İsrail, Gazze’ye insani yardım götürmek isteyen filodaki 171 aktivisti sınır dışı etti. Sınır dışı edilenler arasında iklim aktivisti Greta Thunberg de bulunuyor.
ANKARA – BHA İsrail’den Gazze’ye doğru yola çıkan ve İsrail ordusu tarafından durdurulan “Küresel Kararlılık Filosu” aktivistlerinden 171’i daha sınır dışı edildi. İsrail Dışişleri Bakanlığı’nın X (eski adıyla Twitter) üzerinden yaptığı açıklamaya göre, aktivistler Yunanistan ve Slovakya’ya gönderildi.
Sınır dışı edilenler arasında dikkat çeken bir isim de vardı: İsveçli çevre aktivisti Greta Thunberg. Bakanlık, Thunberg’in ve diğer aktivistlerin havaalanında sınır dışı işlemleri yapılırken çekilen fotoğraflarını da paylaştı. Fotoğraflarda aktivistlerin tek tip, tek renk elbiseler giydiği görüldü. Bu durum, gözaltı sürecinde uygulanan prosedürlere dair bazı soruları da beraberinde getirdi.
Peki, bu tek tip kıyafet uygulamasının nedeni neydi? İsrail makamlarından henüz bu konuda resmi bir açıklama gelmedi. Ancak, güvenlik gerekçesiyle veya aktivistlerin kimliklerinin kolayca tespit edilebilmesi amacıyla bu tür bir uygulamaya gidilmiş olabileceği tahmin ediliyor.
“Küresel Kararlılık Filosu”, Gazze’ye insani yardım ulaştırmak ve bölgedeki ablukayı kırmak amacıyla yola çıkmıştı. 1 Ekim akşamı Gazze sularına yaklaşan filoya İsrail ordusu müdahale etti. Çok sayıda tekne ve gemiye el konulurken, yüzlerce aktivist gözaltına alındı. Bu olay, uluslararası kamuoyunda geniş yankı uyandırmış ve İsrail’e yönelik eleştirilere neden olmuştu.
Filo, Gazze’ye toplu halde insani yardım götürmeyi amaçlayan en büyük girişimlerden biriydi. İçerisinde gıda, ilaç ve tıbbi malzeme gibi temel ihtiyaç maddeleri bulunan yardım malzemeleri, Gazze halkına ulaştırılmak üzere hazırlanmıştı. Ancak, İsrail’in müdahalesiyle bu yardım girişimi engellenmiş oldu.
Filoya yapılan müdahale ve aktivistlerin gözaltına alınması, Birleşmiş Milletler ve çeşitli insan hakları örgütleri tarafından kınandı. Birçok ülke, İsrail’e Gazze’ye yönelik ablukayı kaldırması ve insani yardım geçişine izin vermesi çağrısında bulundu. Gazze’deki durumun giderek kötüleştiği, temel ihtiyaç maddelerine erişimin zorlaştığı ve sağlık hizmetlerinin yetersiz kaldığı belirtiliyor.
Filistinli yetkililer, İsrail’in ablukasının Gazze halkını cezalandırmaya yönelik bir politika olduğunu savunuyor. Ablukanın kaldırılması ve Gazze’ye insani yardımın serbestçe ulaştırılması gerektiğini vurguluyorlar.
İsrail’in aktivistleri sınır dışı etme kararı, bu olayın sonu mu? Yoksa yeni gerilimlere mi yol açacak? Bu soruların cevabı henüz net değil. Ancak, uluslararası kamuoyunun Gazze’ye yönelik ilgisi ve baskısı devam ediyor. Önümüzdeki günlerde, bu konuda yeni gelişmelerin yaşanması bekleniyor.
Peki, bu durum Gazze halkını nasıl etkileyecek? Sınır dışı edilen aktivistlerin yerini yeni yardım gönüllüleri alacak mı? Gazze’ye yönelik abluka ne zaman sona erecek? Tüm bu sorular, bölgedeki belirsizliğin ve gerginliğin devam ettiğini gösteriyor.
Gelişmeleri yakından takip etmeye devam edeceğiz.