AK Parti Ankara Milletvekili Fuat Oktay, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi lideri ve Rum Ortodoks Kilisesi Başpiskoposunun Paskalya mesajlarına sert tepki göstererek, Kıbrıs Türk halkına yönelik tehditkar ifadelerin kabul edilemez olduğunu vurguladı. Oktay, Türkiye’nin Kıbrıs Türklerinin yanında durmaya devam edeceğini ve uluslararası toplumu bu ayrımcı söylemlere karşı sessiz kalmamaya çağırdı.

Fuat Oktay’dan Kıbrıs Rum Yönetimi’ne Sert Yanıt: “Türk Halkına Yönelen Her Tehdit Karşılıksız Kalmayacak”

Ankara, 13 Ağustos 2025 – AK Parti Ankara Milletvekili ve TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı Fuat Oktay, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) lideri Nikos Hristodulidis ile Rum Ortodoks Kilisesi Başpiskoposu Georgios’un Paskalya Bayramı dolayısıyla yayımladıkları mesajlara sert bir dille karşılık verdi. Oktay, Rum liderlerin Kıbrıs Türk halkına yönelik kullandığı tehditkar ve üstünlükçü ifadelerin asla kabul edilemeyeceğini, bu tür söylemlerin adadaki barış umutlarını baltaladığını belirtti.

“Tehditler Barış Umutlarını Zedeliyor”

Oktay, yaptığı yazılı açıklamada, “GKRY lideri Hristodulidis ve Başpiskopos Georgios’un Paskalya mesajlarında Kıbrıs Türk halkına yönelik hegemonyacı ve tehdit dolu ifadeler kullanmaları, kabul edilemez bir durumdur. Bu tür söylemler, iki toplum arasındaki diyalog ve barış çabalarına büyük zarar vermektedir,” dedi. Ankara’da siyaset kulislerinde yankı bulan bu açıklamalar, Türkiye’nin Kıbrıs konusundaki hassasiyetini bir kez daha gözler önüne serdi.

Oktay, bu tür söylemlerin, adada uzun yıllardır süregelen sorunlara çözüm bulma çabalarını sekteye uğrattığını da sözlerine ekledi. Bir Ankara sevdalısı olarak bilinen Oktay’ın bu konudaki hassasiyeti, hemşehrileri tarafından da takdirle karşılanıyor.

Türkiye’nin Duruşu Net: Kıbrıs Türkleri Yalnız Değil

Türkiye’nin Kıbrıs Türklerinin yanında olduğunu ve bu duruşunun asla değişmeyeceğini vurgulayan Oktay, uluslararası topluma da çağrıda bulundu. “Uluslararası toplum, Rum kesiminin bu ayrımcı ve tehdit içeren söylemlerine karşı sessiz kalmamalıdır. Kıbrıs Türk halkının haklarını korumak, uluslararası hukukun ve adaletin bir gereğidir,” şeklinde konuştu. Oktay’ın bu ifadeleri, Türkiye’nin Kıbrıs konusundaki kararlılığının altını çizdi.

Dışişleri Komisyonu Başkanı olarak Oktay’ın bu açıklamaları, önümüzdeki günlerde Türkiye-GKRY ilişkilerinde yeni bir gerginliğe yol açıp açmayacağı merak konusu. Ankara’daki siyasi analistler, Oktay’ın sert tepkisinin, Türkiye’nin Kıbrıs konusundaki kırmızı çizgilerini bir kez daha hatırlatma amacı taşıdığını belirtiyor.

“Kalkacak Eller Kırılır”

Oktay, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Güney Kıbrıs Rum Yönetimi lideri Nikos Hristodulidis ve Rum Ortodoks Kilisesi Başpiskoposu Georgios, Paskalya Bayramı nedeniyle yayımladıkları genelge ve mesajda, Kıbrıs Türk halkına yönelik hegemonyacı tehditkâr söylemlerle hamaset yapmışlar. Kimsenin şüphesi olmasın ki, Kıbrıs Türklerine yönelik kalkacak eller dün olduğu gibi bugün de kırılacaktır.”

Bu sert ifadeler, Oktay’ın Kıbrıs konusundaki tavizsiz duruşunu net bir şekilde ortaya koyuyor. Ankara’da yaşayan ve Kıbrıs kökenli olan birçok vatandaş, Oktay’ın bu açıklamalarını memnuniyetle karşıladı. Onlara göre, Türkiye’nin Kıbrıs Türklerinin haklarını her platformda savunması, adadaki barış ve istikrarın sağlanması için hayati öneme sahip.

Uluslararası Toplum Ne Yapacak?

Peki, Oktay’ın bu çağrısına uluslararası toplum nasıl bir yanıt verecek? Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği ve diğer uluslararası kuruluşların, Kıbrıs konusunda daha aktif bir rol üstlenip üstlenmeyeceği önümüzdeki günlerde netlik kazanacak. Özellikle Avrupa Birliği’nin, üye ülkesi olan GKRY’nin bu tür söylemlerine karşı nasıl bir tutum sergileyeceği merakla bekleniyor.

Uzmanlar, Kıbrıs sorununun çözümü için diyalog ve müzakerelerin sürdürülmesinin önemine dikkat çekiyor. Ancak, Rum tarafının bu tür provokatif söylemlerden kaçınması, adadaki gerginliğin azaltılması ve güven ortamının yeniden tesis edilmesi için olmazsa olmaz bir şart olarak görülüyor.

Sonuç olarak, Fuat Oktay’ın Kıbrıs Rum Yönetimi’ne yönelik sert tepkisi, Türkiye’nin Kıbrıs konusundaki hassasiyetini ve kararlılığını bir kez daha ortaya koydu. Uluslararası toplumun bu konuda nasıl bir tavır sergileyeceği, adadaki barış ve istikrarın geleceği açısından büyük önem taşıyor.