Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Türkiye’deki düşen doğum oranlarına dikkat çekerek, bu durumun milli güvenlik sorunu teşkil ettiğini vurguladı. Göktaş, ailenin güçlendirilmesi için yapılan çalışmaları ve gelecek hedefleri anlattı.
Ankara, 14 Ağustos 2025 – Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Kızılcahamam’da Anadolu Federasyonu tarafından düzenlenen 19. Anadolu Buluşmaları’nda önemli açıklamalarda bulundu. “Tüten Ocak: Ailenin Geleceği” temasıyla gerçekleşen programda Bakan Göktaş, Türkiye’nin genç nüfusundaki azalmaya dikkat çekerek, bu durumun sadece sosyal bir sorun olmadığını, aynı zamanda bir milli güvenlik meselesi olduğunu vurguladı.
Bakan Göktaş, konuşmasında aile kurumunun tarih boyunca toplumların temel direği olduğunu hatırlattı. Ancak, günümüzde küreselleşme, dijitalleşme ve kentleşme gibi faktörlerin aile yapısını derinden etkilediğini belirtti. “Geleneksel aile değerlerimiz ve bağlarımız maalesef zayıflıyor. Annelik ve babalık rolleri sanki değersizleştiriliyor. Dijital platformlar, aile içi iletişimi baltalıyor ve insanlar giderek yalnızlaşıyor. Bu durum, sadece sosyal bir değişim değil, toplumsal dokumuzu tehdit eden bir kırılma” dedi.
Peki, Bakan Göktaş’ın bu endişeleri ne kadar haklı? Sokaktaki vatandaş bu konuda ne düşünüyor? Ankara’da konuştuğumuz Ayşe Teyze, “Eskiden bayramlarda bütün aile bir araya gelirdik, şimdi herkesin kendi derdi var. Çocuklar desen, telefondan kafalarını kaldırmıyor” diyerek, Bakan’ın sözlerine katıldığını belirtiyor. Gerçekten de, aile içindeki iletişim giderek azalıyor ve bireyselleşme artıyor gibi görünüyor.
Bakan Göktaş’ın paylaştığı demografik veriler ise durumun ciddiyetini gözler önüne seriyor. Türkiye’deki doğurganlık hızı, ülke tarihinin en düşük seviyesine gerileyerek 1,48‘e düşmüş durumda. Bu oran, nüfusun kendini yenileme eşiği olan 2,1’in çok altında. “Eğer bu hızla devam edersek, 2100 yılında Türkiye nüfusunun yarısı 60 yaş ve üzerinde olacak. Bu durum, sadece bir aile meselesi değil; üretimden ekonomiye, sağlıktan sosyal yapıya kadar tüm alanları etkileyen bir milli güvenlik sorunudur” uyarısında bulundu.
Bu durumun ekonomik etkileri neler olabilir? Emekli maaşlarını kim ödeyecek? Üretim gücümüz nasıl korunacak? Bu sorular, Bakan Göktaş’ın endişelerini daha da anlamlı kılıyor. Uzmanlar da, genç nüfusun azalmasının uzun vadede ekonomik ve sosyal sorunlara yol açabileceği konusunda hemfikir.
Bakan Göktaş, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın himayelerinde 2025 yılının “Aile Yılı” olarak ilan edildiğini ve bu kapsamda şimdiye kadar 8 bini aşkın etkinlik düzenlendiğini hatırlattı. Ayrıca, Erdoğan’ın 2026-2035 yıllarını kapsayan “Aile ve Nüfus 10 Yılı” vizyonunun da bu konudaki kararlılığın bir göstergesi olduğunu söyledi.
Peki, bu etkinlikler ve vizyon ne gibi somut adımlar içeriyor? Bakan Göktaş, aileyi güçlendirmeye yönelik olarak doğum yardımı, evlilik kredisi, yarı zamanlı çalışma hakkı gibi uygulamaların hayata geçirildiğini belirtti. Ayrıca, kurulan Aile Enstitüsü ve Nüfus Politikaları Kurulu’nun da bu çerçevede önemli adımlar olduğunu vurguladı.
Doğum yardımı ve evlilik kredisi gibi uygulamalar, ailelerin maddi yükünü hafifletmeyi amaçlıyor. Ancak, bu yardımların doğurganlık oranlarını ne kadar etkileyeceği henüz net değil. Bazı uzmanlar, bu tür yardımların kısa vadede etkili olabileceğini, ancak uzun vadede daha kapsamlı politikaların gerektiğini belirtiyor.
Programın ev sahibi Anadolu Federasyonu Başkanı Turgay Aldemir ise, aile kurumunun toplumsal krizin temelinde yer aldığını belirtti. Ailenin katmanlı şekilde ele alınmasının ve güçlendirilmesinin en önemli stratejik hedeflerden biri olması gerektiğini kaydetti. Aldemir, “Aile, sadece bir kurum değil, aynı zamanda geleceğimizin teminatıdır. Bu nedenle, aileyi güçlendirmek için hep birlikte çalışmalıyız” dedi.
Program sonunda, deprem bölgesindeki atölyelerde kadınlar tarafından hazırlanan hediyeler, Bakan Göktaş’a takdim edildi. Bu anlamlı jest, hem dayanışmanın önemini vurguluyor, hem de kadınların üretim gücüne dikkat çekiyor. Bakan Göktaş, hediyeler için teşekkür ederek, deprem bölgesindeki kadınların her zaman yanında olduklarını ifade etti.
Bakan Göktaş’ın nüfus konusundaki uyarıları ve hükümetin aile politikaları, önümüzdeki dönemde daha çok tartışılacağa benziyor. Türkiye, genç nüfusunu korumak ve aile kurumunu güçlendirmek için hangi adımları atacak, hep birlikte göreceğiz.