Anahtar Parti Genel Başkanı Yavuz Ağıralioğlu, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla yayınladığı video mesajda, FETÖ ve diğer terör örgütlerine karşı kararlı bir duruş sergiledi. Ağıralioğlu, devletin hizmeti ile devletin ele geçirilmesi arasındaki farka dikkat çekti.
Ankara – Anahtar Parti Genel Başkanı Yavuz Ağıralioğlu, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’nde sosyal medya üzerinden yayınladığı video mesajla gündeme oturdu. Mesaj, 15 Temmuz gecesinin hafızalara kazınan görüntüleriyle başlarken, Ağıralioğlu’nun FETÖ ve diğer terör örgütlerine yönelik sert eleştirileri dikkat çekti.
Ağıralioğlu’nun mesajı, o karanlık gecede yaşananları bir kez daha hatırlatırken, terörle mücadelede kararlılık vurgusu yapması, farklı kesimlerden destek gördü. Peki, Ağıralioğlu’nun bu çıkışı ne anlama geliyor? Siyasette yeni bir sayfa mı açılıyor?
Ağıralioğlu, mesajında, “Biz ön Asya’nın en büyük ordusunu beslediğimiz bu topraklarda ruhları üniformalı bir millet olarak devletimizi ve milletimizi hiçbir şer organizasyonuna yar etmeyiz” ifadelerini kullandı. Bu sözler, sadece bir siyasi mesaj değil, aynı zamanda milletin ortak değerlerine ve vatan sevgisine yapılan bir gönderme olarak yorumlandı.
Sıradan bir vatandaşın bile yüreğine dokunan bu sözler, Ağıralioğlu’nun tabanını genişletmesine yardımcı olabilir mi? Ankara kulislerinde bu sorunun cevabı aranıyor.
Ağıralioğlu, konuşmasının devamında devletin hizmetiyle, devletin ele geçirilmesi arasındaki ince çizgiye dikkat çekti. “Bu alçak organizasyonun (FETÖ) benzerlerinin bir daha teşebbüs etmemesi için adalet ve ferasetle hareket etmek zorundayız” diyerek, geçmişten ders çıkarılması gerektiğinin altını çizdi.
Bu sözler, özellikle son dönemde artan “FETÖ ile mücadele sulandırılıyor mu?” tartışmalarına bir yanıt niteliği taşıyor. Ağıralioğlu, adaletin ve aklın yolundan ayrılmamak gerektiğini vurgulayarak, bu konudaki hassasiyetini net bir şekilde ortaya koydu.
Ağıralioğlu, mesajının bir bölümünde Muhsin Yazıcıoğlu’nun unutulmaz sözlerini hatırlattı: “Kan dökmeyi sevmeyiz ama mevzubahis vatansa, dünyanın şah damarını keseriz.” Bu alıntı, milletin bekası söz konusu olduğunda her türlü fedakarlığın yapılabileceği mesajını veriyor.
Yazıcıoğlu’nun bu sözleri, sadece bir siyasi liderin değil, aynı zamanda bir vatanseverin manifestosu olarak da kabul ediliyor. Ağıralioğlu’nun bu alıntıyı yapması, milliyetçi seçmene bir gönderme olarak da değerlendirilebilir.
Ağıralioğlu, mesajını şu sözlerle tamamladı: “FETÖ dahil, PKK dahil hiçbir terör örgütünü unutmayız, unutturmayız. Unutturmaya çalışanları da unutmayız. Bilinsin.” Bu ifadeler, terörle mücadelede taviz verilmeyeceğinin ve geçmişin asla unutulmayacağının altını çiziyor.
Ağıralioğlu’nun bu sert mesajı, özellikle terör mağdurları ve şehit aileleri tarafından memnuniyetle karşılandı. Ancak, bazı kesimler bu ifadelerin “sert” ve “uzlaşmaz” olduğunu savunuyor. Peki, Ağıralioğlu’nun bu stratejisi ne kadar işe yarayacak?
Sonuç olarak, Yavuz Ağıralioğlu’nun 15 Temmuz mesajı, sadece bir anma değil, aynı zamanda siyasi bir çıkış olarak da değerlendirilebilir. Ağıralioğlu’nun bu mesajla neyi hedeflediği ve siyasette nasıl bir rol oynayacağı önümüzdeki günlerde daha net anlaşılacak.