, “Avrupalı temsilcilerle ciddi, açık ve kapsamlı bir diyalog yürüttük” ifadelerini kullandı. Bu açıklama, toplantının samimi bir ortamda gerçekleştiğine işaret ediyor.
Toplantıda, İran’a uygulanan yaptırımların kaldırılması ve ülkenin nükleer programındaki son gelişmeler ele alındı. Garibabadi, bazı Avrupa ülkelerinin İsrail’in İran’a yönelik saldırılarına destek veren tutumlarını da gündeme getirdiklerini ve bu durumu eleştirdiklerini belirtti. Anlaşılan o ki, masada sadece nükleer program değil, bölgesel güvenlik konuları da konuşuldu.
Garibabadi’nin açıklamalarından satır başları şöyleydi: “Sözde ‘snapback’ mekanizması da dahil olmak üzere ilkesel duruşumuzu net bir şekilde ortaya koyduk. Taraflar toplantıya çeşitli önerilerle geldi ve bu önerilerin farklı yönleri detaylı biçimde değerlendirildi.” Bu ifadeler, İran’ın müzakerelerde taviz vermeyeceğini ve kendi kırmızı çizgilerini koruyacağını gösteriyor.
Peki, Garibabadi’nin bahsettiği “snapback” mekanizması ne anlama geliyor? Bu mekanizma, 2015’te imzalanan nükleer anlaşmanın (JCPOA) bir parçası. Anlaşmaya göre, İran’ın anlaşmayı ihlal etmesi durumunda, Birleşmiş Milletler (BM) yaptırımları otomatik olarak yeniden devreye girebiliyor. İşte bu otomatik devreye girme durumuna “snapback” yani “geri dönüş” mekanizması deniyor.
İran, bu mekanizmanın 18 Ekim 2025’te sona erecek olmasına rağmen, Avrupa ülkelerinin bu tarihten önce bu maddeyi devreye sokma ihtimalinden endişe duyuyor. Tahran yönetimi, bu durumun haksız bir uygulama olacağını ve anlaşmanın ruhuna aykırı olduğunu savunuyor. Çünkü İran’a göre, anlaşmanın ihlali söz konusu değil.
İran ile ABD arasındaki doğrudan müzakerelerin uzun süredir askıda olması, Avrupa ülkeleriyle yürütülen bu diyalogu daha da önemli kılıyor. Uzmanlar, bu görüşmelerin nükleer dosyada diplomatik çözüm arayışlarının yeniden canlandığını gösterdiğini belirtiyor. İsrail’in 13 Haziran’daki saldırıları sonrasında durma noktasına gelen müzakerelerin yeniden başlaması, bölgedeki tansiyonu düşürebilir.
Tabii ki, müzakerelerin kolay olmayacağı ortada. İran, yaptırımların tamamen kaldırılmasını ve nükleer programına ilişkin endişelerin giderilmesini istiyor. Avrupa ülkeleri ise İran’ın nükleer faaliyetlerinin şeffaf bir şekilde denetlenmesini ve anlaşmaya tam olarak uymasını bekliyor. Bu beklentiler arasındaki dengeyi sağlamak, müzakerelerin başarısı için kritik öneme sahip olacak.
2015’te İran ile BM Güvenlik Konseyi’nin 5 daimi üyesi (ABD, Rusya, Çin, İngiltere, Fransa) ve Almanya arasında imzalanan nükleer anlaşma, uzun ve zorlu müzakerelerin bir sonucu olmuştu. Anlaşma kapsamında, İran’a yönelik yaptırımlar kaldırılırken, ülkenin nükleer faaliyetleri de sıkı bir şekilde sınırlandırılmıştı. Ancak, ABD’nin 2018’de anlaşmadan tek taraflı çekilmesi ve yaptırımları yeniden uygulamaya koyması, dengeleri alt üst etti.
Bu gelişme üzerine İran da taahhütlerini kademeli olarak durdurdu ve uranyum zenginleştirme çalışmalarına hız verdi. Avrupa ülkeleri ise ABD’nin kararına karşı çıkmalarına rağmen somut bir adım atmadı. Hatta son dönemde, anlaşmanın “snapback” mekanizmasını devreye sokma tehdidinde bulundular. Bu durum, Tahran ile Avrupa arasındaki ilişkileri daha da gerginleştirdi.
Şimdi gözler, İstanbul’daki görüşmelerin devamında. Tarafların 25 Temmuz’da yeniden bir araya gelmesi bekleniyor. Bu görüşmelerden nasıl bir sonuç çıkacağı, bölgedeki güvenlik dengeleri ve nükleer silahlanma riski açısından büyük önem taşıyor.