AB’nin Rus petrolüne uyguladığı yeni yaptırımlara rağmen, Yunanistan’a ait tankerlerin, belirlenen fiyat tavanının altında kalan petrolü taşımaya devam edeceği belirtiliyor. Bu durum, yaptırımların etkinliği konusunda soru işaretleri yaratıyor.
Ankara-BHA – Avrupa Birliği’nin Rusya’ya yönelik yaptırımları sıkılaşırken, Ege’nin iki yakası arasında yeni bir tartışma alevleniyor. Ukrayna savaşının ardından devreye sokulan 18. yaptırım paketi, Rus petrolüne getirilen fiyat sınırlamalarını içeriyor. Ancak, Yunan tankerlerinin bu sınırlamalara rağmen Rus petrolünü taşımaya devam edeceği yönündeki haberler, kafaları karıştırıyor.
Denizcilik sektöründen gelen bilgilere göre, Yunanistan’a kayıtlı gemiler, varil başına belirlenen 47,60 dolarlık tavan fiyatın altında işlem gören Rus petrolünü taşımaya devam edecek. Bu durum, AB yaptırımlarının delinmesi anlamına mı geliyor, yoksa yasal boşluklar mı kullanılıyor, soruları akla geliyor.
Yunanistan, denizcilik alanında dünya devlerinden biri. Tanker filoları, küresel petrol taşımacılığında önemli bir rol oynuyor. Halihazırda Rusya’nın deniz yoluyla gerçekleştirdiği petrol sevkiyatının yaklaşık %20’si Yunan tankerleri aracılığıyla yapılıyor. Bu sevkiyatların büyük bir kısmının ise “gölge filo” olarak adlandırılan, denetim dışı gemilerle gerçekleştirildiği iddia ediliyor.
Peki, bu “gölge filo” neyin nesi? Genellikle eski ve kimlikleri belirsiz gemilerden oluşan bu filo, yaptırımlardan kaçınmak için kullanılıyor. Gemilerin sahiplikleri sık sık değişiyor, sigorta şirketleri farklı ülkelerde bulunuyor ve rotalar genellikle izlenemiyor. Bu durum, yaptırımların uygulanmasını zorlaştırıyor.
Reuters haber ajansına konuşan ve isminin açıklanmasını istemeyen bir Yunan nakliye şirketi yetkilisi, “Tüccarlar bu fiyat seviyesinden alım yapmaya devam ettiği sürece biz de sevkiyata devam ederiz. Yeni fiyat limitine saygı gösterilecek,” şeklinde konuştu. Bu açıklama, Yunanistan’ın yaptırımlara tamamen karşı gelmediği, ancak belirlenen sınırlar içinde ticareti sürdürmeye istekli olduğu şeklinde yorumlanıyor.
Avrupa Birliği’nin bu fiyat tavanı uygulamasıyla hedefi, Rusya’nın petrol gelirlerini azaltmak ve böylece Ukrayna’daki savaşın finansmanını engellemek. Ancak, Amerika Birleşik Devletleri’nin bu sınırlamaya tam destek vermemesi, yaptırımların etkinliğini azaltabileceği endişesini beraberinde getiriyor.
Neden mi? Çünkü küresel petrol ticaretinin büyük bir kısmı hala Amerikan doları üzerinden yapılıyor. Dolar takas işlemleri üzerindeki denetim yetkisi ise ABD bankalarında bulunuyor. Eğer ABD, bu işlemlere tam destek vermezse, Rusya alternatif ödeme yöntemleri bularak yaptırımları aşabilir.
Peki, tüm bu gelişmeler ışığında, AB yaptırımlarının Rus ekonomisi üzerindeki etkisi ne olacak? Uzmanlar bu konuda farklı görüşlere sahip. Kimi uzmanlar, yaptırımların Rusya’nın petrol gelirlerini önemli ölçüde azaltacağını ve ekonomisini zor durumda bırakacağını savunurken, kimi uzmanlar ise Rusya’nın alternatif pazarlar bularak yaptırımların etkisini azaltabileceğini düşünüyor.
Sıradan vatandaş için bu durum ne anlama geliyor? Öncelikle, enerji fiyatlarındaki dalgalanmalar devam edebilir. Yaptırımların tam olarak uygulanamaması durumunda, Rusya’nın petrol arzı kesintiye uğramayacak ve bu da fiyatların yükselmesini engelleyebilir. Ancak, yaptırımların sıkılaştırılması durumunda ise petrol fiyatları yükselebilir ve bu durum benzin, doğal gaz gibi temel ihtiyaçların fiyatlarını da etkileyebilir.
Sonuç olarak, Yunan tankerlerinin Rus petrolü taşımaya devam etmesi, AB yaptırımlarının etkinliği konusunda ciddi soru işaretleri yaratıyor. Bu durum, hem Avrupa Birliği’nin kendi içinde hem de ABD ile ilişkilerinde gerginliğe yol açabilir. Önümüzdeki günlerde, bu konuda atılacak adımlar ve gelişmeler yakından takip edilecek.