Rize’nin Çamlıhemşin ilçesinde artan ayı saldırıları, yayla sakinlerini canından bezdirdi. Komati Yaylası’nda bir evin çelik kapısı ayı tarafından parçalanırken, bölge halkı yetkililerden yardım bekliyor.
Özet: Rize’nin Çamlıhemşin ilçesine bağlı yaylalarda artan ayı saldırıları, bölge halkını tedirgin ediyor. Komati Yaylası’nda bir evin çelik kapısının ayı tarafından parçalanması, durumun vahametini gözler önüne serdi.
Rize’nin Çamlıhemşin ilçesi, Karadeniz’in o meşhur yemyeşil doğasıyla, şırıl şırıl akan dereleriyle, insanın içini ısıtan yaylalarıyla bilinir. Ama son zamanlarda bu güzelliklerin yerini bir korku almış durumda: Ayılar! Özellikle Topluca Köyü ve çevresindeki yaylalar, ayı saldırılarından nasibini alıyor. Maselavat Vadisi’nden Komati Yaylası’na, Eğrisu’dan Didingola’ya, Tatsikeri’den Koçdüzü’ne, Boğaz Yaylası’na kadar birçok yerde ayılar adeta kol geziyor.
Yayla sakinleri, ayıların yerleşim yerlerine kadar indiğini, evlere, arı kovanlarına zarar verdiğini anlatıyor. Eskiden akşamları rahat rahat kapılarının önünde oturup çaylarını yudumlayan insanlar, şimdi tedirginlikten dışarı adım atamaz hale geldi. “Her an bir ayı ile karşılaşabiliriz” korkusu, yayla hayatını adeta felç etmiş durumda.
Peki, bu ayılar neden bu kadar saldırganlaştı? Uzmanlar, iklim değişikliği ve yiyecek kaynaklarının azalmasının bu duruma katkıda bulunduğunu söylüyor. İnsanların yaylalardaki faaliyetlerinin artması da, ayıların doğal yaşam alanlarını daraltmış olabilir. Ama sonuç ne olursa olsun, ortada çözülmesi gereken ciddi bir sorun var.
Olayın en çarpıcı örneği, Komati Yaylası’nda yaşandı. Yayla sakini Şakir Yağcı’nın evine gece saatlerinde giren bir ayı, tam 10 santimetre kalınlığındaki çelik kapıyı darmadağın etti. Evet, yanlış duymadınız, çelik kapıyı! Evin içindeki eşyalar, duvarlar, her yer tanınmaz hale geldi. Sanki bir savaş alanı gibiydi.
Şakir Yağcı, o gece yaşadıklarını anlatırken hala şaşkınlığını gizleyemiyor: “Ne olduğunu anlamadım bile. Bir gürültüyle uyandım. Sanki evin içine bomba düşmüştü. Kalkıp baktığımda ayıyı karşımda gördüm. O an dünyam başıma yıkıldı.”
“Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a sesleniyorum. Evlerimiz, kovanlarımız, depolarımız zarar görüyor. Artık bu olaylara bir çözüm bulunmalı. Zararlarımızın en azından bir kısmı karşılanmalı. Biz devletimizin yanındayız ama devletimizin de bizi yalnız bırakmamasını istiyoruz.” – Şakir Yağcı, Komati Yaylası sakini
Topluca Köyü sakinleri, durumun ciddiyetini vurgulayarak yetkililere sesleniyor: “Ayılar evlerimize, kovanlarımıza giriyor. Her gün bir hasar haberi alıyoruz. Artık dur denmesi gerekiyor!”
Bölge halkı, ayı popülasyonunun son yıllarda arttığına dikkat çekiyor. Geceleri evlerinin önünden bile geçmeye korktuklarını, çocuklarını dışarıya bırakamadıklarını söylüyorlar.
Peki, vatandaşlar bu durumun çözümü için ne istiyor? Öncelikle, ayı sayısının kontrol altına alınması için Doğa Koruma ve Milli Parklar ekiplerinden kalıcı önlemler bekliyorlar. Ayıların yaşam alanlarına zarar vermeden, onları uzak tutacak yöntemler geliştirilmesini talep ediyorlar.
Ayrıca, ayı saldırıları sonucu zarar gören evler ve yayla evleri için devlet desteği istiyorlar. Şakir Yağcı gibi, evi kullanılamaz hale gelen vatandaşların mağduriyetinin giderilmesi, yeni evlerin yapılması veya tamirat masraflarının karşılanması gerekiyor.
“Biz doğayı seviyoruz, ayılara zarar vermek istemiyoruz ama artık can güvenliğimiz tehdit altında. Devletimizden destek bekliyoruz.” – Şakir Yağcı
Topluca Köyü sakinleri, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a güvenlerini dile getiriyor: “Sayın Cumhurbaşkanımızın bu meseleye el atacağına inanıyoruz. Biz devlete inanıyoruz, devlet de bize sahip çıksın.”
Ankara’dan gelecek bir çözüm, Rize’nin bu güzel yaylalarında yeniden huzurun sağlanması için büyük önem taşıyor. Umuyoruz ki, yetkililer bu çağrıya kulak verir ve bölge halkının sorunlarına çözüm bulmak için harekete geçer.
Bu arada, uzmanlar da Karadeniz’deki ayı popülasyonundaki artışa dikkat çekiyor. İklim değişikliği, yiyecek kaynaklarının azalması ve insan faaliyetlerinin bu durumun başlıca nedenleri arasında olduğunu belirtiyorlar.
Uzmanlar, yayla güvenliğinin artırılması için çeşitli önerilerde bulunuyor. Bölgeye kamera sistemleri, hareket sensörleri ve koruma çitleri gibi önlemlerin konulması, hem insanları hem de yaban hayatını koruma altına alabilir. Ayrıca, vatandaşların ayı saldırılarına karşı bilinçlendirilmesi, onlara gerekli eğitimlerin verilmesi de önemli.
Maselavat Vadisi, Didingola, Eğrisu, Komati, Tatsikeri, Koçdüzü Boğaz Yaylaları… Bu isimler, artık sadece doğal güzellikleriyle değil, aynı zamanda ayı saldırılarıyla da anılır hale geldi. Topluca Köyü halkı, hem maddi hem de manevi zararlarının karşılanmasını ve yayla yaşamının güvenli hale getirilmesini bekliyor. Umutları, devletin kendilerine uzatacağı yardım elinde.
Çünkü biliyorlar ki, her an bir ayı ile karşılaşma ihtimaliyle yaşamak, ne insanlığa ne de Karadeniz’in o eşsiz doğasına yakışır bir durum değil.