Türkiye 5G teknolojisine geçiş için geri sayıma başladı. Ulaştırma Bakanlığı’nın duyurusuna göre, 5G frekans ihalesi 16 Ekim’de yapılacak ve mobil internet hızında önemli bir artış bekleniyor.
ANKARA-BHA – Telefonlarımızdaki internetin hızı artık yavaş mı geliyor? Canlı yayınlar takılıyor, video indirmek işkenceye mi dönüştü? O zaman iyi haber! Türkiye, yeni nesil mobil iletişim teknolojisi 5G’ye geçmek için düğmeye bastı. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’nun yaptığı açıklamaya göre, 5G frekans ihalesi 16 Ekim 2025 tarihinde gerçekleştirilecek. Bu, cep telefonlarımızdaki internet hızının en az 10 kat artması demek. Sanki fiber internet cebimize girecek gibi.
Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) tarafından hazırlanan ihale ilanı, geçtiğimiz Ağustos ayının son gününde, 31 Ağustos’ta Resmi Gazete’de yayınlandı. Yani hazırlıklar tamam, takvim işliyor. Bakan Uraloğlu, ihaleye katılım şartlarını da açıkladı. Her önüne gelen değil, sadece Türkiye’de halihazırda GSM, IMT-2000/UMTS ve IMT yetkisi bulunan, yani bu işin ehli olan işletmeciler ihaleye katılabilecek. Bu da demek oluyor ki, piyasadaki mevcut operatörler arasında kıran kırana bir yarış yaşanacak.
Peki, bu 5G ne zaman hayatımıza girecek? Bakan Uraloğlu’nun verdiği tarihe göre, 1 Nisan 2026’dan itibaren işletmeciler 5G hizmetini sunmaya başlayacak. Yani önümüzdeki bahar aylarında, 5G uyumlu telefonlarımızla internetin keyfini kat kat daha hızlı çıkarabileceğiz. İhale ile birlikte toplam 400 MHz frekans, 2 milyar 125 milyon dolar asgari bedelle 11 farklı paket halinde tahsis edilecek. Bu da operatörlerin, farklı ihtiyaçlara yönelik 5G hizmetleri sunabileceği anlamına geliyor.
İhale takvimi de netleşti. 700 MHz ve 3.5 GHz bantlarında yapılacak ihale için operatörler, 9 Ekim’den itibaren tekliflerini sunmaya başlayabilecek. Son başvuru tarihi ise 16 Ekim saat 09.30. Yani operatörlerin, stratejilerini belirlemek ve en iyi teklifi hazırlamak için yaklaşık bir haftaları var. İhale, aynı gün saat 10.30’da BTK Merkez Binası’nda gerçekleştirilecek. Meraklısı için belirtelim, bu ihale açık arttırma usulüyle yapılacak. Yani rekabetin kızışması, devletin kasasına daha fazla para girmesi anlamına gelebilir.
İhaleye katılacak işletmeciler, kendi stratejilerine en uygun paketler için yarışacak. Kazandıkları frekanslar karşılığında ödemelerini de tek seferde değil, üç taksit halinde yapabilecekler. Bu da operatörler için bir kolaylık sağlıyor. İhaleye katılmak isteyenlerin ödemesi gereken şartname bedeli ise 1 milyon TL olarak belirlenmiş. Bu rakam, ihalenin büyüklüğü düşünüldüğünde aslında çok da yüksek bir meblağ değil.
Bakan Uraloğlu, mevcut mobil şebeke yetkilendirmelerinin 30 Nisan 2029’da sona ereceğini de hatırlattı. Bu tarihten sonra yeni bir yetkilendirme rejimine geçilecek. Yeni sistemde, işletmeciler elde ettikleri yıllık cirolarının %5’ini BTK’ya ödeyecekler. Yetkilendirme süresi ise 31 Aralık 2042’ye kadar geçerli olacak. Yani operatörler, uzun vadeli bir yatırım yapacaklar.
5G teknolojisi sadece internet hızını artırmakla kalmayacak, hayatımızın birçok alanında da köklü değişikliklere yol açacak. Bakan Uraloğlu’nun da belirttiği gibi, 5G sadece bireysel kullanıcılar için değil, sanayi ve üretim alanlarında da bir devrim niteliğinde olacak. Mobil internet hızımız en az 10 kat artacak. Aynı zamanda makine tipi haberleşme kapasitesiyle üretimde dijitalleşme daha da hızlanacak. Yani fabrikalar daha akıllı, üretim daha verimli hale gelecek.
Düşünsenize, bir yandan evde film izlerken hiç takılma yaşamayacağız, diğer yandan fabrikalarda robotlar daha hızlı ve güvenilir bir şekilde çalışacak. Kulağa hoş geliyor, değil mi?
Türkiye’nin 5G vizyonunda yerlilik ve millilik de önemli bir yer tutuyor. Bakan Uraloğlu, 5G şebekesinin kurulmasında yerli ve milli teknolojilere öncelik verileceğini vurguladı. Kurulacak altyapıda en az %60 yerli ürün, en az %30 milli haberleşme ürünü kullanılması zorunlu olacak. Böylece hem dışa bağımlılığı azaltacağız hem de yerli üretimi destekleyeceğiz. Yani 5G sadece internet hızını artırmakla kalmayacak, aynı zamanda Türk mühendislerinin ve şirketlerinin de önünü açacak.
Bu şartlar, yerli teknoloji şirketleri için de büyük bir fırsat anlamına geliyor. Belki de gelecekte adını sıkça duyacağımız yeni Türk teknoloji devleri bu sayede ortaya çıkacak.
Kısacası, 5G ihalesi Türkiye için yeni bir dönemin başlangıcı olacak. Hem bireysel kullanıcılar hem de sanayi için büyük fırsatlar sunan bu teknoloji, hayatımızı önemli ölçüde değiştirecek gibi görünüyor. Gözümüz, 16 Ekim’deki ihalede olacak.