Erbakan Hoca’yı Eleştiren, LGBT’yi Savunan İsim Yeniden Refah Yönetiminde: Fikir Uçurumu mu, Genişleme Çabası mı?

Yazıcıoğlu’nun sosyal medyadaki geçmiş paylaşımları, bu tartışmanın fitilini ateşledi. Paylaşımlarında Erbakan’ı yolsuzlukla ilişkilendirdiği, Milli Görüş’e “kin kustuğu” iddia edilen ve LGBT bireylerin “onur yürüyüşlerini” desteklediği görüldü. Hatta “Din ne acayip bişey” gibi ifadelerle dinî konularda mesafeli bir duruş sergilediği de belirtiliyor. Bu durum, YRP’nin bilinen değerleriyle çelişiyor gibi görünüyor.

“Fikir Değiştirdi” Savunmasına “Neysem Oyum” Cevabı
YRP İzmir İl Başkanı Cemal Arıkan, Yazıcıoğlu’nun atanmasına gelen tepkiler üzerine yaptığı açıklamada, Yazıcıoğlu’nun “fikirlerini değiştirerek” partiye katıldığını savundu. Arıkan, “Onur Bey daha önce CHP’ye gönül vermiş bir insan. Şu anda Yeniden Refah Partisi’nin bu ülkenin geleceğine bir katkısı olduğunu düşündüğü için yönetimde görev verdik. Biz burada bir sıkıntı görmüyoruz. Herkese kapımız açık” dedi. Hatta merhum Necip Fazıl Kısakürek’in hayatındaki değişime atıfta bulunarak, “Evvelden ne fikirde olursa olsun…” mesajı verdi. Partinin LGBT derneklerini kapatma vaadini hatırlatarak, Yazıcıoğlu’nun bu durumu bilerek partiye katıldığını ve dolayısıyla fikirlerinin artık partinin çizgisiyle uyumlu olduğunu ima etti.

Ancak bu “dönüşüm” tezine, Yazıcıoğlu’nun kendi ağzından gelen yanıt adeta soğuk duş etkisi yarattı. Cemal Arıkan’ın videosunu alıntılayan Yazıcıoğlu, “Ne Milli Görüş’ü tanımayan ne de kendi hayat tarzımdan utanan biriyim. Neysem oydum, şimdi de neysem oyum” diyerek, herhangi bir fikir değişikliğine gitmediğini açıkça belirtti. Bu restleşme, YRP yönetiminin bu atama kararıyla ilgili kamuoyuna sunduğu gerekçelerin havada kalmasına neden oldu.

Bu durum, Yeniden Refah Partisi’nin “herkese kapımız açık” politikasının sınırlarını ve potansiyel ideolojik gerilimlerini gözler önüne seriyor. Parti, genişleme ve farklı kesimlerden oy alma hedefiyle mi bu adımı attı, yoksa parti içindeki dengeleri sarsabilecek bir riski mi göze aldı? Yoksa bu, “Milli Görüş gömleğini çıkaran” partiye yakıştırılan yeni bir “gömlek” mi? Kamuoyu, bu çelişkili durumun partinin gelecekteki duruşunu nasıl etkileyeceğini merakla bekliyor.