Sosyal bilimlerin öncü isimlerinden Emeritus Prof. Dr. Mete Tunçay, İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde anıldı

İstanbul Bilgi Üniversitesi, 18 Ağustos 2025’te hayatını kaybeden sosyal ve beşeri bilimler disiplininin önde gelen isimlerinden Emeritus Prof.

Sosyal bilimlerin öncü isimlerinden Emeritus Prof. Dr. Mete Tunçay, İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde anıldı
Yayınlama: 22.12.2025
A+
A-

İstanbul Bilgi Üniversitesi, 18 Ağustos 2025’te hayatını kaybeden sosyal ve beşeri bilimler disiplininin önde gelen isimlerinden Emeritus Prof. Dr. Mete Tunçay’ı “Mete Tunçay’a Saygı: Bilgi, Bilim ve Eleştirel Akıl” başlıklı bir etkinlikle andı.  santralistanbul Kampüsü’nde düzenlenen etkinlikte Prof. Dr. Tunçay’ın bilime ve eleştirel düşünceye adanmış yaşamı, bıraktığı akademik ve entelektüel miras, kurumsal katkıları ve Türkiye düşünce hayatına etkileri dostları, meslektaşları ve öğrencilerinin katılımıyla düzenlenen toplantıda ele alındı. 

Anma etkinliği, Milli Eğitim Eski Bakanı Prof. Dr. Nabi Avcı, İstanbul Bilgi Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Cemil Boyraz, Emeritus Prof. Dr. Mete Tunçay’ın eşi Gönül Paçacı Tunçay ve kardeşi Melda Tunçay’ın açılış konuşmalarıyla başladı.  Milli Eğitim Eski Bakanı Prof. Dr. Nabi Avcı, “Mete Hoca’yı elli küsur sene önce o Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’ndeyken tanımıştım. Ben ODTÜ’de öğrenciydim. 25 yıl sonra BİLGİ’nin kuruluşunda kendisiyle bir arada olma şansım oldu. Gerçekten benim için o yakınlıklar çok ufuk açıcı oldu. Kendisini rahmetle ve saygıyla anıyorum” dedi.

Emeritus Prof. Dr. Mete Tunçay ile anılarını paylaşan eşi Gönül Paçacı Tunçay, “Mete Bey, doğayı ve insanları çok seven, çok özel bir insandı. Çok değişik bilgileri bir arada harmanlayabilme kabiliyeti vardı. Sanıyorum bu özelliğiyle de topluma sirayet etti” dedi.  Prof. Dr. Tunçay’ın kardeşi Melda Tunçay ise “Ağabeyimle ilişkim, sevgi hayranlık, çekinme, dostluk ve güven hisleriyle gelişti. Onu hep hayranlıkla izledim” sözleriyle başlayan konuşmasını şöyle sürdürdü: “Araştırma yapmaktan, bilgilerini öğrencilerine aktarmaktan mutlu oluyordu. Bitip tükenmez bir merakı vardı.  Her şeyi araştırır ve gözlemlerdi. Onu bana bıraktığı bu derin izler, öğrettikleri ve sessizce verdiği güçle her zaman gururla hatırlayacağım.”

‘Yaşamını işinin merceğinden görürdü’

Prof. Dr. Bülent Bilmez’in moderatörlüğünde gerçekleşen ilk oturumda Prof. Dr. Baskın Oran, Prof. Dr. İlhan Tekeli, Prof. Dr. Hasan Bülent Kahraman, Prof. Dr. Asaf Savaş Akat ve Tarih Vakfı’nın kurucularından Orhan Silier söz aldı. Emeritus Prof. Dr. Mete Tunçay’ın akademisyen ve entelektüel kimliği üzerine konuşan Prof. Dr. Hasan Bülent Kahraman, “Mete Hoca’yı aydın konumuna taşıyan belirgin özellikleri vardı. Öfkelenmeyi bilen ama soğukkanlı ve sakin bir yapıya sahipti. Tümüyle işine odaklanır, yaşamını da işinin merceğinden görürdü. Son derece çalışkan olmasının yanı sıra, tüm yüksek entelektüel bilinçler gibi muzipti; güçlü bir ironisi ve nükteleri vardı. En önemlisi ise büyük bir özgüvene sahipti. Bu niteliklerin bir araya gelmesi, Mete Hoca’nın aynı zamanda derin bir tevazu ile hareket etmesini sağlıyordu.” dedi.

Emeritus Prof. Dr. Tunçay’ın İstanbul Bilgi Üniversitesi’nin kuruluş sürecindeki katkılarını anlatan üniversitenin ilk rektörü Prof. Dr. Asaf Savaş Akat ise “Mete Hoca’ya çok eski yıllardan tanışıyoruz, ama gerçek anlamda buluşmamız BİLGİ’de oldu. Fransızların ‘érudite’ diye bir kavramı vardır.  Derinlemesine bilgi sahibi olan insan demektir. Benim neslimde bu sıfata gerçekten layık Mete Hoca’ydı. Müthiş zengin bir düşünce yapısına ve tarihsel hakimiyete sahipti. Etkilenmemek mümkün değildi” diye konuştu.

Prof. Dr. Cemil Boyraz’ın moderatörlüğünde gerçekleşen ikinci oturumda ise yazar ve araştırmacı Tanıl Bora, Prof. Dr. Ali Birinci, Prof. Dr. Ahmet Demirel, Prof. Dr. Mehmet Alkan’ın katılımıyla Prof. Dr. Tunçay’ın sosyal ve beşeri bilimler alanındaki akademik katkıları ele alındı. 

Tarih ve Toplum ile Toplumsal Tarih dergilerinin yayınlanmasına öncülük eden, Sokak dergisinin ise Ankara Temsilciliği görevini üstlenmiş olan Prof. Dr. Tunçay’ın dergiciliği üzerine konuşma yapan Yazar Tanıl Bora, “Mete Hoca’nın tarih yayıncılığına yaklaşımı teorik akademik tarihçilik ile popüler magazin tarihçiliği arasında şekillendi. Her ikisine de mesafeli, özellikle ikincisine daha eleştirel bir orta yol benimsedi. Onun yayıncılık anlayışı, tarih uzmanı olmayı gerektirmeksizin, kamusal ilgileri olan herhangi bir entelektüelin metinlerde kendine hitap eden bir şeyler bulabilmesine imkan tanıyordu. Tarihi ve tarihin konularını yalnızca uzmanların kendi aralarında, kapalı bir jargonla konuştukları bir evrenden alıp biraz yere indirdi” dedi.

Mete Hoca’nın paltosundan çıktık

Prof. Dr. Tunçay’ın öğrencisi olarak onunla olan anılarını paylaşan Prof. Dr. Mehmet Alkan ise “Mete Hoca, ‘Rus edebiyatı nasıl Gogol’un Palto kitabından çıktıysa benim kuşağım da Tarık Zafer Tunaya’nın Türkiye’de Siyasi Partiler kitabından çıktı’ derdi. Bizim kuşak da Mete Hoca’nın Türkiye’de Sol Akımlar ve Türkiye Cumhuriyeti’nde Tek Parti Yönetiminin Kurulması kitaplarından çıktı. Onun açtığı yol ve sağladığı ortamla büyüdük” diye konuştu.

Etkinliğin kapanış konuşmasını yapan İstanbul Bilgi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. M. Ege Yazgan ise “Üniversitemizin kurucu, Emeritus hocalarından Mete Tunçay hocamıza sonsuz şükranlarımızı bu anma töreninde ifade etmek istiyorum. Üniversitemiz 1996 yılında kurulduğu zaman Mete Hocamız ve diğer hocalarımız Türkiye’de tanınan, akademik camiada isimleri olan hocalarımızdı. Ancak üniversitemiz yepyeni bir üniversiteydi. Böyle yeni bir üniversiteye katılmak cesaret isterdi. Mete Hocamız, bu cesareti gösteren hocalarımızın başında geldi ve üniversitemizin akademik dünyadaki bugünkü yerine ulaşmasında onun ve diğer hocalarımızın büyük katkıları oldu. Kendisine üniversite olarak ne kadar teşekkür etsek azdır.” dedi. 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

REKLAM VERMEK İÇİN ARAYIN
0532 659 8130