Sağlık Bakanlığı, aile hekimliği sisteminde önemli bir değişikliğe gidiyor. İkamet adresiyle kayıtlı olduğu il farklı olanların kayıtları otomatik olarak yeni adreslerine taşınacak.

Aile Hekimliği’nde Yeni Dönem: Kayıtlar İkametgaha Taşınıyor!

Ankara – Sağlık Bakanlığı, aile hekimliği sisteminde önemli bir yeniliğe hazırlanıyor. Yarından itibaren geçerli olacak yeni düzenlemeyle, farklı illerde ikamet eden ve aile hekimine kayıtlı olan vatandaşların kayıtları, otomatik olarak yaşadıkları illere aktarılacak. Uygulama, 6 Mayıs itibarıyla resmen başlayacak.

Amaç Ne? Daha Etkin Koruyucu Sağlık Hizmetleri

Halk Sağlığı Genel Müdürü Muhammed Emin Demirkol, bu önemli adımı “Sağlıklı Türkiye Yüzyılı” vizyonu çerçevesinde attıklarını belirtti. Demirkol’un açıklamalarına göre, amaç, koruyucu sağlık hizmetlerini daha erişilebilir ve etkili hale getirmek. Güçlü bir aile hekimliği sisteminin, sağlıklı bir toplumun temel taşı olduğunu vurgulayan Demirkol, vatandaşların yaşadıkları yerlerdeki aile hekimlerine kayıtlı olmasının önemine dikkat çekti.

Peki, bu yeni sistem nasıl işleyecek? İşte cevabı:

Kimler Etkilenecek?

Bu değişiklik, özellikle ikamet adresi farklı bir ilde olan ve son bir yıl içerisinde kayıtlı olduğu ildeki aile hekimine veya herhangi bir sağlık kuruluşuna başvurmamış olan vatandaşları kapsıyor. Diyelim ki, Ankara’da bir aile hekimine kayıtlısınız, ancak ikamet adresiniz İstanbul. İşte bu durumda, kaydınız otomatik olarak İstanbul’daki evinize en yakın uygun bir aile hekimine aktarılacak.

Bu durum, özellikle büyük şehirlerde yaşayan ve farklı nedenlerle memleketlerinde kayıtlı olan birçok kişiyi yakından ilgilendiriyor. Öğrenciler, tayinle başka şehirlere gitmiş memurlar, hatta emeklilik günlerini farklı bir şehirde geçirenler… Hepsi bu yeni düzenlemenin potansiyel muhatapları.

Bilgilendirme Nasıl Yapılacak? SMS’ler Yolda!

Sağlık Bakanlığı, bu değişiklikten etkilenen vatandaşları bilgilendirmeyi de ihmal etmiyor. Sistemdeki güncellemenin ardından, ilgili kişilere SMS yoluyla bilgilendirme yapılacak. Ayrıca, e-Nabız sistemi üzerinden eski aile hekimine geri dönme hakkı da bir ay süreyle açık tutulacak. Yani, yeni atanan hekiminizden memnun kalmazsanız, eski doktorunuza geri dönebileceksiniz. Bu işlem, e-Devlet veya e-Nabız üzerinden kolayca gerçekleştirilebilecek.

Aynı İl İçindeki Değişiklikler Şimdilik Yok

Demirkol’un altını çizdiği bir nokta da şu: Bu uygulama şimdilik yalnızca farklı iller arasındaki aile hekimi-ikamet adresi uyuşmazlıklarını kapsıyor. Yani, aynı ilin farklı ilçelerinde yaşayan ve aile hekimi kaydı farklı ilçede olanlar için herhangi bir değişiklik söz konusu değil. Bu konuda da ilerleyen dönemlerde bir düzenleme yapılıp yapılmayacağı merak konusu.

Neden Böyle Bir Değişiklik Yapıldı?

Peki, Sağlık Bakanlığı neden böyle bir değişikliğe gitme ihtiyacı duydu? Amaç, tarama hizmetlerini yaygınlaştırmak ve vatandaşların yaşadıkları yerde sağlık hizmetlerine daha kolay ulaşmalarını sağlamak. Özellikle kanser ve kronik hastalık taramaları gibi birinci basamak sağlık hizmetlerine erişimin kolaylaşması hedefleniyor. Bu sayede, hastalıkların erken teşhisi ve tedavisi mümkün olacak, toplum sağlığı daha da iyileştirilebilecek.

Aile Hekimlerinin Talepleri Etkili Oldu

Bu yeni sistemin, aile hekimlerinin talepleri doğrultusunda şekillendirildiği de belirtiliyor. Demirkol, “Koruyucu sağlık hizmetlerini herkes için erişilebilir kılmak istiyoruz. Hiçbir vatandaşımız bu hizmetten mahrum kalmasın” diyerek, bu konudaki kararlılıklarını vurguladı.

Vatandaş Ne Diyor?

Peki, bu yeni düzenlemeye vatandaşlar nasıl bakıyor? Ankara’da yaşayan ve ailesi İstanbul’da olan Ayşe Teyze, “Benim için çok iyi olacak. Sürekli Ankara’dayım ama aile hekimim İstanbul’daydı. Şimdi buradaki hekime daha rahat ulaşabileceğim,” diyor. Ancak, bazı vatandaşlar da alışkanlıklarını değiştirmekten çekiniyor. Özellikle uzun yıllardır aynı hekime gidenler, yeni bir hekime alışmakta zorlanabileceklerini belirtiyorlar.

Sonuç Olarak…

Sağlık Bakanlığı’nın bu adımı, aile hekimliği sisteminde önemli bir dönüm noktası olabilir. Uygulamanın başarılı olup olmayacağı, vatandaşların memnuniyeti ve sağlık hizmetlerine erişimdeki iyileşmelerle ölçülecek. Ancak, şimdiden birçok vatandaşın hayatını kolaylaştıracağı ve koruyucu sağlık hizmetlerine erişimi artıracağı kesin gibi görünüyor.