Çocuk Susar Hukuk Konuşur: Başkent Üniversitesi’nden Umut Veren Sempozyum

Yayınlama: 21.07.2025
A+
A-

Başkent Üniversitesi’nin düzenlediğiTürk Hukukunda Çocuk” sempozyumu, çocuk hakları konusunda farkındalık yaratmayı ve çözüm önerileri sunmayı amaçladı. Sempozyumda, çocukların korunması ve topluma kazandırılması için yapılması gerekenler masaya yatırıldı.

Çocuk Susar Hukuk Konuşur: Başkent Üniversitesi’nden Umut Veren Sempozyum

ANKARA-BHA – Bir çocuğun sessiz çığlığına kulak vermek, bir toplumun en önemli sınavlarından biri. Bu sınavı başarıyla geçen kurumlardan biri de Başkent Üniversitesi oldu. 28-30 Nisan tarihlerinde düzenlenen “Türk Hukukunda Çocuk” sempozyumu, sadece kuru bir akademik etkinlik olmanın ötesine geçerek, ülkemizin en hassas yarası olan çocuk meselesine adanmış bir vicdan hareketiydi.

Hukuk Konuştu, Yürekler Dinledi

Üç gün boyunca süren sempozyum, Başkent Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nin ev sahipliğinde, Prof. Dr. İhsan Doğramacı Konferans Salonu’nda gerçekleşti. Açılışa, üniversitenin kurucusu Prof. Dr. Mehmet Haberal başta olmak üzere, akademisyenler, hakimler, avukatlar ve hukuk öğrencileri katıldı. Ama aslında orada bulunan en önemli şey, hepimizin içindeki o derin toplumsal sorumluluk duygusuydu.

Prof. Dr. Mehmet Haberal’ın açılış konuşması, sadece bir akademisyenin değil, aynı zamanda bir babanın, bir öğretmenin ve her şeyden önce bir insanın sesiydi. Haberal, “Çocuklarımız geleceğimizin teminatı, yaşama sevincimizdir. Bugünün çocuğunu, yarının büyüğü olarak yetiştirmek hepimizin görevidir. Çocukları sağlıklı ve bilgili yetiştirmeyen, onları korumayan toplumların geleceği olmaz; yıkılır” dedi. Bu sözler, salondaki herkesin yüreğine dokundu, adeta bir alarm zili gibi yankılandı.

Sempozyumda Neler Konuşuldu?

Sempozyum boyunca, “Aile ve Toplum İçinde Çocuk”, “Tarihsel ve Felsefi Bağlamda Çocuk Hakları”, “Türk Medeni Hukukunda Çocuk” gibi başlıklar altında birçok sunum yapıldı. Bu sunumlar, çocukların hukuki yolculuğuna ışık tutan birer rehber niteliğindeydi. Ancak konuşulanlar sadece kanun maddeleri değildi. Bir çocuğun hayatındaki her türlü zorluk, ihmal ve istismar vakası, satır aralarından süzülerek herkesin aklına kazındı.

Çocuklar İçin Daha Fazla Ne Yapılabilir?

Sempozyumun sonunda, tüm katılımcıların üzerinde uzlaştığı bir nokta vardı: Çocuk, bir toplumun geleceğidir. Kadınlara yönelik mevcut koruma mekanizmalarının benzeri, hatta daha kapsamlısı çocuklar için de oluşturulmalı. Devlet kurumları, koordinasyon içinde çalışmalı ve çocuklarla ilgili süreçlerde tek elden yönetim sağlanmalı. Özellikle suça sürüklenen çocukların korunması, eğitilmesi ve topluma yeniden kazandırılması büyük önem taşıyor. Çünkü bugün bir çocuğun sessizliği, yarın tüm toplumun çöküşü anlamına gelebilir.

Hukuk ve Vicdan El Ele

Hukuk, sadece kanun kitaplarında yazan maddelerden ibaret değil, aynı zamanda vicdanın da sesidir. Başkent Üniversitesi, bu sempozyumla o sesi duydu, dile getirdi ve bir kez daha gösterdi ki: Bilgiyle vicdan, bilimle adalet el ele verince, çocuklar asla yalnız kalmayacak. Sempozyumda dile getirilen önerilerin hayata geçirilmesiyle, çocukların daha güvenli ve mutlu bir geleceğe sahip olması umut ediliyor. Uzmanlar, bu tür etkinliklerin artması ve toplumun her kesiminin çocuk hakları konusunda bilinçlenmesi gerektiğini vurguluyor.

Peki, bu sempozyumdan çıkan sonuçlar ne olacak? Umuyoruz ki, bu konuşmalar sadece salonlarda kalmayacak ve yetkililer, sivil toplum kuruluşları ve tüm vatandaşlar olarak hepimiz, çocuklarımız için daha iyi bir gelecek inşa etmek adına harekete geçeceğiz. Çünkü unutmayalım, bir toplumun en değerli hazinesi, çocuklarıdır.

REKLAM VERMEK İÇİN ARAYIN
0532 659 8130