Özet: Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen TİM 32. Olağan Genel Kurulu ve İhracatın Şampiyonları Ödül Töreni’nde yaptığı konuşmada, ihracatçıların Türkiye ekonomisine katkılarını vurgulayarak, yeni hedefler belirledi. Erdoğan, enflasyonla mücadele ve ekonomik büyümeyi destekleme konularına da değindi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bugün Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin (TİM) 32. Olağan Genel Kurulu’nda ihracatın şampiyonlarını ağırladı. İhracatçıların ülke ekonomisine sağladığı katkıları yakından takip ettiğini belirten Erdoğan, törende yaptığı konuşmada, ihracat rakamlarının Türkiye’nin büyüme hedeflerine ulaşmasında kritik bir rol oynadığını vurguladı.
Erdoğan, “Sizler, alın terinizle, gayretinizle Türkiye’yi dünyanın dört bir yanında temsil ediyorsunuz. İhracat rakamlarımız, ülkemizin geleceği için umut veriyor. Ancak, daha yapacak çok işimiz var,” ifadelerini kullandı. Konuşması sırasında, ihracatçıların karşılaştığı zorlukların farkında olduklarını ve bu zorlukları aşmak için hükümet olarak her türlü desteği vermeye devam edeceklerini belirtti.
Törende yaptığı konuşmada enflasyonla mücadeleye de değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu konunun hükümetin öncelikli hedeflerinden biri olduğunu söyledi. Enflasyonun vatandaşların alım gücünü olumsuz etkilediğini ve bu nedenle enflasyonla mücadelede kararlı adımlar atılması gerektiğini vurguladı.
Erdoğan, “Enflasyonla mücadele, sadece hükümetin değil, tüm paydaşların ortak sorumluluğudur. Bu mücadelede, iş dünyamızın, sivil toplum kuruluşlarımızın ve vatandaşlarımızın desteği büyük önem taşıyor,” dedi. Enflasyonu düşürmek için uygulanan politikaların meyvelerini vermeye başladığını ve önümüzdeki dönemde bu konuda daha somut sonuçlar alınacağını ifade etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında Türkiye’nin ihracat hedeflerini de güncelledi. Mevcut ihracat rakamlarının yeterli olmadığını ve daha büyük hedeflere ulaşmak için çalışılması gerektiğini belirtti. Özellikle katma değerli ürünlerin ihracatının artırılması gerektiğinin altını çizdi.
Erdoğan, “Türkiye olarak, sadece montaj sanayi ülkesi olmak yerine, kendi markalarımızı oluşturmalı ve katma değerli ürünler ihraç etmeliyiz. Bu, hem ihracat gelirlerimizi artıracak hem de ülkemizin ekonomik bağımsızlığını güçlendirecektir,” şeklinde konuştu. Bu hedefe ulaşmak için, Ar-Ge çalışmalarına daha fazla yatırım yapılması ve nitelikli iş gücünün yetiştirilmesi gerektiğini söyledi.
Türkiye’nin ekonomik büyüme hedeflerine ulaşmasında ihracatın kritik bir rol oynadığını belirten Erdoğan, ihracatçıların bu süreçteki önemini vurguladı. İhracatçıların, Türkiye’nin büyüme potansiyelini gerçekleştirmesinde lokomotif görevi üstlendiğini ifade etti.
Erdoğan, “İhracatçılarımız, sadece ekonomik değil, aynı zamanda sosyal ve kültürel kalkınmamıza da önemli katkılar sağlıyor. Sizler, Türkiye’nin dünyaya açılan yüzüsünüz. Başarılarınızla gurur duyuyoruz,” dedi. İhracatçıların başarılarının, genç nesillere ilham kaynağı olduğunu ve onları da ihracat yapmaya teşvik ettiğini söyledi.
TİM 32. Olağan Genel Kurulu ve İhracatın Şampiyonları Ödül Töreni’nde, farklı sektörlerde başarılı olan ihracatçılara ödülleri takdim edildi. Ödül alan ihracatçılar, Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan aldıkları bu ödülün kendileri için büyük bir motivasyon kaynağı olduğunu ve daha da başarılı olmak için çalışacaklarını belirttiler.
Törende, tekstil, otomotiv, demir-çelik, kimya ve gıda gibi farklı sektörlerde faaliyet gösteren ihracatçılar ödül aldı. Ödül alan şirketlerin yöneticileri, yaptıkları konuşmalarda, Türkiye’nin ihracat potansiyeline inandıklarını ve ülkemizin ekonomik büyümesine katkı sağlamaktan mutluluk duyduklarını ifade ettiler.
Törenin ardından konuşulanlar arasında, vatandaşların ekonomik beklentileri de yer aldı. Birçok vatandaş, hükümetin enflasyonla mücadeledeki başarısının, alım güçlerini artıracağını ve ekonomik refah seviyelerini yükselteceğini umut ediyor.
Ekonomi uzmanları da, ihracat rakamlarındaki artışın ve enflasyonla mücadeledeki kararlılığın, Türkiye ekonomisi için olumlu sinyaller olduğunu belirtiyor. Ancak, ekonomik istikrarın sağlanması için daha uzun vadeli ve sürdürülebilir politikaların uygulanması gerektiğinin altını çiziyorlar.