Genç oyuncu İsmail Cenk Tefrul, oyunculuk serüvenini ve gelecekteki projelerini anlatırken, sahneye ilk çıktığı anın kendisi için dönüm noktası olduğunu vurguladı. Tefrul, tiyatro ve sinema arasındaki farklara değinerek, her ikisinin de kendisine ayrı keyif verdiğini belirtti.

Genç Oyuncu İsmail Cenk Tefrul: “Sahneye Çıktığımda Nefes Aldığımı Hissediyorum”

MUĞLA – BHA (21 Eylül 2025) – Muğla’dan yükselen genç yetenek İsmail Cenk Tefrul, oyunculuk dünyasına adım attığı ilk anları ve geleceğe dair hayallerini BHA’ya anlattı. Sahne tozunu yutmaya başladığı o ilk okul tiyatrosundan, beyaz perdedeki hedeflerine kadar samimi bir sohbet gerçekleştirdik.

Oyunculuk Serüveni: İlk Adım ve Sahnenin Büyüsü

Oyunculuk yolculuğunun nasıl başladığını sorduğumuzda Tefrul’un gözleri parladı. “Aslında her şey bir okul tiyatrosuyla başladı,” dedi. “Sahneye çıktığım ilk anı hiç unutmam; seyircinin ışıkları altında kendimi bambaşka bir dünyada buldum. O gün karar verdim, sahne benim hayatım olacak.” O an, genç oyuncu için adeta bir dönüm noktası olmuş. Tiyatro sahnesinin büyüsü, onu içine çekmiş ve o günden sonra oyunculuk, hayatının vazgeçilmez bir parçası haline gelmiş.

Peki, o ilk sahne deneyiminden sonra neler değişti? İsmail Cenk Tefrul, o günkü heyecanını hala ilk günkü gibi koruduğunu söylüyor. Ancak, zamanla tecrübe kazandıkça, sahneye daha farklı bir gözle bakmaya başladığını da ekliyor. Artık, sadece rolünü oynamakla kalmıyor, aynı zamanda karakterin iç dünyasını anlamaya, seyirciyle daha derin bir bağ kurmaya çalışıyor.

Tiyatro mu, Sinema mı? İki Farklı Aşk

Tiyatroda sahneye çıkmak mı, yoksa sinema setinde kamera karşısına geçmek mi daha çok keyif veriyor sorusuna ise genç oyuncu, “İkisi de ayrı ayrı çok seviyorum,” cevabını veriyor. Tiyatronun canlılığına, seyirciyle kurulan anlık etkileşime vurgu yapan Tefrul, “Tiyatroda seyirciyle kurulan o canlı bağ inanılmaz bir duygu,” diyor. Her performansın, o ana özgü ve tekrarlanamaz olduğunu, bu durumun da tiyatroyu benzersiz kıldığını belirtiyor.

Sinemanın ise daha farklı bir cazibesi olduğunu ifade eden Tefrul, “Sinemada ise küçük detaylarla çok şey anlatabilme şansı var,” diyor. Kamera açılarının, ışık oyunlarının ve mimiklerin, karakterin duygularını seyirciye aktarmada ne kadar etkili olduğunu anlatıyor. Sinemada, bir bakışın, bir duruşun, bazen de tek bir kelimenin, sayfalarca diyalogdan daha fazlasını anlatabileceğine inanıyor.

İlham Kaynakları ve Rol Modeller

Oyunculuk serüveninde onu en çok etkileyen, “Ben de böyle olmalıyım” dediği bir isim olup olmadığını sorduğumuzda, İsmail Cenk Tefrul, “Tabii ki var,” diyor. Hem Türk oyuncularından hem de dünya sinemasından ilham aldığı isimlerin olduğunu belirtiyor. “Onların disiplinleri ve adanmışlıkları bana yol gösterdi ama ben kendi yolumu da oluşturmaya çalışıyorum,” diyerek, rol modellerinin kendisi için önemli bir rehber olduğunu vurguluyor.

Peki, bu isimler kimler? Tefrul, isim vermekten kaçınıyor ancak, bu kişilerin sadece yetenekleriyle değil, aynı zamanda karakterleriyle de örnek teşkil ettiğini söylüyor. Onların, mesleklerine duydukları saygı, sürekli öğrenme çabaları ve insanlara olan yaklaşımları, genç oyuncu için ilham kaynağı olmuş.

Zorluklar ve Gelişim Alanları

Genç bir oyuncu olarak bu yolda onu en çok zorlayan ama aynı zamanda en çok geliştiren şeyin ne olduğunu sorduğumuzda ise Tefrul, “Sabırlı olmak,” cevabını veriyor. Oyunculuğun, sabır gerektiren bir meslek olduğunu, başarıya ulaşmanın zaman alabileceğini belirtiyor. “Bu meslekte bir şeyler hemen olmuyor. Çok çalışmak, beklemek, bazen pes etmemek gerekiyor. Zorluklar insanı büyütüyor aslında,” diyerek, karşılaştığı engellerin kendisini daha da güçlendirdiğini ifade ediyor.

Peki, bu zorluklarla nasıl başa çıkıyor? Tefrul, ailesinin ve arkadaşlarının desteğinin kendisi için çok önemli olduğunu söylüyor. Onların, kendisine duydukları güven, moralini yüksek tutmasına ve motivasyonunu kaybetmemesine yardımcı oluyor. Ayrıca, sürekli okuyarak, araştırarak ve farklı oyunculuk tekniklerini öğrenerek kendisini geliştirmeye çalıştığını da ekliyor.

Gelecek Projeler ve Hayaller

Yakın zamanda hangi projelerde göreceğimizi ve hayalini kurduğu bir rol olup olmadığını sorduğumuzda İsmail Cenk Tefrul, heyecanla gelecek planlarından bahsediyor. “Şu anda sahneye hazırladığımız bir tiyatro oyunumuz var,” diyor. Bu oyunun, kendisi için çok özel bir proje olduğunu, uzun zamandır üzerinde çalıştıklarını ve seyirciyle buluşmak için sabırsızlandıklarını belirtiyor.

Ayrıca bir kısa film projesi de gündemde olduğunu söyleyen Tefrul, bu projenin detaylarını henüz paylaşmak istemiyor. Ancak, senaryosunun çok etkileyici olduğunu ve kendisini çok heyecanlandırdığını belirtiyor. Hayalini kurduğu role gelince ise, “Hayalimse bir gün tarihi bir karakteri oynamak; geçmişi sahneye taşımak beni çok heyecanlandırır,” diyor. Tarihi bir karakteri canlandırmanın, hem büyük bir sorumluluk hem de büyük bir fırsat olduğunu, bu rolün kendisini oyunculuk anlamında çok geliştireceğine inanıyor.

İsmail Cenk Tefrul’un bu samimi açıklamaları, genç oyuncunun oyunculuğa olan tutkusunu ve geleceğe dair umutlarını açıkça ortaya koyuyor. Muğla’dan çıkıp, Türkiye’nin dört bir yanına ve hatta dünyaya adını duyuracağına inancımız tam. Biz de BHA olarak, İsmail Cenk Tefrul’a başarılar diliyor ve yeni projelerini merakla bekliyoruz.