CHP İstanbul İl Kongresi’ndeki tartışmalı iptal davasında flaş bir gelişme yaşandı. Mahkeme, il başkanlığına atanan geçici heyetin görevini hukuken yok saydı.
Günlerdir Ankara’dan İstanbul’a uzanan bir gerginlik vardı CHP kulislerinde. İstanbul İl Kongresi’nin iptaliyle başlayan süreç, bugün mahkemeden gelen bir kararla yeni bir boyut kazandı. CHP’den yapılan art arda açıklamalarda, İstanbul İl Başkanlığı’na atanan geçici heyetin, yani kamuoyunda bilinen adıyla kayyumun görevinin hukuken geçerli olmadığı belirtildi. Bu karar, partideki farklı görüşleri ve beklentileri de beraberinde getirdi.
CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, konuyla ilgili yaptığı açıklamada sert ifadeler kullandı. Başarır, “Skandal olarak verilen bu tedbirin şu dakika itibarıyla kaldırılması gerekiyor. Ondan sonra işin esasına girilir. İstanbul’daki olay bitmiştir” dedi. Bu sözler, Başarır’ın konuya ne kadar önem verdiğini ve kararın partide yarattığı rahatlamayı net bir şekilde ortaya koyuyor. Peki, Başarır’ın ‘skandal’ olarak nitelendirdiği bu süreç nasıl gelişti?
Hatırlanacağı üzere, CHP İstanbul İl Kongresi’nde yaşanan bazı usulsüzlük iddiaları üzerine kongrenin iptali için dava açılmıştı. Mahkeme de, tedbir kararı alarak il başkanlığına geçici bir heyet atanmasına hükmetmişti. İşte bu heyetin görevinin hukuken yok sayılması, partide farklı yorumlara neden oldu. Kimi partililer kararı memnuniyetle karşılarken, bazıları ise sürecin daha şeffaf bir şekilde yürütülmesi gerektiğini savundu.
Kayyum ataması, CHP içinde ve dışında çeşitli tartışmalara yol açmıştı. Özellikle yerel seçimlere yaklaşılırken, İstanbul gibi büyük bir şehirde il başkanlığının bu şekilde el değiştirmesi, partinin stratejileri ve kamuoyu algısı açısından önemli bir risk olarak değerlendiriliyordu. Bazı siyasi analistler, kayyum atamasının CHP’nin iç işlerine müdahale olarak algılanabileceğini ve seçmen nezdinde olumsuz bir etki yaratabileceğini belirtiyordu.
Öte yandan, kararı savunanlar ise kongrede yaşanan usulsüzlük iddialarının ciddiyetine dikkat çekerek, hukukun üstünlüğünün sağlanması gerektiğini savunmuşlardı. Onlara göre, geçici heyetin atanması, sürecin şeffaf bir şekilde yürütülmesi ve adil bir kongrenin yapılması için gerekli bir adımdı.
Mahkeme kararının ardından, CHP İstanbul İl Başkanlığı için yeni bir kongre yapılması bekleniyor. Bu kongrede, partinin İstanbul’daki geleceğini şekillendirecek yeni il başkanı ve yönetim kurulu belirlenecek. Kongrenin ne zaman yapılacağı, hangi isimlerin aday olacağı ve partinin hangi stratejileri izleyeceği ise merak konusu.
Parti kulislerinde konuşulanlara göre, il başkanlığı için birkaç güçlü adayın ismi geçiyor. Bu isimler arasında, daha önce il başkanlığı yapmış tecrübeli siyasetçilerin yanı sıra, genç ve dinamik isimler de bulunuyor. Önümüzdeki günlerde adayların netleşmesi ve seçim kampanyalarının başlaması bekleniyor.
Kararın yankıları sadece parti içinde değil, sokakta da hissediliyor. İstanbul’da konuştuğumuz vatandaşlar, konuya farklı açılardan yaklaşıyor. Kimi vatandaşlar, kararın hukuki bir süreç olduğunu ve saygı duyulması gerektiğini belirtirken, bazıları ise siyasi çekişmelerin partiye zarar verdiğini düşünüyor. Özellikle yerel seçimlere hazırlanan CHP’nin, bu tür tartışmaları bir an önce geride bırakarak, seçmen nezdinde güven tazelemesi gerektiğini savunanların sayısı da az değil.
Bir taksici esnafı, “Bu siyaset işleri bizi aşar abi. Ama görünen o ki, ortalık karışık. İnşallah memleketimiz için hayırlısı olur,” derken, emekli bir öğretmen ise “CHP’nin bir an önce toparlanması lazım. Yoksa bu gidişle işleri zor,” şeklinde konuştu.
Sonuç olarak, CHP İstanbul İl Kongresi’ndeki kayyum kriziyle ilgili mahkeme kararı, partide yeni bir dönemin başlangıcı olabilir. Ancak, sürecin nasıl yönetileceği, yeni kongrenin nasıl geçeceği ve partinin seçmen nezdinde nasıl bir algı yaratacağı, önümüzdeki günlerde netlik kazanacak.