ABD’nin Ankara Büyükelçisi Tom Barrack, Heybeliada Ruhban Okulu’nun 2026 Eylül’ünde yeniden açılmasının hedeflendiğini açıkladı. Bu açıklama, Türkiye-ABD ilişkileri ve dini özgürlükler bağlamında yeni bir umut ışığı olarak değerlendiriliyor.

Heybeliada Ruhban Okulu’na ABD’den Tarih: 2026’da Açılabilir

Yıllardır kapalı olan Heybeliada Ruhban Okulu’nun yeniden açılması için bir tarih verildi. ABD’nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, Fener Rum Patrikhanesi ziyaretinde yaptığı açıklamada, okulun 2026 yılının Eylül ayında açılmasının hedeflendiğini duyurdu. Bu açıklama, özellikle dini özgürlükler ve Türkiye-ABD ilişkileri açısından önemli bir gelişme olarak yorumlanıyor. Peki, bu süreç nasıl gelişti ve neler bekleniyor?

Barrack’tan Açıklama: Hedef 2026

Şükran Günü dolayısıyla Fener Rum Patrikhanesi’ni ziyaret eden Büyükelçi Barrack, Patrik Bartholomeos ile bir araya geldi. Görüşmenin ardından Yunan basınına konuşan Barrack, “Hedefimiz, Eylül 2026’da Heybeliada Ruhban Okulu’nu yeniden açmak. Bu konu hem Başkan Trump hem de Başkan Erdoğan için son derece önemli” ifadelerini kullandı. Bu açıklama, okulun açılması için hem ABD hem de Türkiye’nin siyasi iradesinin olduğunu gösteriyor.

Barrack’ın bu sözleri, uzun süredir devam eden tartışmalara yeni bir boyut kazandırdı. Heybeliada Ruhban Okulu’nun açılması, Türkiye’nin Avrupa Birliği ile ilişkileri ve dini azınlıkların hakları konusunda da önemli bir gösterge olarak kabul ediliyor.

Heybeliada Ruhban Okulu: Tarihi ve Önemi

Heybeliada Ruhban Okulu, 1844 yılında kurulmuş ve Ortodoks dünyası için önemli bir eğitim merkezi olmuştu. Yıllar boyunca birçok din adamı yetiştiren okul, 1971 yılında kapatılmıştı. Kapatılma gerekçesi, o dönemdeki yasal düzenlemelerdi. Ancak okulun yeniden açılması, Türkiye’deki dini özgürlükler konusundaki tartışmaların odağında yer almaya devam etti.

Okulun yeniden açılması talebi, sadece Türkiye’deki Rum Ortodoks cemaati için değil, uluslararası kamuoyu için de büyük önem taşıyor. Avrupa Birliği, ABD ve diğer uluslararası kuruluşlar, Türkiye’ye bu konuda çeşitli çağrılarda bulunmuşlardı. Okulun açılması, Türkiye’nin demokratikleşme sürecine önemli bir katkı sağlayacağı düşünülüyor.

Siyasi Dengeler ve Beklentiler

Tom Barrack’ın açıklaması, Türkiye ve ABD arasındaki siyasi ilişkilerin seyrini de etkileyebilir. Özellikle Başkan Trump’ın bu konuya verdiği önem, okulun açılması sürecini hızlandırabilir. Ancak, Türkiye’deki iç siyasi dinamikler ve kamuoyunun tepkisi de bu süreçte belirleyici olacak.

Peki, bu açıklama ne anlama geliyor? Uzmanlar, Barrack’ın tarih vermesinin, okulun açılması konusunda ciddi bir ilerleme kaydedildiğinin işareti olduğunu belirtiyorlar. Ancak, okulun açılması için hala aşılması gereken bazı engellerin olduğu da unutulmamalı. Özellikle, okulun statüsü, müfredatı ve yönetim yapısı gibi konularda uzlaşmaya varılması gerekiyor.

Vatandaşlar ise bu konuda farklı görüşlere sahip. Kimi vatandaşlar, okulun açılmasının Türkiye’nin hoşgörü ve demokrasi anlayışını güçlendireceğini düşünürken, bazıları ise bu durumun Türkiye’nin iç işlerine karışmak anlamına gelebileceğini savunuyor. Özellikle sosyal medyada bu konuda farklı yorumlar yapılıyor.

Bundan Sonra Ne Olacak?

Heybeliada Ruhban Okulu’nun 2026’da açılması hedefi, önümüzdeki dönemde Türkiye ve ABD arasındaki görüşmelerin yoğunlaşmasına neden olabilir. Her iki ülkenin yetkilileri, okulun açılması için gerekli yasal ve idari düzenlemeleri yapmak üzere bir araya gelebilirler. Ayrıca, Fener Rum Patrikhanesi’nin de bu süreçte aktif rol oynaması bekleniyor.

Sonuç olarak, Tom Barrack’ın açıklaması, Heybeliada Ruhban Okulu’nun yeniden açılması için önemli bir adım olarak değerlendirilebilir. Ancak, bu sürecin başarıyla tamamlanması için tüm tarafların yapıcı bir yaklaşım sergilemesi ve ortak bir zeminde buluşması gerekiyor. Gelişmeleri yakından takip etmeye devam edeceğiz.