Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, işsizlik oranının son 25 yılın en düşük seviyesine gerilediğini açıkladı. TÜİK verilerine göre işsizlik oranı yüzde 8.2’ye düşerken, istihdam edilen kişi sayısı 32 milyon 389 bine yükseldi.

İşsizlik Yüzde 8.2’ye Geriledi: Bakan Işıkhan’dan Umut Veren Açıklamalar

Ankara, 20 Ağustos 2025 – Türkiye’de işsizlik oranları düşmeye devam ediyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, bugün yaptığı açıklamada, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan 2025 yılı Ocak-Mart dönemi iş gücü istatistiklerinin umut verici olduğunu belirtti. Işıkhan, sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımda, işsizlik oranının son 25 yılın en düşük seviyesine gerilediğini duyurdu.

İşsizlik Oranı Düşüşte: Hedeflere Uyumlu Seyir

Bakan Işıkhan, işsizlik oranındaki düşüşün, hükümetin Ulusal İstihdam Stratejisi doğrultusunda belirlenen hedeflerle uyumlu olduğunu vurguladı. “Ülkemizin koşullarına uygun ve çağın ihtiyaçlarına yönelik birçok uygulamayı hayata geçirmeye devam ediyoruz,” diyen Işıkhan, bu politikaların meyvelerini verdiğini ifade etti. Peki, bu düşüş ne anlama geliyor? Vatandaşlar için ne gibi etkileri olacak? İşte detaylar…

TÜİK verilerine göre, 2025 yılının ilk çeyreğinde işsiz sayısı bir önceki çeyreğe göre 183 bin kişi azalarak 2 milyon 884 bin kişiye düştü. İşsizlik oranı ise 0,4 puanlık bir azalışla yüzde 8,2 seviyesinde gerçekleşti. Geçen yılın aynı dönemine göre ise 0,6 puanlık bir düşüş yaşandı. Bu rakamlar, özellikle pandemi sonrası toparlanma sürecinde olan ekonomi için önemli bir gösterge olarak kabul ediliyor.

Gençler ve Kadınlar İş Gücüne Dahil Oluyor

İş gücü piyasasına yönelik uygulamaların sadece istihdamı artırmakla kalmadığını, aynı zamanda toplumun çeşitli kesimlerini iş gücüne kazandırdığını belirten Işıkhan, bu durumun özellikle gençler, kadınlar ve dezavantajlı gruplar için büyük önem taşıdığını vurguladı. Bakan Işıkhan, “Bu çalışmalar sayesinde gençlerimiz ve kadınlarımız daha fazla iş imkanına kavuşuyor. Bu da toplumumuzun refahı için önemli bir adım,” dedi.

Genç nüfustaki işsizlik oranının da düşüş göstermesi, hükümetin gençlere yönelik istihdam politikalarının başarılı olduğunu gösteriyor. Işıkhan, genç nüfusta işsizlik oranının ilk çeyrek verilerine göre 0,9 puan azalarak yüzde 15’e gerilediğini belirtti. Bu düşüş, üniversite mezunları ve yeni iş arayan gençler için umut verici bir gelişme olarak değerlendiriliyor. Ankara’da bir kafede garson olarak çalışan 23 yaşındaki Ayşe, “Ben de uzun süre iş aradım. Bu rakamlar iyiye işaret, umarım daha çok genç iş bulur,” diyor.

İstihdam Sayısı Arttı, İş Gücüne Katılım Yükseldi

TÜİK verilerine göre istihdam edilen kişi sayısı bu dönemde 32 milyon 389 bine yükseldi. İstihdam oranı yüzde 48,9, iş gücü ise 35 milyon 273 bin kişi olarak kaydedildi. İş gücüne katılma oranı ise yüzde 53,3 olarak gerçekleşti. Bu rakamlar, iş gücüne katılımın arttığını ve insanların iş arama konusunda daha istekli olduğunu gösteriyor. Uzmanlar, bu artışın ekonomik aktivitenin canlanmasıyla doğru orantılı olduğunu belirtiyor.

Türkiye’nin İstihdam Hedefleri ve Gelecek Vizyonu

Bakan Işıkhan, Türkiye’nin istihdam kapasitesini daha da güçlendirmek için çalışmaların kararlılıkla sürdüğünü vurguladı. “Ülkemizin yarınlarını tüm paydaşlarımızla birlikte inşa edeceğiz. Daha fazla üreten, büyüyen ve istihdam olanaklarını artıran bir Türkiye hedefiyle yolumuza devam ediyoruz,” şeklinde konuştu. Hükümetin önümüzdeki dönemde istihdamı artırmaya yönelik yeni projeler ve teşvikler üzerinde çalıştığı belirtiliyor. Bu projelerin özellikle KOBİ’lere ve yeni girişimlere yönelik olması bekleniyor.

Peki, bu hedeflere ulaşmak için neler yapılması gerekiyor? Ekonomistler, eğitim sisteminin iş gücü piyasasının ihtiyaçlarına uygun hale getirilmesi, mesleki eğitimin teşvik edilmesi ve kadınların iş gücüne katılımının desteklenmesi gibi adımların atılmasının önemine dikkat çekiyor. Ayrıca, işverenlerin üzerindeki vergi yükünün azaltılması ve yatırım ortamının iyileştirilmesi de istihdamın artırılması için kritik öneme sahip.

Sonuç olarak, işsizlik oranındaki düşüş ve istihdamdaki artış, Türkiye ekonomisi için olumlu sinyaller veriyor. Ancak, bu trendin sürdürülebilir olması için hükümetin, işverenlerin ve çalışanların ortak çaba göstermesi gerekiyor. Unutmayalım ki, güçlü bir ekonomi, ancak güçlü bir iş gücüyle mümkün olabilir.